ÇOK BİLMİŞ Mİ DENİLİR ?

ÇOK BİLMİŞ Mİ DENİLİR ?


Çok sevdiğim birlikte mesai paylaştığım değerli hocam Mustafa Dördüncü Hocamın sosyal medya da bir yazısını okudum faydalı olduğunu düşündüğüm için sizlerle paylaşmak istedim 

 

ÇOK BİLMİŞ Mİ DENİLİR, HER ŞEYİ BİLEN Mİ KARAR VEREMEDİM

Ekonomi diyorsunuz, enflasyon, deflasyon, faiz ve makro iktisat ile ilgili derya deniz. Çevre, tarih, turizm, kültür, edebiyat diyorsunuz mangalda kül bırakmıyor. Din diyorsunuz büyük İslam alimi. Heyelan, çığ, sel diyorsunuz doğa bilimci ve konuların uzmanı. Günümüzde yaşanan felaket deprem diyorsunuz şimdilerde de depremle ilgili ahkâm üzerine ahkâm.

Elbette ki felaket tellallığı yapılmamalı. Şu gün şu saatte deprem olacak kehanetliğine soyunulmamalı. Günümüzde hiçbir teknoloji ve binlerce bilim adamı dahi böyle bir tespit yapma altyapısına sahip değildir.

Olabilecek bir depremin gün ve zamanının tespiti nasıl bilinmezler arasındaysa da, olmayacağının tespiti de ne yazık ki mümkün olamamaktadır. Dünya ve ülkemizde konunun otoritesi bilim adamlarımız dahi bu konularda tahminden öteye geçememektedir.

Hal böyle olmasına rağmen müneccimliğe soyunan bazı muhteremler “Kayseri fay hattında değil.” Çok bilmişliği ile; 

“Kayseri’de bile ölümü hissettik,

Ölümün insana ne kadar yakın olduğunu bizzat yaşadık.

Allah, göçük altında yaşam mücadelesi verenlerin ve yıkıntı üzerinde kar, kış soğuk, gece ve gündüz demeden 24 saat onlardan bir ses, bir yaşam emaresi duyabilir miyim diye çırpınan DEPREMİN MERKEZİNDEKİ insanların yardımcısı olsun.” 

Cümlelerde virgül, ünlem, kesme işareti ve noktalar şuralara konur uzmanı, paylaşımımın ne anlattığını dahi anlayamadan, dolaylı da olsa haddi aşan, hakaret dolu kelimeler ve cümlelerle eleştiri üzerine eleştiri yapmışlardır. 

Biz bizzat yaşadıklarımızı aktarmışız. Her şeyin uzmanları ise deve kuşu misali kafayı kuma gömüp Kayseri fay hattında değil rahat olun tedbir almasanız da olur bilmişliği ile ilgilileri gevşettiklerinin farkında bile değiller sanki.

Türkiye’de sık sık paylaşılan kırmızı-sarı renkli bir DEPREM RİSK HARİTASI var. Türkiye’nin depremdeki otoritelerinden biri olan Prof. Dr. Ali Mehmet Celâl ŞENGÖR hocanın yanıltıcı olduğu gerekçesiyle “Sakın bana göstermeyin bu haritayı gördüğümde asabım bozuluyor.” dediği harita. Çünkü bu harita fay haritası değil deprem riskini gösteren bir harita şeklinde açıkladığı harita.

Kayseri fay hattında değil bilmiş iddiaları da O haritaya dayanılarak söyleniyor sanki.

Oysa ki; MTA’nın son yayımladığı Kayseri merkez ve ilçelerinde bulunan başta Talas olmak üzere Erkilet, Yemliha, Yuvalı, Erciyes, Yeşilhisar, Ecemiş, Develi ve Sarız gibi hatırı sayılır fay hatlarının olduğu bilinen bir gerçektir.

İllerin deprem geçmişleri incelendiğinde Türkiye’nin en güvenilir ili olduğu iddia edilen Karaman’ da dahi çok kısa bir süre önce deprem olduğunu biliyoruz. 

Tarihinde dört metre genişliğinde kale duvarlarının dahi deprem nedeniyle defalarca yerle yeksan olduğunu bildiğimiz, son depremde daha henüz yarısı bile teslim edilmemiş blokların teslim edilenlerinin dahi hasar gördüğü Kayseri için kaygılanmamız, somut yaşadıklarımız dillendirmemiz ve elbette ki bu depremin merkez üssündeki canlarımız için dualarımızı dillendirdiğimiz paylaşımlarımızın hakaret dolu kelimelerle karşılık bulmasını da yaşadıklarımızın stresine bağlamamız gerekiyor diye düşünüyorum.

Allah yar ve yardımcımız olsun.

Kalemine sağlık Mustafa Hocam

Geçmiş olsun Türkiye’m

Google+ WhatsApp