9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in adına, Isparta’nın Atabey ilçesi’ne Bağlı İslamköy’ünde kurulan Demokrasi ve Kalkınma Müzesi ile Külliyesi, düzenlenen törenle açıldı. Tören çok sayıda siyasiyi bir araya getirdi

Törende konuşan Demirel," Ülkenin yönetimini yapacak iktidarlar seçimle gelmeli ve seçimle gitmelidir. Kansız ve kavgasız el değiştirmelidir" dedi.

Külliye yakına özel olarak hazırlan bir çadırda düzenlenen açılış törenine, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, CHP Grup Başkanvekilleri Engin Altay, Akif Hamzaçebi, MHP Milletvekili Tuğrul Türkeş, Türkiye Barolar Birliği Başkanı, Metin Feyzioğlu, Çetin Doğan, Esat Kıratlıoğlu, Köksal Toptan, İsmet Sezgin, Murat Karayalçın, Hikmet Çetin, Cavit Çağlar gibi siyasetçiler de katıldı.

Ayrıca İstanbul Üniversitesi eski Rektörü Prof.Dr. Kemal Alemdararoğlu, Prof.Dr. İlber Ortaylı, işadamı İnan Kıraç, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen de katıldı.

Törene yurt dışından ise Gagavuzya Cumhurbaşkanı Mihail Formuzal, Kosova eski Cumhurbaşkanı Fatmir Sejdiu, Romanya eski Devlet Başkanı Emil Konstantinescu, Ürdün Prensi El- Hassan Bin Talal, Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı temsilcisi Ali Hasanaoğlu da katıldı.

Yüzlerce çelengin gönderildiği törende Bedrettin Dalan ve sanatçı İbrahim Tatlıses’in çelenkleri dikkat çekti.

AYAKTA İZLEDİLER
Çadırın küçük olması nedeniyle yüzlerce kişi ayakta kaldı. Ayakta kalanlar programı giriş kapılarından takip etti. Demirel’in hemşerileri programı dışarıya kurulan dev ekrandan takip etti. Açılışa katılanlara dev kazanlarda pişirilen kavurmalı nohutlu pilav ve helva ikram edildi.

DEMİREL SEVGİSİ SALONA SIĞMADI
Salona korumaların yardımıyla ayakta giren Süleyman Demirel, uzun süre alkışlandı. Demirel’in gelişini fotoğraflamak isteyen gazeteciler ile diğer siyasi liderlerin korumalarıyla birlikte salonda arbede yaşandı. Sehpa ve bardakların kırıldığı salonda Demirel, Cemil Çiçek’in yanına oturdu. Platform önünün uzun süre boşaltılmaması üzerine anonslar yapıldı. Çok sayıda vatandaş ve davetli töreni ayakta takip etti.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’ın okunmasının ardından Demirel’in siyasi hayatı ve hizmetleri hakkından bilgiler aktarıldı. Daha sonra CHP Muğla Milletvekili sanatçı Tolga Çandar, Türki ziyafeti verdi.

‘EFE’ PARÇASI
Mini konseri verirken konuşan Çandar, “Bu ülke için çok şey yapmış kişilere efe diyoruz. Yiğitlere efe diyotuz. Bir dediğini, iki dediğini tutmayan, bir dediğini başka yerde demeyenlere efe demiyoruz. Saygıyla selamlıyorum. Bu ülkeye verdiğin emekleri yurtseverler çok iyi biliyor. Allah uzun ömür versin. Halkına ait tüm değerlerden korkmayan emek veren tüm dostlarımızı yürekten teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.
Törende 1 Kasımda doğum gününü kutlayacak Demirel’e erken doğum günü kutlaması yapıldı. Salondakiler alkışlarla doğum günü kutlamasına destek verdi.

DEMİREL’E, JE T’AİME
Açılışta keman konseri veren Canan Anderson, sahneye çıkmadan önce Demirel’in, Fransız Lara Fabian’ın Je t’aime(Seni Seviyorum) parçasını çok sevdiğini ve parçayı onun için seslendireceğini söyledi.
Törene katılamayan 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in gönderdiği telgraflar okundu.

Kardeşinden sonra alkışlar eşliğinde sahneye gelen Demirel, iki elini havaya kaldırarak katılımcıları selamladı.

Sahneden oturarak konuşan 9’uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, his dolu olduğunu söyleyerek, “50 yıllık siyasi hayatımda bu kadar güzel şanslı, hislendirici çok zaman olmamıştır. Bu toplumun bana göstermiş olduğu bu büyük muhabbeti bana bir Cumhuriyet Bayramı armağanı olarak sayıyorum” dedi.

