Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker, AK Parti Brüksel Temsilciliği'nde gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Eker, Avrupa'da Zeytin Dalı Harekatı'nın anlatılmasının önemine değinerek, "PKK/PYD/YPG terör örgütünün uzantıları ve onların açık ve örtülü destekçileri bir takım yalan görüntülerle, gerçek dışı bir takım beyanlarla Türkiye'yi karalamaya ve Türkiye'nin bu haklı davasını, terörizmle mücadelesini ve kendi meşru müdafaa hakkını gölgelemeye çalışıyorlar. PKK/PYD/YPG terör örgütü DEAŞ ile mücadele ettiği iddiasıyla uluslararası destek arayışına girdi. Türkiye'nin sınırlarını, şehirlerini, vatandaşlarını tehdit eden, oralara sürekli saldırılar düzenleyen bir yapıya dönüştü. Bunun daha kurumsallaşma yönünde bir takım işaretlerinin ortaya çıkması Türkiye'yi BM Sözleşmesi 51. maddesine istinaden kendi güvenliğini sağlaması ve sınırlarını koruması yönünde tedbir almaya itmiştir." ifadelerini kullandı.

"Hedef sadece terör unsurlarını etkisiz hale getirmek"

Eker, Türkiye'nin Zeytin Dalı Harekatı'nda sadece terör unsurlarını hedef aldığını vurgulayarak, "Bu harekat, hiçbir şekilde ne orada yaşayan Kürtlere ne Araplara ne de Türkmenlere karşı değildir. Türkiye orayı istila etmeye ya da orada kalıcı olarak bulunmaya asla gitmedi, gitmiyor. Hedef sadece terör unsurlarını etkisiz hale getirmektir." şeklinde konuştu.

Türkiye'nin harekat esnasında en çok hassasiyet gösterdiği konunun sivillerin zarar görmemesi olduğuna dikkati çeken Eker, "Aksine oradaki bütün sivillerin PKK/PYD/YPG terör örgütü tarafından kalkan olarakkullanılma ihtimalini de dikkate alarak Türkiye, sivillerin can güvenliğine ve zarar görmemesine özel ihtimam ve özen gösteriyor." değerlendirmesini yaptı.

Eker, ellerinde gerçeklerle ilgili bir delil bulunmayan terör yanlılarının geçtiğimiz yıllarda Beşşar Esed rejimi tarafından bombalanan sivillerin üstüne başka yazılar yazmak suretiyle bunların Zeytin Dalı Harekatı esnasında olduğunu anlatmaya çalıştıklarına işaret etti.

Türkiye'de Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünün söz konusu iddiaları çürütmek amacıyla bir kitapçık hazırladığını anımsatan Eker, kitapçıktan bazı fotoğrafları göstererek terör örgütünün dezenformasyonunu anlattı.

Eker, Türkiye'nin hem kendi güvenliğini hem de bölgedeki istikrarı gözettiğinin altını çizerek, "İstikrarın sağlanmasının yolu da bölge ülkelerin toprak bütünlüğüdür. Türkiye, gerek Suriye'de gerekse Irak'ta ilkesel olarak bu ülkelerin toprak bütünlüğüne saygı duymuştur." dedi.

Türkiye'nin Suriye'deki zulümden kaçan Kürt vatandaşlarına da kucak açtığına işaret eden AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, "Türkiye, Esed rejimin zulmünden kaçıp gelmiş 400 bin Kürt'e ev sahipliği yapmaktadır." diye konuştu.

Eker, PKK'nın sanki PYD ile bağı yokmuş gibi iddiaların ortaya atıldığına değinerek, "Açın PYD'nin tüzüğünü okuyun. PYD'nin tüzüğünde terörist elebaşı Öcalan'ın aynı zamanda onların lideri olduğuna ilişkin açık hüküm var. PYD'ye üye olabilmenin şartı PKK'nın elebaşının vizyon ve misyonunu kabul etmekten geçiyor. Bunları yapmayınca PYD'ye üye kabul edilmiyor." ifadelerini kullandı.

"Ülkesinde yaşayan milyonlarca Kürt'e vatandaşlık vermeyen Suriye rejimi, sözüm ona Kürtlerin hakları için mücadele eden silahlı bir terör örgütünü Türkiye'de kan akıtsın diye destekleyip, besliyor." diyen Eker, Türkiye'nin Ortadoğu'nun terör örgütleri eliyle dizayn edilmesine ve kendi vatandaşlarına zarar verilmesine izin vermeyeceğini kararlılıkla tüm dünyaya söylemeye devam edeceğini vurguladı.