Milletlerin hayatında önemli günler vardır. Bunlar ya sevinçle, coşkuyla kutlanan gurur günleri, ya da üzüntüyle hatırlanan felaket anlarıdır. 

Her iki halde de millî bilinç kuvvetlenir ve birlikte yaşamak arzusu artar. 

Çünkü millet, kıvançta ve tasada birleşebilen, aynı duyguları paylaşabilen dinamik bir organizmadır. Toplumun dinamiğini harekete geçiren olgular arasında millî günler ve bayramlar başlıca yeri işgal ederler. Öyle ki böylesine anlamlı "mukaddes günleri takdir etmezsek, o günlerin

kıymeti kalmaz .

Zira bütün dünyada, işgal altında 

bulunan uluslara ve toplumlara bir 

model teşkil etmiş olan 19 Mayıs 

1919’da başlayan Türk Kurtuluş 

Savaşı, Türkiye Cumhuriyeti’nin 

kuruluşu ve Atatürk ilkeleri ve inkılaplarının bütün süreçleri başta 

olmak üzere, 19 Mayıs’ın 103 yıllık 

birikimi ve ürettiğimiz tüm tarihi, siyasi, idari, ekonomik ve kültürel tecrübe, en küçük ayrıntısına 

kadar tekrar ele alınıp değişen dünya düzeni içerisindeki bilimsel ve 

teknolojik koşullar ve kültürel paradigmalar çerçevesinde değerlendirilmeli ve gelecekteki bağımsızlı�k, kültür ve refah vizyonumuz 

yenilenmelidir. 

Değer ve önemi her geçen gün artan 

bu bereketli yurtta, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve toplumunun her çeşit işgal ve sömürü girişimine 

karşı daima tam bağımsızlığı formüle eden ve tarihi gelenek, gelecek ve ulusal kimliğimizin en önemli yapıcı değerlerinden biri olan ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Türk istiklalini, Türkiye Cumhuriyeti'ni ilelebet muhafaza ve müdafaa görevini verdiği, ülkemizin geleceği gençlerimizin 19 Mayıs Atatürk'ü Anma; Gençlik ve Spor Bayramının 103. yılı kutlu olsun.