“Suriye’de Tüm Kırmızı Çizgilerin Aşılmasına Rağmen Bir Adım Atılmadı”
10. Balkan Ülkeleri Genelkurmay Başkanları Konferansı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye meselesi, sonuçları ve yansımaları itibariyle artık yerel, hatta bölgesel bir sorun olmaktan çıkmış, küresel bir tehdit hâline dönüşmüştür” dedi.
Varşova’da 8-9 Temmuz 2016 tarihinde yapılacak NATO Zirvesi’nin öneminin arttığına işaret ederek, bu zirveden ittifakın kolektif savunma ve caydırıcılığını güçlendirmeye matuf somut sonuçlar çıkmasını arzu ettiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu: “Saraybosna ve Üsküp’ün Podgorica’nın izinden giderek NATO üyelik süreçlerini en kısa sürede tamamlamaları, Balkanlar’da güvenliğin kalıcı temellere oturtulması bakımından önemlidir. Balkan ülkelerinin NATO, Avrupa Birliği ve AGİT başta olmak üzere Avrupa Atlantik kurumlarıyla entegrasyon süreçlerine yönelik desteğimizi bir kez daha burada teyit ediyorum. Kapasite geliştirme çabalarınıza katkılarımızı NATO kapsamında da sürdüreceğimizi yine vurgulamak isterim.
Karadeniz’i kıyıdaşlar arasında iş birliğini esas alan güvenlik anlayışı temelinde tekrar bir istikrar havzası kılmalıyız. Kısa bir süre önce Stoltenberg ülkemizdeydi, ziyareti esnasında kendisine de söyledim; ‘Karadeniz’de görünmüyorsunuz ve Karadeniz’de görünmeyişiniz Karadeniz’i adeta Rusya’nın bir gölü haline dönüştürüyor.’ Burada kıyıdaş ülkeler olarak hepimiz üzerimize düşen görevi yapmak durumundayız. Olayın gerek hava, gerek deniz, gerek kara, bütün alanlarda atılması gereken adımları NATO üyeleri olarak hep birlikte atmak zorundayız. Eğer atmazsak tarih bizi affetmez. Ve mevcut iş birliğimizi bölgesel sahiplenme anlayışına uygun olarak derinleştirmeliyiz. Bu konudaki somut önerilerimizi de önümüzdeki dönemde Karadeniz’e kıyıdaş ülkelerle paylaşacağımızı da bu vesileyle ifade etmek isterim.”
“EKONOMİK VE TİCARİ BAĞLAR PEKİŞTİRİLMELİ”
Ortak güvenliğin yalnızca askerî açıdan sağlanamayacağını, Güneydoğu Avrupa’da siyasi diyaloğun gelişmesi ve karşılıklı fayda temelinde ekonomik ve ticari bağların pekiştirilmesinin de gerektiğini de sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: Ulaştırma ve iletişim kanallarının güçlendirilmesi Türkiye olarak savunduğumuz başlıca hedeflerdendir. Ayrıca, ortak kültür mirasımızı hep birlikte sahiplenerek gelecek nesillere taşımamız son derece önemlidir. Bu anlayışla başta Güneydoğu Avrupa iş birliği süreci ve bu oluşumun operasyonel kolu niteliğindeki Bölgesel İşbirliği Konseyi’ne tam destek veriyoruz. Aynı şekilde bölgesel sahiplenmenin parlamenter boyutunun da geliştirilmesini arzu ediyoruz. Bu amaçla Güneydoğu Avrupa ülkeleri arasında mevcut olan parlamenter asamblenin daimi sekretaryasının İstanbul’da kurulmasını da biz bu toplantı da teklif ediyoruz. Konferans sonucunda imzalanacak ortak bildirinin bölgedeki iş birliği ve dayanışmayı geliştirmesini diliyoruz. Bu konularda atacağımız adımların sadece ülkelerimiz değil, bölgemizin de ötesinde müspet sonuçları olacağına inanıyorum.”
Konuşmasının sonunda, konferansın gerçekleşmesinde emeği geçenlere ve konferansa iştirak eden katılımcılara teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini, konferansın tüm Balkan ülkeleri için barışa, huzura ve istikrara vesile olmasını temenni ederek tamamladı.