
Kurban Bayramımız kutlu olsun.
Kurban, karabet yakınlık anlamlarını taşıyor. Halilurrahman (Allah'ın dostu) olan İbrahim Peygamberin (AS) Rabbimize yakınlık emaresi olarak söz verdiği ve feda ettiği oğlu İsmaili (As). Rabbimiz kabul ederek İsmaili İbrahim Aleyhisselama bağışlayıp mucize olarak bir koç hediyesini ifade eder. Peygamberimiz Hz. Muhammed (SAV) de malumunuz olduğu üzere İsmail Peygamberin neslinden gelmiştir. Namazlarımızda oturduğumuzda tahiyyattan sonra Allahümme Salli ve Allahümme Barik dualarıyla İbrahim aleyhisselamın bu neslini yad ediyoruz. Çünkü bu nesilden Peygamberimiz Hz. Muhammed (ASM) dünyaya gönderilmiştir. İbrahim Peygamberin Rabbimize yakınlığı ona ne büyük bir fedakârlık yaptırıyor. İsmail Aleyhisselamın babasına bağlılığı ve Rabbimize imanı ve güveni nasıl bir fedakarlığa sebebiyet verebiliyor! Biz müslümanlar bu iki peygamberin fedakarlıklarını her Kurban Bayramı’nda hatırlayıp kurban kesmeliyiz. Peygamberimizin sünnetini hatırlayıp bu peygamberlerin fedakarlıklarından ders almalıyız. Sahabelerin Peygamberimize karşı” Anam babam sana feda olsun. Ya Resulullah” demeleri de Allah için Peygamberimizin” La İlahe İllallah “(Allah'tan başka ilah yoktur.) davasına onların ne kadar bağlı ve fedakâr olduklarını gösterir.
Peki biz müslümanlar olarak ne yapmalıyız? Rehberimiz Peygamberimizi (SAV) örnek alıp imanın altı esasına inanıp, İslamın beş şartını yerine getirmeliyiz. Hanefi mezhebine göre Kurban Bayramı’nda kurban kesmek Vaciptir. Hacca giden kardeşlerimizle beraber Arefe gününde bulunduğumuz yerden onlara Arefe günü sabah namazından başlayıp Kurban Bayramının Dördüncü günü ikindi namazının sonunda biten teşrik tekbirlerine iştirak etmemiz gerekir. Dünyanın her yerinden müslümanların Peygamberimizin (SAV)Bin dörtyüz sene önce söylediği “Allahû Ekber” kelimesini Arefe gününde tekrarla söylemekle bu yıl ki hacılarla birlikte iştirak etmek ne kadar anlamlıdır. Bu tekbirler ve zikirler Bediüzzaman’ın tabiriyle dünyamıza diğer gezegen ve yıldızlardan farklı bir değer kazandırıyor. Adeta hep bir ağızdan” Allahu Ekber” kelamıyla dünyamız kâinat hesabına sesleniyor. Arafattaki Hacılarla beraber Lebbeyk, kelimesiyle de (Emret yapayım ya Rabbi) Diyoruz.Elhamdülillah.
Zilhicce ayının dokuzuncu günü olan Arefe günü duaların makbul olduğû bir gün olup gecesi ve gündüzü ile değerlendirilecek mübarek bir gündür. Gündüz orucu bin gün oruç tutmuş gibi makbul olduğu ve duaların makbul olduğû Peygamberimizce (SAV) ifade edilmektedir. Yine Peygamberimiz (SAV)” Duanın faziletlisi, Arefe günü yapılanıdır.” (Beyhakî)Buyurmaktadır.
Arefe günü ve Kurban Bayramı günlerinde yapılan dualar makbuldür.
“Kim Arefe gecesinde bin defa” Kul Huvallahu Ehad/İhlas Suresini Okursa Allah kendisine istediğini verir.” (Kenzul Ummal, h. No:2737) Hadisiyle ilgili
Bediüzzaman Hazretleri de Arefe gününde bin ihlası şerifi okuduğunu onların da okumalarını talebelerine tekrarlı tavsiye etmektedir. Arefe ve Bayram günlerinde “Allahu Ekber, Sübhanallah, Elhamdülillah ve La ilahe illallah”kelimelerini çokça zikredip; Arefe ve Bayram günlerimizin feyzinden istifade etmeliyiz.
Rabbim Cümlemizi Arefe ve Bayram günlerini Hakkıyla değerlendiren kullarından eylesin.
Arefeniz ve Kurban Bayramınız mübarek olsun. Âmin.
Keseceğimiz kurbanlar da bizim Rabbimize Kurbiyetimizi artırsın. İnşallah.