MHP Genel Başkanı Bahçeli'den açıklamalar
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 2015 yılında MHP'nin hedef alındığını ve kongre sürecine gidildiğini belirterek, "Gizlenmiş hedefleri: Cumhur İttifakı'ydı” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, MHP muhabirleri ile yemekte bir araya geldi. Gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Bahçeli, yeni parti hazırlığındaki isimlere yönelik olarak, “Kamuoyunda yeni partileşme sürecine ilişkin değerlendirmeler yapılırken bazı isimler sunuluyor. Bunlar gerçekten kurucu mu olacaklar, sonradan mı katılacaklar, siyaset olarak ne düşünüyorlar, stratejileri, ufukları nedir? Bu konular üzerinde herhangi bir görüş ortaya konmuyor. Sadece ve sadece 4-5 isim üzerine konuyu geliştirmeye çalışıyorlar. Bunların arasında yarın siyasette yeni oluşumlar içerisinde yer alıp almayacağı kesinleşmemiş ama siyasetin çok eskileri olarak kabul edilen, hayatları yapıcılıktan ziyade yıkıcılıkla geçen, siyaseti nefisleri uğruna yapan insanlardan da çok söz ortaya çıkıyor. Kast ettiklerimiz onlardır. Yoksa henüz daha 4 isim var. Bu isimlerin dışında kim oldukları belli değil. Yarın o 4 isim ne yapacak onu da bilemiyoruz. Çünkü çok partili siyasi hayata geçtiğimiz günden bu yana yüzü aşkın siyasi parti kuruluşu oldu. Bunlardan bazıları kendi kendisini kapattı, bazıları Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı. Bazıları ise sonuç almamakla beraber tabela olarak kaldı. Bütün bunların hepsini dikkate aldığınızda, geçmiş sohbetlerde de değerlendirdik, iki kavram üzerinde öncelik kazanmak suretiyle tartışma başlatıyorlar. Bunlardan bir tanesi, ‘siyaset tıkanmıştır', ikincisi, ‘yeni bir siyaset oluşumuna ihtiyaç vardır.' Bu alışkanlık haline geldi. Eğer herhangi bir parti veya siyasal yapıyı tartışmaya açmak, zedelemek istiyorsanız bu iki kavramı kullanmak durumundasınız. Bunları kullanmadığınız taktirde tartışmaya katılan olmuyor. Bunu kimler yapıyor, geçmişte siyasette bulunan, hatta etkin konumda olan, yüksek sorumluluklar taşıyan insanlar bu özelliklerini kaybettikten sonra kendileri lokomotif olmak yerine, lokomotif olabilecekleri öne çıkararak, ‘yıpranırsa bunlar yıpransın, kurabilirlerse bunlar kursun, eğer kurduklarında başarı sağlama ihtimalleri varsa ben de katılırım' düşüncesi ile hareket ediyorlar” açıklamasında bulundu.
“Çok değişik alanlarda siyasi hayatta yıldız olabilecek, toplumda önemli önderlik görevini üstlenebilecek çok kişi bu siyasi tıkanıklık ve siyasette yeni oluşumlara ihtiyaç var kavramları altında ezildiler” diyen Bahçeli, “Bunları saymak mümkün, çok partili hayata geçtikten sonraki döneme ele alırsanız çok önemli isimler var. Kimler var derseniz, mesela bir Mehmet Yazar Bey var. Kayserili değerli bir iş adamı. Sonrasına baktığınızda Aydın Menderes, Cem Boyner var. Cem Uzan var. Say sayabildiğin kadar. Ama bunların hiçbirisi siyasette kalamadı. Bunlar üzerinden siyaseti rakip gördükleri insanları yıpratmak için kullananlar ise biraz evvel söylediğim kavram kapsamındaki insanlardır. Bunlar hiç tükenmiyorlar. Siyaset yenilenmiyor ama bunlar kendilerini yeniliyorlar. Bugün de aynı şeylere şahit oluyoruz. Burada bahsettiğimiz isimler bellidir. Şuan için kamuoyunda tartışılan isimlerdir. Ama kendilerinin ifadesine göre 2019 yılında başaracaklarını söylüyorlar. Ona da pek zaman kalmadı. Eylül ayının sonuna doğru geldik, Ekim, Kasım bilemedin Aralık ayı içinde siyaseten yeni oluşumlar kendilerini hissettireceklerdir. Onları yakinen takip ediyoruz. Buna ihtiyaç var mıdır, programları ne olacak tartışılabilir. Ama şimdi bu konuların hepsi konuşulmuyor sadece bazı çevreler siyasi iktidarı yıpratmak maksadıyla bu yeni oluşumlardan bahsediyorlar. Bugünkü siyasi iktidarı kast etmiyorum, geçmiş dönemde de bu böyleydi. Siyaset tıkanmıştır niye tıkansın? Meclis açık, siyasetçiler hayatta bu siyasetin neresi tıkandı? Bunu anlatan yok” ifadelerini kullandı.
