Eskişehir’in Çukurhisar ilçesinde telekomünikasyon işi yapan Atilla Özbakır, terör örgütü IŞİD'e katıldığı iddia edilen karısı Yasemin Özbakır’a, “Karımı ölümüne kadar çok seviyorum” diyerek dön çağrısı yaptı.

Atilla Özbakır (55), 8 Ocak 2016’da kayıplara karışan karısı Yasemin Özbakır (36) ile 2005 senesinde evlendiğini, yaptığı işten dolayı o süreçte çok kişiyle mücadele ettiğini söyledi. Karısının, kayıplara karıştığı 6 Ocak 2016’ya kadar hiçbir vukuatını görmediğini ifade eden Atilla Özbakır, “Dünya kadar param vardı, hiçbir tanesine elini sürmedi. Ama 6 Ocak 2016’dan itibaren devamlı sosyal medyada geziyordu, hacılara, hocalara bakıyordu. Onlara, bunlara bakıyordu, onaylıyordu, ediyordu. Bana ‘beni dövdü’ diyerek iftira attı ve benim denetimlim çıktı. Denetimliye gittim çalışmaya başladım 2’nci günü dükkanın anahtarını yandaki komşuya bırakarak, kalkıyor gidiyor. Burada da IŞİD’in kağıtlarını bırakıyor. Alttaki adreslerin hepsini kesiyor. Ben jandarmaya bildirdiğim zaman terörle mücadele geldi. Terörle mücadele ekipleri de bütün adresleri kül tablasının içinde buldu. Ardından aranması çıktı. Aranmasından sonra dinlenmesi çıktı. Neyse biz buna ulaştık, ulaştıktan sonra ‘ben kendi isteğimle geldim’ demiş. Tabi telefon dinlenmeleri kesildi, ama aranmasına devam ediliyor” dedi.

“BENİM EVDEKİ BÜTÜN PARAMI ALDI, GÖTÜRDÜ”

Özbakır, karısının kardeşinin yanına kaçtığını öne sürerek, “Benim evdeki bütün paramı aldı, götürdü. Kardeşiyle beraber dükkandaki malları götürdü. Zaten daha önceden de hırsızlık yapıyormuş. Gebze 1’nci Ağır Ceza’da halen kardeşiyle birlikte ‘hayvan hırsızlığı’ suçundan aranmaktalar. Kardeşi, asker kaçağı, babasını azmettirmekten aranıyor, terörist. Yani hapçı, esrarkeş her türlü şeyi var. Benim karım, ‘kardeşimi mahkemelerde süründüreceğim’ dedi ve mahkemelere verdi. Mahkemeleri kazandı. Ama şuanda kalkıp da onun yanına gitmesi bir mucize” diye konuştu.

“3 TANE ÇARŞAFLI KADIN GELMİŞ”

“Buraya 3 tane çarşaflı kadın gelmiş, burada onlarla görüşüyor ve kimlik bilgilerini yazdırtıyor” diyen Özbakır, şöyle devam etti:

“Kimlik bilgilerini yazdırdıktan 3 gün sonra… Bunları terörle mücadeleye de dinlettik, şahitler de var. Şahitlerin ifadeleri de alındı. Ondan sonra bir ağabeyimizin kızıyla otobüste rastlaşıyor. Ona, ‘Bana çarşaf falan alacaklar, para almaya Eskişehir’e gidiyorum’ demiş. Yani birçok şahit var.”

“KARIMI ÖLÜMÜNE KADAR SEVİYORUM”

Özbakır, karısına dön çağrısı yaparak, şöyle konuştu:

“Eşimle en son telefonla konuşmamda, ‘ben artık gelmeyeceğim, senden boşanacağım’ dedi. Ben de, ‘ben senden boşanmayacağım, sen kardeşinin yanında olduğun sürece boşanmayacağım’ dedim. İnsan gibi gitseydi, telefonları açsaydı, benle konuşsaydı. Bana, ‘ben ayrılmak istiyorum’ deseydi ben ayrılırdım. Ama artık zoraki bir iş olduğu için ben ayrılmayacağım. Yuvasına dönsün, kendisi dışarıdaki hayatı daha iyi biliyor. Ne çabalarla onu kurtardığımı, neler yaptığımı her şeyi kendisi daha iyi biliyor. Ben son olarak, ‘yuvasına dönsün, gelsin ve rahatına baksın’ diyorum. Dışarıda hayat hayat değildir ve karımı da oradan aldığıma nazaran ölümüne kadar seviyorum.”