O aracın sahibi serbest: Patlamayla hiçbir alakamız yok
Ankara’daki bombalı saldırıda kullanılan 34 EGH 44 plakalı otomobilin sahibi olduğu gerekçesiyle gözaltına alınan 70 yaşındaki şahıs ve 3 yakını serbest bırakıldı.
Ankara’da meydana gelen ve 37 kişinin hayatını kaybettiği bombalı saldırının gerçekleştirildiği otomobilin sahibi olduğu belirlenen 70 yaşındaki Adul S., eşi Seydi S., oğlu A.S. ve enişteleri Enver A. polis ekiplerince yapılan operasyonla gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan 4 kişi Viranşehir Devlet Hastanesi’nde sağlık kontrolünden geçirildikten sonra Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü’nde ifadeleri alınan Adul S., eşi Seydi S., oğlu Ahmet S. ve enişteleri Enver A. akşam saatlerinde serbest bırakıldı. Serbest bırakıldıktan sonra İHA’ya açıklamada bulunan Seydi S., patlama ile ilgili yakından uzaktan hiçbir alakalarının olmadığını belirterek, “Otomobili 3 yıl önce Viranşehir’de bir galericiden aldım. Bankalardaki borçlarımdan dolayı arabayı eşimin adına yaptırdım. Yine borçlarımızdan dolayı arabayı satmak için yaklaşık 40 gün önce Şanlıurfa’daki bir galericiye bıraktık" dedi.
5 BİN TL’SİNİ ALAMADI
Seydi S, Ankara Kızılay’da terör saldırısı ile patlatılan aracı 18 bin TL’ye sattığını, 13 bin TL’sini aldığını fakat 5 bin TL’sinin kendisine ödenmediğini ifade etti. Seydi S, "On gün önce galerici bizi arayarak, arabayı 18 bin liraya sattığını söyledi. 13 bin lirasını aldık. Geri kalan 5 bin lirayı aldıktan sonra da arabanın devrini verecektik. Galericinin de arabayı kime sattığını bilmiyoruz. Alan şahsı da tanımıyoruz. İsmimizin böyle bir olaya karışmasından dolayı da çok üzgünüz” dedi.
NEZARETE GİRİNCE KALBİ SIKIŞTI
Cezaevine gireceği korkusu yaşadığını anlatan Adul S, gözaltına alınıp, nezarete konulmasının üzerine kalbi sıkıştığını söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve polis ekiplerine teşekkür eden Adul S, "Ben hiç karakola düşmedim. Gözaltına alınıp, nezarete koyulurken, kalbim sıkıştı. Hastaneye kaldırdılar. Allah devletimize zeval vermesin. Biz, devletin verdiği maaşla geçimimizi sağlıyoruz. Biz o kadar nankör değiliz. Devletimiz, kimin ne yaptığını iyi biliyor. Bu nedenle bizi serbest bıraktılar. Çok korktum. Herkesin bizi yanlış tanıyacak olmasının üzüntüsünü yaşıyoruz. Yine de çok şükür, evimize geldik. Bizi serbest bıraktıkları için çok mutluyuz. Bizim suçsuz olduğumuzu gördüler" diye konuştu.