“Siyaset tıkanınca en sessiz kalan insanlar bunlardır”
Siyasetin tıkandığı dönemde de en sessiz kalan insanların da bu isimler olduğunu belirten Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Siyasetin tıkandığı yerler neresi, darbelerin olduğu yıllar. Darbeler olduğunda hiçbir şey söylemiyorlar. Suyun durulmasını bekliyorlar. Darbe sonrası yeniden siyasi hayata dönüşte bir yer bulabilir miyim çabası içerisinde oluyorlar. Siyaset bu anlayıştan sıyrılmalı. Bu kargaşa ortamını oluşturmaktan vazgeçmeli. Artık fikri yönden, kadro yönünden kristalize olmuş, siyasi partiler yelpazesinin etkin yerlerini kapsayan siyasi partiler var. Bunlar demokrasinin güçlü akım ve alanlarıdır. Burayı güçlendirmek gerekir. Yani bir bunlar siyasetin iktidara talip olan nehirleridir. Bu nehirleri küçük dereciklere, çaylara parçalamak yerine nehirlerin debisini yükseltmek lazımdır. Bugün yapılacak şey nehirlerin debisini yükseltmek, daha başarılı bir kadro ile daha ufku geniş ideolojik bakışlarla Türkiye'yi geleceğe taşıyacak bir anlayışı hakim kılmaktır. Böyle bir şey yoksa parçalanıyorlar ve sonra ayıkla pirincin taşını.
Büyük Değişim Partisi için televizyonlardaki tartışmalar aklıma geliyor. Aydın Menderes ve partinin kadrosu yan yana oturuyor, karşısında 20 gazeteci, televizyoncu. Ortada değişim yok ama kaybolmuş, siyasetten elini ayağını çekmek mecburiyetinde kalmış, başbakan görevini üstlenmiş değerli Adnan Menderes'in evlatları kayboldu gitti. Kemal Satırlar, Turan Feyzioğulları, birçok şahsiyetler böyle oldu.”
“Taş yerinde ağır deyip partilerinde kalarak mücadeleyi sürdürmelerinde ülke açısından fayda var”
Bahçeli, “Bunlara yenilerini eklemek için siyasi tarihi çok iyi takip edip yorumlayacaklarsa ‘taş yerinde ağırdır' diyerek yerinde kalmaları ve mücadelelerini orada sürdürmelerinde ülke açısından fayda var. Yok siyasi iktidarın birtakım çevrelerin projesi olarak kendilerini o projenin figüranları haline getirip geriletmek, yıkmak için görevlendirilmişse buna ihtiyaç yok. Yani böyle bir şey yapsalar ne olur, bir siyasi partinin iktidarını engellemek için çaba göstermiş olurlar. Yerlerine kendilerinin ikame olma şansı olmuyor. Yakından baktığımız vakit Türkiye'de artık bundan vazgeçmek gerekiyor” dedi.
“Gizlenmiş hedefleri: Cumhur İttifakı”
“2015 yılında sizin partiniz hedef alınmıştı. Kongre sürecine gidildi. Aynı şey acaba belli başlı isimler tarafından AK Parti iktidarına ve Cumhur İttifakı'na yönelik bir amaç taşımakta mıdır?” sorusu üzerine Bahçeli, “O gizlenmiş hedef. Gizlenmiş hedeflerini açığa vurmakta güçlük çekiyorlar. O bakımdan orası biraz flu gözüküyor. Ama figüranlar belli oluyor” dedi.
