AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, AK Parti 7. Olağan Büyük Kongresi’yle ilgili televizyon kanallarına değerlendirmelerde bulundu.Yeni MKYK listesinde kişi sayısının da artmasıyla toplumun her kesimini temsil edebilecek nitelikte sevilen kişilerin olduğunu ifade eden Özhaseki, “ Bir taraftan listede sayı arttı ve daha geniş bir kesimin buraya girmesi olması sağlandı. Bir taraftan da Sayın Cumhurbaşkanımızın MKYK’ya alacağı isimleri Anadolu’nun dört bir tarafından, toplumun her kesimini temsil edebilecek nitelikteki sevilen, sayılan, etrafında kitlelerin oluştuğu insanlardan oluşturmayı amaçladı.” diye ekledi.

MYK’nın ise Ankara’da bulunabilecek kişilerden oluşturulacağı hususunda fikir belirten Özhaseki, “MYK’nın Ankara’da bulunan, Ankara temelli kişilerden oluşacağını tahmin ediyorum. Çünkü her gün gidip Genel Merkez’de çalışmak icap ediyor. Bu anlamda Ankara bağımlılığı gerekiyor, onlardan oluşturması konusunda bir iradesinin olduğunu ben biliyordum.” dedi.

“MYK için bir taraftan aşağıdan insanlar yetişiyor, bir taraftan da tecrübeli ağabeyleri ile birlikte harmanlamayla devam ediyor”

AK Parti’nin gençlerle, tecrübeli isimleri harmanlamaya özen gösterdiğine değinen Özhaseki, “Bir taraftan AK Parti gençlere müthiş bir yer açarken bir taraftan da tecrübelileri iş başında tutarak onları harmanlayan bir yapıyı devam ettiriyor. Ben en son MYK’da görev alan birisi olarak baktığım zaman 6 tane gençlik kollarından gelen arkadaşımız vardı. MYK nihayetinde 15 kişi. Ama 6 kişi gençlik kollarından gelmişti. Ne kadar güzel. Bir taraftan aşağıdan insanlar yetişiyor, bir taraftan da tecrübeli ağabeyleri ile birlikte harmanlamayla devam ediyor. Doğrusu bugün burada bunun bir tezahürünü görmüş olduk.” diye konuştu.

“Terör Örgütüne karşı AK Parti Hükümeti olarak başarılı olduk”

Türkiye Cumhuriyeti’nin terörle mücadelesi konusundaki düşüncelerini dile getiren Özhaseki, “Kürt seçmen olarak tarif ettiğimiz kitleyi göz ardı edemezsiniz. Bu bir gerçektir. Ancak olaya biz Türkiye’nin birliği, bütünlüğü olarak baktığımız için biraz daha farklı görüyoruz. Şimdi bir taraftan Türkiye’yi bölmeye çalışan, kardeşkanı akıtan eli silahlı bir grup var. Dünyanın hiçbir yerinde böyle silahlı bir terör örgütü kalmadığı halde bunu yurt dışından aldıkları destekle devam ettiren silahlı bir grup var. Biz bu mücadelede bunların bakın AK Parti ile demiyorum, 50 yıldır Türkiye Cumhuriyeti’nin devlet aklıyla mücadele ettiğine inananlardanım. Artık bunlara limit doldu ve sert bir mücadele başladı. Şehirler temizlendi. Artık dikkat edin şehirlerde bomba patlamıyor. İlçeler, iller, dağlar temizlendi. Böyle bir ortamda terör örgütünden kurtulan vatandaş özgür bir şekilde artık iradesine sahip çıkıyor diye düşünüyorum. Bakanlık dönemimde oradaki teröristlerin yaktığı, yıktığı ne varsa, şehri ve alt yapısını yapmaya çalışan birisiyim. Oralara gittiğimde gördüm ki vatandaş artık bunlardan bıkmış. Ailelerin içine giren, birbirinden koparan, gencecik çocukları dağlara götüren lanet bir örgüt var. Buna karşı mücadelede Allah’a şükür ki biz, AK Parti hükümeti olarak başarılı olduk. Bunun en üzücü tarafı şu, bunların bir siyasi uzantısı var bunu herkes biliyor. Onlar daha bir gün olsun PKK terör örgütünü, bu katilleri kınayamadılar. Efendim biz özgürlüklerden, eşitlikten yanayız, biz oradaki vatandaşların temsilcisiyiz gibi güzel kavramları dahi kullanarak yollarına devam ediyorlar. Üzücü bir taraf da AK Parti gitsin de ne olursa olsun, Tayyip Erdoğan yok olsun da ne olursa olsun diyerek bir ittifak kuruldu. Bu ittifakın içerisinde terör örgütünün o uzantısına sempatiyle bakanlar var. Kimi kastettiğimi siz anlıyorsunuz. Bana göre en üzücü taraf da burası. Hiçbir şey Türkiye’nin bütünlüğünden daha önemli değil.” ifadelerini kullandı.

“Bu sözleşme bir bildirimle çıkabileceğimizi söylüyor”

İstanbul Sözleşmesi’nin Cumhurbaşkanı kararıyla iptal edilmesine yönelik tepkileri nasıl değerlendirdiği sorusuna ise Özhaseki, “Bu sözleşmenin 80. Maddesi Avrupa Konseyi’ne bir bildirimle çıkabileceğimizi söylüyor. Yani meclise getirip kanun olarak getirdiğimiz bir maddeyi iptal etmiyoruz ki… Şimdiye kadar Anayasa’nın, Medeni Kanun’un, Ceza Kanunu’nun ya da benzer şekilde kadını, çocuğu koruyan kanunları kaldırmıyoruz ki, onların hepsi duruyor. Bu bildirim konusunda eskiden Bakanlar Kurulu yetkiliydi, şimdi Cumhurbaşkanı yetkili. Yürütme olarak tarif ediliyor, Cumhurbaşkanlığı makamı. İşin gerçek yönü bu. AK Parti iktidarlarımız boyunca kadına dair her alanda bütüncül, kapsayıcı politikalar oluşturulmuş, çeşitli stratejiler-eylem planları hazırlanmış, birincil-ikincil yasal düzenlemeler hayata geçirilmiştir. Bundan sonra da yeni ve kendi değerlerimize, yaşam tarzımıza uygun yeni bir sözleşmeyle kadına yönelik şiddetin karşısında olmaya devam devam edeceğiz ve ciddi yaptırımlarla bunun önüne geçmeyi amaçlıyoruz.” dedi.