Cumhurbaşkanı Erdoğan: Şimdi tekrar işi sıkmak zorundayız
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, koronavirüs vaka sayılarındaki artışa dikkat çekerek "Mecburen şimdi tekrar işi sıkmak durumundayız" dedi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Üsküdar Kısıklı'da bulunan konutundan çıkarak Üsküdar’da bulunan Hz. Ali Camii’ne geçti. Erdoğan burada kıldığı cuma namazının ardından cami çıkışı gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
“MECBUREN, TEKRAR İŞİ SIKI TUTMAK ZORUNDAYIZ"
Koronavirüste vaka sayılarındaki artış ve yeni alınacak tedbirlerle ilgili olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu süreç başladığında bildiğiniz gibi sürekli uyarılarımız, ikazlarımız oldu fakat ne yazık ki uyarılarımıza halkımız ciddi manada dikkat etmedi. Ve dikkat edilen dönemlerde veya illerimizde bu vaka sayılarının düştüğünü gördük. Fakat biz biraz gevşetince başta Ankara, İstanbul olmak üzere bir anda vaka sayılarının yükselmeye başladığını gördük. Ve biliyorsunuz, ölüm sayılarının 64-65’e kadar artışı bizler için çok büyük önem arz ediyor. Vaka sayılarında bin 700, bin 800’lere kadar çıkışın olduğunu gördük. Tabii mecburen şimdi tekrar, işi sıkmak durumundayız. Onun için de Bilim Kurulu, Sağlık Bakanlığımız bu konudaki tedbirlerini artırmak durumunda. Ve bizler de özellikle gerek toplu taşıma araçlarında olsun, gerek düğün, nikah, restoran vs. buralardaki yaklaşımlarımızı daha kararlı bir hale getirdik. Ve İçişleri Bakanlığımızın da yapmış olduğu açıklamayla, buralardaki uyarılarımız daha sıkı bir durumda. Bunu yapmak konumundayız çünkü bunları biz keyfi yapmıyoruz, bunlar zevkimizden olan şeyler değil. Sadece halkımıza olan özellikle duyarlılığımızdandır ve Halkımız bu noktada herhangi bir sıkıntı yaşamasın. Bundan dolayıdır. Bazı illerimizde olumlu bir dönüş başladı. Temennim odur ki, başta büyük şehirlerimiz olmak üzere bunu süratle tekrar olumlu istikamette geri döndürelim" şeklinde konuştu.
AŞI ÇALIŞMALARI
Erdoğan, aşı çalışmaları ile ilgili soruya ise, “Aşı çalışmalarımız, sıkı bir şekilde baştan itibaren, özellikle başta TÜBİTAK olmak üzere devam ediyor. Bunun yanında özel sektör bununla ilgili olarak, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız ve Sağlık Bakanlığımız ile birlikte çalışmalara devam ediyorlar. Yılbaşından sonra bazı olumlu sinyaller alacağımızı görüyoruz. Ve bu firmalarımızla da yaptığımız görüşmelerde onlar da bizlere olumlu bazı işaretler veriyorlar" diye yanıt verdi.
“LİBYA MİLLİ MUTABAKAT HÜKÜMETİ İLE GÖRÜŞMELERİMİZ OLABİLİR"
“Libya Mutabakat Hükümeti ile görüşmelerimiz olabilir" diyen Erdoğan, “Biliyorsunuz, geçen hafta sayın Serrac ile benim burada bir kabulüm olmuştu, kendisiyle görüşmeler yaptık. Tabii ardından, böyle bir gelişme, bu tür bir haber alma bizler için üzüntü verici olmuştur. Libya gibi bir yerde Trablus’ta bir ara biliyorsunuz, çok çok olumsuz gelişmeler oldu. Ve bizim oraya olan müdahalemiz ile, orada sayın Serrac ve ekibi bir yerde adeta darbeci Hafter’in bu yaklaşımından, adeta işgalinden kurtulma durumuna geldiler. Şimdi ise darbeci Hafter, zaten her geçen gün kayba doğru gidiyor. Negatif bir gelişme var. Eninde sonunda darbeci Hafter bir defa bu işte kaybedecek. Bunu görüyoruz. Fakat sayın Serrac’a, bizler de bazı haberler ulaştırdık. Ve bu hafta içinde heyetlerimizin Libya Milli Mutabakat hükümeti ile bazı görüşmeleri olabilir. Veya bu görüşmelerle birlikte bu işi olması gereken istikamete inşallah dönüştürürüz" ifadelerini kullandı.