“Bizde iyi adamlar kendi partisinde kalır”
“Yeni parti hazırlığı içinde olan isimlerin ülkücü camianın önemli isimleriyle temasa geçtiğiyle ilgili bir duyum size geldi mi? İYİ Parti'ye pek çok defa partiye geri dönün diye seslendiniz. Bir dönüş oldu mu?” sorusuna ise Bahçeli, şu yanıtı verdi:
“Gerçekçi olmak lazım. MHP 50 yıllık siyasi birikime sahip, her türlü siyasi kaosla, kargaşayla karşı karşıya kalmış bölünme tehdidi ve bölünmüşlüğü de yaşamış bir siyasi partidir. MHP yediveren gülü gibi. Yolda geçerken o gülden bir parça alıp götürmek isteyenler oluyor. Kimisi kokluyor, kimisi eziyor kimisi atıyor. Siyasette de bu var. Bizde şunları alırlar, bunları alırlar. Bizde o kadar büyük adamlar kendi partisinde kalır. Kendi partisinde yer bulamayanların, büyüklüğünü tartışarak bir başka partide büyük adam olmaları mümkün değildir. Olamıyorlar. Onun için bazı partilerdeki gelişmeleri yakinen takip etmek istemiyoruz, gerek de görmüyoruz. Ama MHP bünyesi içerisinde belli arayışlarda olup sonuç alamayanların yeni arayışlara girmeleri de tabiidir. Onu engelleyecek güç yoktur bu nefsi bir harekettir. Gece gündüz herkesin yanına bir siyasi korumacı koyarak, ‘gitme, yapma' demek yerine bırak ne yapıyorsan yap diyeceksin. Kopuşlarda liberal olacaksın. Kalışlarda idealist olacaksın. İYİ Parti ile ilgili davetimizi yaptık. Yankısı ne oldu, bize intikal eden şekliyle, kurucular kurulundan il ve ilçe başkanları arasında bazı dönüşlerle ilgili söz söyleyenler var. Ama 39 milletvekilinden gelen henüz yok. Gelme işareti veren de yok. Bizim de illa bize geleceksiniz diye ısrarımız da yok. Bazı şeyleri zamana bırakıyoruz. Herkes her şeyi görsün diye. Türkiye'de şimdi neler oluyor. Ayrılış sebepleri ile şu günkü konumları arasında farkı fark edip ayrılmanın vebalinden kendisini kurtarmak istiyorsa başımızın üstünde yeri var. Yok ben ayrılığı çok seviyorum, siyasetin ayrık otu olarak kendimi görüyorum diyorsa bizim bahçeden çıksın da nereye gidiyorsa gitsin. Ayrık otu tarlayı kurutur. Ayrık otları tehlikelidir. Tarlanın bir ucunda yeşerir fark edemezseniz seneye hiçbir ürün bulamazsınız. Siyaseti bu ayrık otlarından ayıklamak gerekir.”
Bahçeli, “Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın koordinasyonunda kurulan kurul Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi çalışmalarını tamamladı. Size bununla ilgili gelen bir rapor var mı?” sorusuna, “Bizim AK Parti'nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi çerçevesindeki bir yıllık uygulamaları üzerinde yapmış olduğu çalışmalardan bize henüz bilgi, doküman gelmiş değildir. Ama siyaseti yakından takip eden bir siyasi parti olarak nerede ne kadar fayda var, uygulamalardan ne gibi sonuçlar elde edilmiştir arkadaşlarımız bunların üzerinde çok yönlü olarak çalışıyorlar. MHP 1 Ekim'de üçüncü yasama yılı açıldığı vakit Türkiye'nin gündemine taşınabilecek Meclis faaliyetlerinde hangi konu gelirse gelsin bir ön hazırlığı vardır. Yeri geldiği zaman tartışabilir, katkı sağlayabilir, bazılarını yanlış buluyorsa bunu da söyleyebilir. Ama bize gelmiş olan bir doküman yok” cevabını verdi