ÖĞRENCİLERİ UNUTMADI
Süleyman Demirel, dün Afyon’un Çay ilçesindeki midibüs kazasında hayatını kaybeden Süleyman Demirel Üniversitesi Yalvaç Meslek Yüksekokulu öğrencilerine rahmet dileyen Demirel baş sağlığı diledi

“ATATÜRK’Ü UNUTMAMALIYIZ”
Cumhuriyetin 91’inin yıldönümünü kutlayacaklarını aktaran Süleyman Demirel, “ Halkımızın Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyorum. Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü şükranla anıyorum. Onu her gün ansak azdır. Her şeyi ona borçluyuz. Onu unuttuğumuz zaman her şeyi kaybederiz. O bizim her şeyimizdir. Şükran ve minnet borcumuz var Bu borcu ödemeye devam edeceğiz. 50 yıl bu borcun peşinden gittik. Cumhuriyetin nimetlerini nasıl karşılarız. Kimsenin elinden zorla Cumhurbaşkanlığını veya Başbakanlığı almadım. 22 sene parti başkanlığı, 5 sene muhalefet liderliği, 10 sene yüksek memuriyet yaptım” ifadelerini kullandı.

“VİCDANIMIZ RAHATTIR”
Millete olan borcunu ödediğini söyleyen 9’uncu Cumhurbaşkanı Demirel, “ Borcumuzu ödedik. Tümü ödenmiş midir. Onu millet bilir. Vicdanımız rahattır. Ömrümüzün tümünü milletin, devletin hizmetine verdik. Ne yaptık derseniz; ülken en ücra köşelerin ışık götürdük. Gaz lambası yerine elektrik götürdük. Kara öküzün yerine traktör geldi. Kara sabanla kara öküzün mücadelesini kazandık” dedi.

“İKTİDAR SEÇİMLE GELMELİ SEÇİMLE GİTMELİ”
Türkiye’nin şekil değiştirdiğini işaret eden Demirel, “ Bu bir transformasyondur. Yeni bir Türkiye var ortada. 1950 bağları ile bugün bağları arasında çok fark var. Demokratik kesintilerden dikkatle çıkmaya çalıştık. Bu müzenin kapısında bir sandık görürsünüz. Müzenin adın kalkınma müzesidir. Ülkenin yönetimini yapacak iktidarlar seçimle gelmeli ve seçimle gitmelidirler. Kansız kavgasız el değiştirmelidir.Halkın reyi denilen olay halkın milli egemenliğidir. Demokrasinin üstün olmasını istiyorsak buna müdahale edilmemelidir. İstikrar önemlidir. Demokrasi halkın hakimiyetine saygı ve korunmalıdır” şeklinde konuştu.

“HALKA İCRAAT GÖTÜRDÜK”
Demokrasinin sandıkla başladığının altını çizen Demirel, “Sandıktan bir adım ileri gittiğiniz zaman meydanlara gelirsiniz. Meydanlarda konuşulanları siyasetçiler alır bunu icraya çevirirler. Yöneticiler meclis olur. Meclisin içinden hükümet çıkar. Ve icraat yaparlar. Bu müzenin içinde 7 tane hükümet vardır. Biz kuvveti halktan aldık. Halka gittik. Halka icraat götürdük. İstanbul’un iki yakasını birleştirdik. Köprüyü yapan biz olduk. Çok kişi geldi geçti ama biz yaptık. Fıtrat ve Dicle nehirlerinin suyunu GAP Projesiyle çatlamış topraklara götürdük. 30 milyar dolarlık projeydi. O zaman bir köylü bana sordular, ney yaptınız diye? Bende dedim ki dağı deldik. Köylü bana, ‘ Siz dağı delmediniz siz çağı deldiniz” dedi.

“BARIŞ İÇİNDE İLERİYE GİTMELİYİZ”
Demirel konuşmasına şöyle devam etti: “ Türkiye’nin bir ucundan bir ucuna telefon götürdük. Bütün Türkiye televizyona kavuştu. Bugünün Türkiye’sin de evlerde buzdolabı, televizyon, medeniyetin kullandığı ne varsa var. Medeni milletler ne kullanıyorsa benim milletimde aynısını kullanmalıydı. Halkımız fukaralıktan, cahillikten kurtarılmalıydı. Bu yönde projeler uyguladık. Batının masasında bekletilen Türkiye değişmiş ve dönü geçirmiştir. Daha ileriye doğru gitmelidir. Türkiye’de okuma yazma en iyi seviyeye çıkarılmıştır. Bir çiftçi toplumu olan Türkiye bugün sanayi ve hizmet toplumu haline gelmiştir. Otomobil fabrikalarının temellerini ben attım. 1950’den 13 bin otomobil varken bugün 10milyon otomobili var Türkiye’nin. İş üreten bir ülke var. Türkiye bunları yaparken barış ve sükunet içinde çalıştığı sürece bunların hepsi ileriye gidecektir. Türkiye yerinde saymıyor. 1950’ de sigorta yok. Bugün 60 milyon insan sigortalı. Daha çok ileri gitmemiz lazım. Barış içinde gitmeliyiz. Her şeyin daha iyi olması için fırsat var.”
EN GÜZEL ÖRNEK
‘Sizin en büyük Hizmetiniz nedir derseniz’ diye soran Süleyman Demirel, “ En büyük hizmet işte. Bir çocuk çıkıyor İslamköy’den okuyabiliyor. Senin çocuğunda çıkar okuyabilir. Mühendis olur. Milletvekili olur, Cumhurbaşkanı olur. Süleyman Demirel’ tanınmışsa bu şans herkese tanınır. Herkes bu fırsatları kullansın. Bana açık olan her şey bütün çocuklara açık. Çocuklarınızı geleceğe itin. Önleri açıktır. Önlerinin açık olduğunun timsali benim. Ben bu köyde doğdum” açıklamasını yaptı.