“TAMİR- BAKIM SÜRECİ BİTTİKTEN SONRA ORUÇ REİS TEKRAR GÖREVİNİN BAŞINA DÖNECEKTİR"
Deniz yetki alanlarının belirlenmesi ile ilgili soru üzerine Erdoğan, “Birçok devlet başkanı veya başbakanlar bu konuda yaptığımız görüşmelerde aracı konumuna girdiler. Başta şansölye Merkel dönem başkanı olarak, gerek Konsey Başkanı olarak Charles Michel. Nitekim dün kendisiyle görüşmemiz olmuştu. Ve İspanya Başbakanı sayın Sanchez. Gerek İtalya Başbakanı Conte. Hepsiyle görüşmeler yaptık, yapıyoruz. Ve bu görüşmelerde tabii, deniz yetki alanlarından öte başka bir yaklaşım var. O da nedir? Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile bir görüşme olabilir mi? Biz de kendilerine diyoruz ki, Bizim Miçotakis ile görüşme yapma noktasında bir sıkıntımız yok. Neyi görüşeceğiz? Hangi çerçevede görüşeceğiz? Asıl olan budur" dedi.
Erdoğan, şöyle devam etti: “Miçotakis eğer Meis’te yaptıklarını bir dayatma olarak yapmaya kalkarlarsa bunun bir anlamı yok. Öbür tarafta Oruç Reis’in şu anda geldiği konumu biliyorsunuz. Biz, Oruç Reisi eğer bakım için şöyle bir limana çektiysek, bunun da bir anlamı var. Bu anlamlı bir yaklaşımdır. Diplomasiye bir fırsat tanıyalım, diplomasiye olumlu bir yaklaşım ortaya koyalım. Yunanistan, bizim bu yaklaşımımızı, olumlu istikamette karşılasın. Ve buna göre de bir adım atalım. Bunun için yaptık. Ama bu demek değil ki, Oruç Reis’in şu an da tamir, bakım için çekilmesi artık tamamen bizin sismik araştırmalarımızın durması anlamında değildir. Tamir, bakım süreci bittikten sonra Oruç Reis tekrar görevinin başına dönecektir ve oradaki çalışmalarına aynen devam edecektir. Ve kendilerine şunu da söyledik. Biz her zaman, iyi niyet olduktan sonra görüşmeye hazırız, görüşürüz. İster 3’üncü bir ülkede görüşme yaparız, ister video konferansta yaparız ama görüşürüz. Bizim bu konuda herhangi bir kaçamak yapmak, böyle bir şeyimiz yok. Ama kalkıp da, Yunanistan Cumhurbaşkanı’nın adaya gelip, neyin gövde gösterisini yapıyorsa, bu tür gövde gösterileri yapacaksa, biz çok daha büyüğünü yaparız"
“YUNANİSTAN İLE MISIR’IN YAPMIŞ OLDUĞU ANLAŞMALAR BİZİ ÜZMÜŞTÜR"
Bir gazetecinin “Mısır ile Libya benzeri bir anlaşma yapılabilir mi?" sorusunu ise Erdoğan, “Burada tabii çok çok farklı gelişmeler var. Örneğin, Mısırla istihbari görüşmelerin yapılması farklıdır, yaparız. Bizi açımızdan hiçbir engel yoktur. Ama Yunanistan ile Mısır’ın yapmış olduğu bir anlaşma bizi üzmüştür. Çünkü Yunanistan ile Mısır arasındaki bağlar ile bizim Mısır arasındaki bağlarımız çok çok farklıdır. Bunun ele alınması gerekir. Ama istihbarat noktasında görüşmeler her an yapılabilir" yanıtını verdi.