ÖĞRETMEN VE VELİLERİ ÜZMEYELİM BEYLER
Pınarbaşı ilçesinde resen olarak atanan öğretmenlerin mahkeme yolunu seçerek gitmesi sonucunda veli ve öğrencilerin ellerinde pankartlarla kamera önüne geçip önceden hazırlamış oldukları açıklamayı basına yapmaları herkes gibi beni de çok şaşırttı. Ben veli olsam evladımın bulunduğu okulda ki öğretmenler geldiği gibi tayin olup gitse şöyle yapardım. İlk önce okul müdürüyle, sonra İlçe Milli Eğitim Müdürüyle daha sonra Milli Eğitime bu durumu iletir bilgi alırdım. Yapılması gerekenleri onlardan duyar sonra gelecek öğretmeni beklemeye başlardım. Basını çağırıp açıklama yapmak aklıma hiç gelmezdi. Peki bu velilerimize acaba kimler akıl verdi de ellerinde yazılı açıklamayla okulun önünde basın mensuplarını davet ederek bir açıklama yapma gereksinimi duydular.
Veli açıklamasında;
-Şehirden ilçemize başka memurlar gelip gitmektedir.
-Yeni atanan Öğretmenler eş durumu nedeniyle ilçemize gelmiyor.
-Öğretmenlerin üzerlerine düşen görevleri yapmasını istiyoruz.
-Valimize teşekkür ediyoruz okulumuza Öğretmen atadığı için gibi sözler kullandı.
Şimdi velinin açıklamalarını cevaplayalım belki aklında ki soru işaretlerine cevap vermiş oluruz.
- İlçeye gelen memurlarla öğretmenleri bir tutmak kesinlikle yanlış. Öğretmen kanun ile aile birliği bozulmasın diye bakanlık tarafından eşinin bulunduğu ilçeye tayin edilmiştir. Normal memurlar ise çalışma yeri ilçenizde bulunup başka bir bölgeden kanunla aile birliği olarak atananlar değillerdir.
- Eş durumuyla atanan eğitimciler neden ilçemize gelmiyor?Öğretmenler doğunun en ücra köşelerinde görev yaparken evlenip aile birliği korunsun diye eşlerinin yanına gönderilmişlerdir. Bu öğretmenlerin mahkeme yolunu seçmeleri, aile birliklerinin bozulması kanun ve yasayla verilen haklarının ellerinden alınmasıdır. Unutmayalım ki onlar da bir anne, babadır.
- Üzerlerine düşen görevi yapsınlar? Bu sözü kullanan velimize empati yapmasını rica ediyorum. Bir düşünebilir mi? Acaba elinden hakkı olan bir şeyi alsalar, oturmuş düzenini bozsalar bu durum da tam olarak ne yapardı? Unutmayalım ki bir insanın kafası rahat değilse o kişiden kesinlikle verim alamazsın. Ama yine de bu kutsal meslek sahibi öğretmen kardeşlerimiz üzerlerine düşenin en iyisini her zaman yaparlar.
Norm fazlası öğretmenler?
Norm fazlası öğretmenleri, kimse boş duruyor ve boştan yere para kazanıyor olarak gösteremez. Hepsi Milli Eğitim tarafından okullara görevlendiriliyor, sadece bulundukları okulda kadrolu olarak görev yapmıyorlar. Günümüzde ücretli öğretmenlere bile görev verilirken, kim inanabilir ki atanmış kadrolu öğretmenleri boş boş oturtup para verilebileceğine.
Resen atama yapılmalı mı?Öyle resen atamalara şahit olduk ki 4 aylık bebeği olan anne 95 km uzaklığa gönderildi. Yazıktır günahtır öğretmeni düşünmüyorsanız 4 aylık bebeğini düşünün dedik bir tane yöneticiden ses çıkmadı. Öğretmen mahkeme yolunu seçti hakkını aradı ve sonuç mahkeme kararıyla yürütme durduruldu. Soruyorum size bu öğretmen dönmesinde ne yapsın. Sabah 06:00’da evden çıkıyor aksam 17:00'de eve giriyor bebeğini ev düzenini hiçe mi saysın. Kendi evi, yavrusu, eşi, sosyal hakkı hiç mi olmasın? Biraz da çuvaldızı kendimize batıralım. Ben zorunluluğa dayalı her şeye karşı olmuşumdur. Burada geniş düşünecek olursak öğretmen sonuna kadar haklı, veli haklı, öğrenci haklı haksız olanı bulmak lazım. Velilerde bir öğretmen gelsin evladını hep o okutsun düzeni bozulmasın ister. Kesinlikle ama kesinlikle bende böyle olmasını isterim. Öğrencinin alıştığı öğretmenle eğitime devam etmesiyle her dönem bir öğretmen değişikliği arasında ki eğitimi hakkında çok fark olur. Burada yapılması gereken Milli Eğitim Müdürlüğü Bakanlığa açık okulların listesini verip yeni Öğretmen ataması isteyebilir. Ataması beklenen yüz binler varken kanun hakkını elinde bulunduran öğretmenlerin düzenini bozmaya bence gerek yok. Bu atamalarla hem veliyi hem de öğretmenleri mutlu edebilirler.
Yetkili birimlerin İLGİSİNE...