DEMOKRASİ VURGUSU
‘Keban Barajı, Karakaya yapılmışsa temelini ben attım’ diyen Demirel, “Türkiye’nin 1953’de 3 barajı vardı. Bugün 300 tane var. Bunun çoğunda bizim imzamız var. Biz Türkiye’yi yüzde 5 civarında kalkındırdık. Yeni şehirler, kasabaların imarını ileriye götürdük. Türkiye’yi sanayi ülkesi yaptık. Halkımızın önünde yüzümüz açıktır. Öyle değil midir. Babam Hacı Yahya hizmetlerimizin bir kısmını gördü. Türkiye’nin kalkınmasının çıkışı burada. Biz buradan ilham aldık.

Problemin nerde olduğunun görmezseniz yaptığınız işin anlamı olmaz. Bizim devletimizde yoksullukla, fukaralıkla mücadele, zulümle mücadele hep olageldi. Doğanın garaziyle mücadele, kuraklıkla mücadele bunların hepsiyle mücadele devam ediyor. Burada bir örnek var. Bu örneği alın kullanın. Burada ne yapıldığını gelin görün. Demokrasi için ne yapılmıştır, demokrasi sayesinde neler yapılmıştır. Burada çelik fabrikasının, üniversitelerin resimlerini, Türkiye’nin yüksek seviyeye çıkarılmasını göreceksiniz. Bunların nesi yanlış. Çok mesafe alınmıştır. Bugün Türkiye yoluna devam etmelidir. Türkiye’yi yakmaya, yıkmaya kalkmadan demokrasi içinde bunları yapmaya devam. Halkın elinden alırsanız bunun bir değeri yok. Demokrasi sayesinde olmalıdır.”

“KÖTÜMSERLİĞE KAPILMAYALIM”
Demokrasi sayesinde eksik hizmetlerin yapılmaya devam edeceğini işaret eden Demirel, “ Bütün bu hizmetle yapılırken imtina ettiğimiz şey demokrasinin zedelenmemsi, birlik ve beraberliğimizin zedelenmemesidir. Kardeşliğin kalkınması ancak demokrasi sayesinde olabilir. Hep beraber gelecek iyi günlere katkıda bulunalım. Türkiye’nin önünde sıkıntılar vardır. Ama Türkiye’nin önü parlaktır. Hiçbir şekilde kötümserliğe kapılmayalım.Ülkemizin parlak geleceğine aydınlık yollarda yürümesine devam edelim” şeklinde konuştu.
Süleyman Demirel, müzenin yapılmasına büyük katkı veren kardeşi Şevket Demirel’e teşekkür etmeyi de ihmal etmedi.

AĞABEYİNE ‘AĞAM’
Törenin ilk konuşmasını yapan Demirel Vakfı Başkanı ve müzenin mimarı Şevket Demirel, “Allah bize yardım etti. Tedbirlerimizi yağmura göre aldık. Sonunda ben Allahtan güneş istemiştim Allah güneşi de verdi. Onun yanında sizin gibi çoklu vatanseverler, memleketseverler, devletseverler, miletseverler dinleyicilerimizi buraya gönderdi. Süleyman Demirel, ‘pardon ağam’ diyerek düzelteyim. TBMM Başkanı Cemil Çiçek, eski ve yeni bakanlık yapmış arkadaşlarınız, eski ve yeni milletvekillerimiz, bizi anmak ve görmek için gelen misafirlerimiz burada. Bu müzeye ilginiz var. Çünkü hepinizin arzusu budur. Hepside dayak yedikten sonra sarıldılar Türkiye’yi örnek aldılar” diye konuştu.

