SONRA HERKES YORULUR !

SONRA HERKES YORULUR !


Çok yakın bir zamanda ardımızda koskoca bir deprem felaketini yaşadık.Milletçe yaralarımızı yeni yeni sarmaya çalışıyoruz.

Tabiattaki fay hatları hepimize büyük zararlar verdi. El birliğiyle bu zararların üstesinden geliriz.

Ancak, öyle bir fay hattı var ki, işte o fay kırılırsa asıl felaketimiz o zaman olur.

 Günlerimizi gerilimin, bungunluğun, şaşkınlığın, aymazlığın, yozluğun, kuşkunun, kaygının, baskının burgacında geçiriyoruz!Ancak, öyle bir fay hattı var ki, işte o fay kırılırsa asıl felaketimiz o zaman olur.

O da “toplumsal fay hatlarımızdır.” Toplumsal fay hatları oluşturup onları kırmaya hiç birimizin hakkı yok. Başta siyasi büyüklerimiz olmak üzere;

 

Kadın cinayetleri artıyor, Kör olsaydık da bunları görmesek dediğimiz  İnsanlığımızdan  utandığımız,noktalardayız..

'Eskiden de vardı, internetle beraber görünür oldu' söylemine de inanmıyorum. İnternetin hayatımızdaki yerine bağlı görünürlüğün artması falan değil bu. Son bir aydır öyle çok şiddet videosuna denk geldim ki; toplum olarak tüm değerlerimizi tüketmiş, tüm kalbimizi kurutmuşuz. Ve kaybedilen adalet duygumuzu..

Geçim sıkıntısı gün geçtikçe çok zorlaşıyor  Bugünlerde hepimizin malumu olan tek konumuz "medar-ı maişet"  geçim vasıtası yani "geçim sıkıntısı."

Ekonomik durumu ne olursa olsun, herkesi kendi cephesinden geçim sıkıntısı içinde olduğunu söylüyor.

Toplumun her kesiminin geçim sıkıntısı içinde olması "seçim sıkıntısı" çekenlerin kulağına kar suyu kaçırır mı bilemiyorum.

Farkında mıyız? EVET!

Farkındalar mı? HAYIR!

Geçim sıkıntısına herkes kendi açısından bakıyor. Görülen o ki, bu sıkıntıdan etkilenmeyen yok. Şöyle veya böyle hepimiz etkileniyoruz.

Geçim sıkıntısı diye tanımladığımız ekonomik sorunları, "çıkar cebindeki telefonu" ya da "herkesin kapısında araba var" diyerek görmezden gelme anlayışı artık toplumda karşılık bulmuyor.

Herkesin telefonu da olsun, arabası da olsun, geçim sıkıntısı da olmasın ideal olan bu değil mi?

Yani telefonun olmasın, arabanda olmasın, o zaman geçim sıkıntısı çekmezsin türü yaklaşımın akılla izahı bugün pek mümkün gözükmüyor.

Gel gelelim bazen öyle önemli olaylara tanıklık ediyorum ki, bunu yazsam mı yazmasam mı diye elim titriyor, boğazım düğümleniyor."Susmak, cümlenin dinlenme halidir.

Dinlendikten sonra cümle dinç olur.

Çok konuşup cümleyi yorma.

Sonra herkes yorulur."

Google+ WhatsApp