31 Mart seçimlerini geride  bıraktık, Kayseri olmak üzere tüm Türkiye de kazanılan ve kaybedilen belediyeler herkes tarafından şaşkınlıkla karşılandı. Muhalefet partiler resmen şaha kalktı ve yıkılmayacak denilen ne kadar kale şehir varsa hepsini  yıkmayı başardılar. İktidar partisinin oy kaybetmesi bekleniyordu ama bu kadar beklenmiyordu, belediye kaybı bekleniyordu ama bu kadar beklenmiyordu. Bana sorarsanız bir kalın duvar vardı o duvar artık yıkıldı. Bundan sonra o duvarın yeniden inşaatı çok zor. O duvarı sayın Erdoğan tüm birikimleriyle örmüştü, etrafında bulunan halkla bağını koparan Ak Partili kesim tarafından da 22 yıla ancak yıkılabildi. Sayın Erdoğan konuşmasında bu konunun üzerine çok güzel gitti, fakat sayın Davutoğlu zamanında da tek başına iktidar olamadığın da bu şekilde bir konuşma yapmıştı, gereğini yapacağız dedi ve gereği yapılmamış ki şimdi ağır bir yenilgi alındı. Ak Partinin son kazandığı seçim 2023 Cumhurbaşkanlığı “son kez aday olan sayın Erdoğan” tarafından alınmış olacak gibi. Kısacası sayın Erdoğan kazanıyor Ak Parti kaybediyor. Ak Parti bu aldığı oyları da yine sayın Erdoğan’ın gücüyle alıyor. Bundan sonra yapılacak seçimlere Ak Parti halkla arasına telli duvarları örmeye devam ederse, halkın derdiyle dertlenmez, göz yaşlarına ortak olmazlarsa bir daha da eski seçim kazanımlarını çok arar gibi. Şuan ki elinde olan belediyeleri MHP’ye borçlu çünkü, MHP desteklemeseydi elinde olan çoğu belediye çok rahat giderdi. Kayseri’ye gelecek olursak Ak Partili yöneticiler belediye kazandıklarına sevinememiştir. Bu kadar oy kaybı Kayseri’de alındıysa ve hala istifalar yoksa, herkes halinden memnunsa bir oturup düşünmek gerekir. 2029 seçimlerine Ak Partili yöneticiler bu şekilde devam ederse elinde olan Belediyeleri de kesinlikle kaybedecektir. Halkla aranız kopuk olursa, nasılsa kazanırız sen vermesen de olur düşüncesine sahip olunursa, elinde olan yerlerde bir bir kaybedersin.  Beyler millet sizden sadece ilgi ister, mutlu gününde göremese de acılı gününde sırtı sıvazlansın ister, gönlüne dokunulmasını ister, bir ihtiyacı olduğunda o ihtiyacın yerine gelmese de uğraşılmasını ister, bir derdi  olduğunda derman olamasanız da ortak olmanızı ister, bunların hiçbirini görmezse o kişi de sandıkta sizi görmez. 2028 ve 2029 tarihlerinde seçimler var, tabi ki erken bir seçim kararı alınmazsa, eğer Ak Parti yöneticileri, Belediye Başkanları, halkın gönlüne dokunacak işler yapmayıp benim yaram var diyene merhem olmazlarsa daha o seçimlerde 2 değil 3. ya da 4. Partiye gerilerler. Çok geç olmadan ya yeniden ayağa kalkılacak ya da bu şekilde devam edilip önümüzde ki seçimlere yenilgiler alınmaya devam edecek. Halkın derdiyle dertlenen, yarasına tuz değil merhem olan tüm yöneticilere dua ile...