“SİYASİLERİN ELİNDE DOSTLUK KIRBACI VAR”
Salondaki CHP ve MHP Genel Başkanlarının siyasilere seslenen Şevket Demirel, “ Bugün sizlerin elinde kılıcı değil, dostluk kırbacı var. Bugün bu kılıçlar dostluğa dönüşecektir. Şunu iyi bilin ki bu bir miting değildi. Parti kongresi yapmıyoruz. Bugün yaptığımız Süleyman Demirel Kalkınma Müzesi’nin açılışıdır. Hoşgörüyle iştirak edilmektedir. Tamamen politik bir amaçtan uzak olan bir toplantı onun için çok olgun geçiyor” şeklinde konuştu.

Süleyman Demirel’in kardeşi ve Demirel Vakfı Başkanı Şevket Demirel, konuklara buraya, ‘Demirel sevgisi ve hasretini gidermeye gelmediniz’ diye seslenerek, demokrasi ile olan kalkınmayı görmeye geldiniz” dedi.

BİR İLK

Hiçbir siyasi amacı olmayan bu açılışın, ülke tarihinde belki bir ilk olacağını ifade eden Şevket Demirel “Bu topluluğu buraya çeken felsefe budur. İşte ona geldiniz. Halen Türkiye Cumhuriyeti devletimizde Çankaya'ya kadar uzanan yolda oynadığı ve yaptığı hizmetleri belgeleri ile muhafaza etmiş ve yine sağlığında, bu unsurlarla bir müze kurmuş, müzeyi de milletine bağışlayan Süleyman Demirel'den başka bir isme rastlamayacaksınız. Süleyman Demirel'i karşınızda gördüğünüz İslamköy'den alıp, İstanbul Teknik Üniversitesi'nden mezun olduktan sonra Çankaya'ya kadar yükselten demokrasidir” diye konuştu

TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİ
‘Bu ilk'ten tarihçiler daha kolay ve doğru bilgi edinerek tarihlerini yazabilecekler’ diyen Ayrıca bugün ve gelecekteki nesiller Türkiye'nin 1923'ten itibaren, nereden nereye geldiğini öğrenecektir. İşte bu tablo bir Türkiye Cumhuriyeti tarihidir. Ayrıca müze halkımızın Cumhuriyet döneminde demokrasiden neler kazanacağını öğretecektir. Demokrasi, kalkınmanın anayasasıdır. Bugünkü gösteri kalkınmanın demokrasi ile nikahlı olduğunu gösterir. Bundan dolayı ismine "Demokrasi ve Kalkınma Müzesi" denmiştir. Müze milletin malıdır. Tek sahibi Türk milletidir” ifadelerini kullandı.

İnan Kıraç Vakfı’nın desteğiyle projenin hayata geçirildiğini dile getiren Şevket Demirel, proje için özel kişilerden veya devletten destek almadıklarını kaydetti.

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Süleyman Demirel'e simgesi olan şapka hediye etti.
Süleyman Demirel ve diğer protokol üyeleri müzenin açılış kurdelesini sahneden kesti. Protokol ardından müzeyi gezdi.

MÜZE HAKKINDA
Selçuklu ve Osmanlı mimarisi tarzında kubbeli olarak inşa edilen Müze, 1500 m2’lik bir alanı kaplıyor. Süleyman Demirel Külliyesi’nin içinde yer alan Müze’de, özellikle Cumhuriyet tarihimizin son 50 yıllık dönemine ait demokrasi ve kalkınma dönüşümünün belge, bilgi ve fotoğrafları sergileniyor.
İslamköy’de, 16 bin m2’lik bir alanı kaplayan Süleyman Demirel Külliyesi’nde, Müze’nin yanı sıra, 9. Cumhurbaşkanı’nın doğup büyüdüğü, 1920 yapımı, ahşap ve kerpiçten inşa edilmiş, baba Hacı Yahya Demirel’in adını taşıyan ev de yer alıyor. Külliye’nin diğer bölümleri ise, şu yapılardan oluşuyor: Demirel Ailesi’nin nineleri Şehriban Hatun adına yapılmış cami, Süleyman Demirel Özel Arşivi, Süleyman Demirel Kütüphanesi, Süleyman Demirel Üniversitesi Liderlik Araştırma ve Uygulama Merkezi, Köy Çeşmesi, İslamköy’ün hemen yanı başındaki Çalcatepe’de oluşturulan orman alanı, helikopter pisti ve otopark. Müze’de sergilenen yaklaşık 90 yıllık belge, bilgi, eşya ve giysileri günümüze taşıyan objeler şunlar: 126 bin fotoğraf, 46 bin kitap, diploma, berat, nişan, plaket, maket, heykel ve halıdan oluşan binlerce obje,10 bin klasör içinde korunan 6 milyon doküman, özenle biriktirilmiş, 32 bin nüsha yerli ve yabancı gazete-dergi koleksiyonu, 6 bin kasetlik ses ve görüntü materyali, 5 kıtadan 500 parça giysi.”