ELİMİZDEN BİR ŞEY GELİYORSA BİZ NEDEN YAPMIYORUZ !..

ELİMİZDEN BİR ŞEY GELİYORSA BİZ NEDEN YAPMIYORUZ !..


Okullar da 2 haftalık yarıyıl tatili başladı. Yaklaşık 18 milyon öğrenci derslere ara verdi dinlenme fırsatı bulacak. Uzmanlar ailelere tatili verimli geçirilmesinin önemli olduğunu vurguluyor.konularını paylaşıyor. tatilde kapalı alanlardan çok açık havanın tercih edilmesini tavsiye ediyor: Ama;

Uzun zamandır dikkatimi çeken bir şey var, etrafımdaki okul çağında olan çocukların neredeyse hepsi, neşesiz ve kendilerinden yaşça büyüklerle iletişime kapalı. Kendi çocukluğumu hatırlayınca bu bana çok garip geliyor. Şimdi dijital çağ falan diyeceksiniz ama bence bu durum sadece dijital dünyanın çocukları ele geçirmesiyle açıklanamaz. Bizim çocukken yaptığımız bir çok aktivite şimdiki çocuklar için lüks.

Neredeyse tüm günlerini ders çalışma faaliyetine aktarıyorlar. Neredeyse durup derin rüyalara dalacakları, arkadaşlarıyla yaramazlık yapacakları zamanları bile yok. NEDEN? İYİ BİR GELECEK İÇİN! İlkokulda iyi bir lise için lisede iyi bir üniversite için sıra arkadaşlarıyla yarışa giriyorlar. Birçok genç ilk gençlik yıllarında sınav stresi ile psikolojik sorunlar yaşıyor ya da ileride yaşayacağı psikolojiik sorunlara neden olan olaylar yaşıyor. NEDEN? İYİ BİR GELECEK İÇİN! 

Zor... Hem de çok zor... Çünkü çocuklar güvende değil. Dünyada masumiyetin simgesi olması gereken çocukları haber bültenlerinde hep eziyet görürken, öldürülürken, sokağa terk edilirken görüyoruz.

Babaları, evden kaçan karısına kızdığı için üç çocuğunu sıra dayağına çekip, görüntüleri de sosyal medyada yayınlıyor.

Dedesi, 2 yaşındaki torununun eline tabanca verip ateş ettiriyor. Sosyal medyada paylaştığı görüntünün altına da "Şimdiden alışıyor koçum" yazıyor. 

Emekçi anne babalarının gönderdikleri harçlıklara kendi çalıştıklarını ekleyerek açlıktan ölmeyen, kazara bir cemaatin eline düşmeyip baskı ve çaresizlik hissiyle mücadele etmek zorunda kalmayan, bu nedenle intihara sürüklenmeyen (Enes Kara) ve mezun olup doktor olanlar ise 36 saat nöbet sonrası kazalarda ya da hastanede bir hasta yakınının saldırıyla hayatını kaybediyor. NEDEN! GELECEK! HANGİ GELECEK İÇİN!

Peki ya şans eseri hayatta kalan çocuklar ne yapıyor?  arkadaşlarıyla gönüllerince vakit geçiremiyorlar. Maskeli, temassız, dokunmasız, kucaklaşmasız, soğuk ve mesafeli bir hayatın içinde çocuk olmak kolay mı? Arkadaşıyla aynı oyuncağı paylaşamadan, kaydırakta kucak kucağa kaymadan, kankasıyla okul servisinde yan yana oturamadan nasıl çocuk olunur ki? Dokunmadan ebelemece, sarılmadan bezirgan başı, üst üste yığılmadan uzun eşek oynamanın yolunu bilen var mı?

 Bu çocuklar hangi gelecek için çalışıyor, hangi gelecek için ölümle burun buruna geliyorlar. Enes Kara gibi gencecik, tertemiz bir zihin, nasıl ölümü düşünecek duruma geliyor? Nasıl çocuklarımız, gençlerimiz birer birer elimizden kayıp gidiyor? Biz bu çocuklara iyi bir gelecek için sadece çalışmayı öğrettiğimiz için mi elimizden bir şey gelmiyor. Elimizden bir şey geliyorsa, biz neden hiçbir şey yapmıyoruz. NEDEN?

Google+ WhatsApp