Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, elektrikli yerli otomobildeki son duruma ilişkin, “İnşallah bir aksilik olmazsa bu hafta Bakanlar Kuruluna da sunmayı arzu ediyoruz. Lansman konusunda Sayın Başbakanımızın talimatını alacağız” dedi.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Bilkent Otel’de düzenlenen 5.Ulusal Verimlilik Kongresi’ne katılmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin elektrikli yerli otomobil prototipinindeki son durumu sorması üzerine Bakan Işık, "Elektrikli yerli otomobilde 3 tane prototip üretildi. Şuanda bu prototipler üzerinde geliştirme çalışmalarını sürdürüyoruz. Yani proje programınız uygun olarak devam ediyor. İnşallah bir aksilik olmazsa bu hafta Bakanlar Kuruluna da sunmayı arzu ediyoruz. Lansman konusunda sadece Bakanlar Kurulu sunumundan sonra Sayın Başbakanımız talimatını alacağız. Onun dışında proje baştan yaptığımız programa uygun devam ediyor. Bu yıl içerisinde prototipler üzerindeki geliştirme çalışmalarını sürdüreceğiz. 2016’ da bir filo üretimini yapıp tüm araziyi iklim ve mevsim şartlarında testleri yapacağız. İnşallah 2020’den öncede seri üretime geçmeyi hedefliyoruz. Yerli otomobille ilgili çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor" yanıtını verdi.

“VOLKSWAGEN İLE İLGİLİ BİZ BAKANLIK OLARAK DÜNYADAKİ GELİŞMELERİ DE YAKİNEN İZLİYORUZ”

Volkswagen’in dizel otomobillerinin ABD’de hareket halinde iken emisyon değerlerini aştığını ortaya çıkmasının ardından Türkiye’nin bu araçlar konusunda herhangi bir adım atıp atmayacağına Işık, şunları kaydetti:

"Volkswagen ile ilgili biz Bakanlık olarak dünyadaki gelişmeleri de yakınan izliyoruz. Özellikle bizim bakanlığın yetki ve sorumluluk alanında konuyu değerlendiriyoruz. Ancak bugün bir gazetede çarpıtarak vermişler Amerika’da ve Avrupa’da bu kadar Volkswagen ile ilgili büyük yankı oluşmasını temel sebebi oradaki vergilendirmenin otomobilde emisyon değerleri üzerinden olması. Emisyon değerlerini düşük göstermek demek daha az vergi vermek demek. Bu da Amerika’da kamuoyunun çok fazla tepki gösterdiği Amerikan hükümetinin de üzerinde durduğu bir konu. İkinci konu da emisyon salınımındaki çevreye yaptığı etki. Bu noktada Türkiye’nin otomobillerde vergilendirme si emisyon sistemi üzerinden değil, motor hacmi üzerinden. Dolayısıyla bu emisyon değerlerinin bizim açımızdan önemi çevreye verdiği zarar noktasında. Bununla ilgili çevre Bakanlığımız emisyonları ilgili çalışmasını sürdürüyor. Bu noktada TÜBİTAK’ta bizim kendi hazırlığımız var. Bu sonuçlar ortaya çıktığı zaman bizde esaslı bir değerlendirmeyi yapacağız. Şuanda kendi ölçümlerimizi yapmadan şöyledir böyledir demek bizi ileride yanıltabilir. Bu noktada özellikle Avrupa’da ve Amerika’da bu kadar sansasyon olmasının temelinde emisyona dayalı vergilendirme mekanizması yatıyor.”

“EMİSYON DEĞERLERİ BİZİM EŞİK DEĞERLERİMİZİN ÜZERİNE ÇIKARSA O ZAMAN GEREKLİ HER TÜRLÜ İŞLEMİ YAPMAKTA KARARLIYIZ”

Fiyatlar konusunda maliyetin yükseleceği haberlerinin ise spekülatif haberler olduğunu ifade etti. Işık, “Rakamların net olarak ortaya konması bizim açımızdan önemli. Bizim emisyon eşiğimizin üzerine çıkarsa gerekli yasal işlemi yapacağız. Emisyon eşiğinin altındaysa hukukta karşılığı olmayan hiçbir yaptırımı olmaz” dedi.

Volkswagen araçların Türkiye’de incelemelerine ne zaman başlanacağı sorusuna Bakan Işık, “Şuanda emisyon ölçümlerine bakıyoruz. Onun dışında bir incelememiz yok. Bizim vergilendirme mekanizmamız emisyon değerlerine göre olmadığı için şuanda sadece çevre etkisi açısından biz olaya yaklaşıyoruz. Emisyon değerleri bizim eşik değerlerimizin üzerine çıkarsa o zaman gerekli her türlü işlemi yapmakta kararlıyız” ifadelerini kullandı.

Enflasyondaki artışa ilişkin ise Bakan Işık, “Enflasyondaki artışın en temel sebebi kurların birikime etkisi. Son dönemlerdeki kur artışlarının enflasyona maliyetini görüyoruz. İkinci olarak gıda da arzu ettiğimiz düşüşü henüz tam göremedik enflasyonda. Gıdadan kaynaklanan yükseklik devam ediyor. Biraz da bu belirsizliğin getirdiği bir durum var ama asıl faktör kurun birikimde etkisi" diye konuştu.