15 Temmuz ve düşündürdükleri!
15 Temmuz yakın tarihimizin en kanlı darbe teşebbüsü olmuştur. Ancak milletimizin sağduyusu ve Rabbimizin himayet ve inayeti (Yardımı) ile akim kalmıştır. Allah (Celle Celaluhu) benzer ve beterlerinden ülkemizi ve diğer islam beldelerini muhafaza eylesin.
Tüm islami değerleri fakettirmeden dejenere etmek niyetinde olan Fetö, yaptığı tahribat sonucunda insanımızı birbirine, devletine güvensiz bir hale getirmeye çalışmıştır. İslami konularda büyük tahribat yapmışlardır. Aslında 28 Şubatta “Başörtüsü teferruattır.” Sözü bile niyetinin halis olmadığını göstermiştir. İslamın yardım müessesesini “himmet” adı altında işlevsiz atıl hale getirmişlerdir. Sade vatandaştan toplanan paraların kimlere gönderildiği dağıtıldığı meçhuldür. Günümüzde diğer terör örğütleriyle de bağlantıları tesbit edilmiştir. İstikametli cemaatlerin mensubu gibi kendilerini gösterip kuzu postuna bürünmüş çakal pozisyonu almışlardır.
Fetö 15 Temmuzda devlete ve millete doğrudan silah çekerek ateş etmiş, ancak başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, milletimizin sağ duyusu ve direnişi karşısında teslim olmak zorunda kalmıştır.
Ülkemizde gerçekleştirilen tüm ihtilaller, gibi 15 Temmuzda da Özellikle başta ABD olmak üzere “Bizim çocuklar harekete geçti.” Mesajları medya aracılığı ile herkese ilan edilmiştir. Hatta şimdiki ABD Başkanı Baydın görevine başlamadan önce ülkemizde muhalefeti desteklemekle mevcut hükümeti yıkabileceğini medya ile ilan etmiştir.
Türkiyedeki darbelerin arkasında ABD gibi küresel güçlerin olduğu artık gün gibi aşikardır. Hatta rahmetli Adnan Menderes’e darbe yapılmadan önce muhalefet lideri İsmet inönü’nün” Artık seni ben bile kurtaramam. ” demesi darbelerin görünüşte askerlere yaptırılmış olsa da, esas organizasyonun başta ABD olmak üzere küresel güçler tarafından yaptırıldığını ortaya koymaktadır.
Çok Partili Siyasi Hayat içinde muhalefet başarısız olmuşsa bunun kendi hatasından ve tembelliğinden kaynaklandığını bilmeli, kendini yenilemeli ve kanun dışı yollara başvurmaktan vazgeçmelidir. Milletin isteklerine ve ihtiyaçlarına yönelik ayağı yere basan projeler üretmeli, asılsız vaadlerden vazgeçmelidir. Çözümü sandık haricinde aramamalıdır.. Özellikle demokrasi yolunda bedel ödemiş milletimiz, acılar çekmiş ve tecrübe kazanmış olduğundan demokrasi dışında ülkemizin idaresinde başka seçenek yoktur. Artık inşallah olamaz da...
Rabbimizin bize mesajına bir bakalım .Hac Suresi 38.Ayette; “Allah, iman edenleri korur. Şu da muhakkak ki Allah,hain ve nankör olan herkesi sevgisinden mahrum eder.” Rabbim hepimizi imanda daim kılsın ve sevğisine garkeylesin.
Sevğili Peygamberimiz (ASM)de buyuruyor ki; ” Müslüman müslümanın kardeşidir. Ona hıyanet(İhanet) etmez. Ona yalan söylemez ve ondan yardımı esirgemez. Bir müslümanın diğer bir müslümana ırzı(namusu) malı ve kanı haram kılınmıştır….”(Tirmizi,Birr18)Peygamberimizin sözleri hepimiz için rehber ve trafik ışıkları gibidir.
Asrın büyük alimi Bediüzzaman’a kulak verelim: ”Hakiki bir müslüman, samimi bir mümin hiçbir zaman anarşiye ve bozgunculuğa taraftar olmaz. Dinin şiddetle men ettiği şey ,fitne ve anarşidir. Çünkü anarşi hiçbir hak tanımaz. ”(tarihçe-i hayat,255. sayfa)
15 Temmuz şehitlerimiz ve Ömer Halis Demir olmak üzere tüm şehitlerimizin mekanları Cennet olsun.
15 Temmuzda yaralanan tüm gazilerimize sıhhat afiyetler ile iki cihan saadetleri vermesini Rabbimden niyaz ederim. Hoşça kalın.