Altın Düştü Ama Gerçek Değişmedi

Altın Düştü Ama Gerçek Değişmedi


Piyasalarda altın fiyatı düştü…

Gram geriledi, çeyrek biraz nefes aldı.

Televizyonlarda “altın düştü” manşetleri dönüyor.

Ama bir bakıyorsun, halkın cebinde hiçbir şey değişmemiş.

Evet, altın düştü belki, ama hayat hâlâ pahalı.

Bu ülkede rakamlar iniyor, çıkıyor… ama insanların umudu hep aşağıda kalıyor.

Altın düşünce kim kazanıyor?

Kuyumcu değil.

Yatırımcı değil.

Dar gelirli hiç değil.

Kısacası, “düşen altın” bile halkın yükünü hafifletmiyor.

Ekonomideki tabloyu izleyince insan sormadan edemiyor:

Altın mı düşüyor, yoksa biz mi?

Çünkü her fiyat hareketinde aynı senaryo yaşanıyor.

Birileri erken haber alıyor, birileri geç kalıyor.

Ve yine kazanan hep aynı kesim oluyor.

Altın sadece bir maden değil, halkın nabzıdır.

O nabız düşüyorsa, demek ki kalpte bir şeyler yolunda gitmiyor.

Çünkü bu ülkede altın düştüğünde bile mutfak masrafı düşmüyor.

Market rafı, fatura kalemi, okul masrafı hâlâ aynı.

Yani altın düşse ne olur, halkın yükü azalmıyor ki.

Bu düşüş, belki kısa süreli bir piyasa düzeltmesi…

Ama asıl düzeltme, ekonominin vicdanında olmalı.

Rakamlar değil, güven artmadıkça hiçbir iniş halkın lehine dönmez.

Altın düşer, dolar oynar, borsa coşar…

Ama mutfakta tencere kaynamıyorsa, o ekonominin adı büyüme değil — oyun olur.

Ve unutmayalım:

Altının düşmesi iyi haber olabilir,

ama halkın umudu düşüyorsa,

hiçbir fiyat gerçekten yükselmez.

Google+ WhatsApp