Kılıçdaroğlu: 'Türkiye kendi sınırlarının ihlaline izin vermemelidir'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Türkiye kendi sınırlarının ihlaline izin vermez, vermemelidir. Kendi ülkesinin çıkarlarını korumalıdır. Bir başka ülke Türkiye bir şey demez ya da yapmaz diye bizim sınırlarımızı ya da toprak bütünlüğümüzü ihlal etmemelidir. Biz nasıl kendi ülkemizin yöneticilerine sağduyu öneriyorsak, Rusya’nın yöneticilerine de sağduyu öneriyoruz. Kin ve öfkeyle ilişkiler yürümez. Oturup iki ülkede öz eleştirisini yapabilmeli" dedi.
CHP Parti Meclisi (PM), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı. Kılıçdaroğlu, PM toplantısının açılışında yaptığı konuşmada, “Bir gerçek var. Türkiye’nin Suriye politikası tamamen çökmüştür. Suriye’nin toprak bütünlüğü, federatif bir yapıya doğru Suriye süratle koşmaktadır. Esadsız çözüm tamamen çökmüştür. Neleri öngörüyorlardı nelerle karşılaştılar. Bu süreçte en büyük zararı oradaki Türkmenler gördü. Türkmenler'in kendi kontrolünde olduğu sadece Bayır bölgesi var. Oradaki yerleşik nüfus 15-20 bin kadar. 3-3,5 milyon Türkmen’den söz ediyoruz. Faturayı ödeyenler yine bizim soydaşlarımız” ifadelerini kullandı.
“RUSYA’NIN YÖNETİCİLERİNE DE SAĞDUYU ÖNERİYORUZ”
Suriye politikasındaki yanlışlıklar zincirinin devam ettiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Bir şeyin de altını çizmek isterim. Türkiye güçlü bir ülkedir, büyük bir ülkedir. Türkiye kendi sınırlarının ihlaline izin vermez, vermemelidir. Kendi ülkesinin çıkarlarını korumalıdır. Bir başka ülke Türkiye bir şey demez ya da yapmaz diye bizim sınırlarımızı ya da toprak bütünlüğümüzü ihlal etmemelidir. Herkes bu konuda dikkatli olmalıdır. Rusya ile köklü ilişkilerimiz var. Tarihten gelen ilişkilerimiz de var. Bugün de köklü ilişkilerimiz var. Biz nasıl kendi ülkemizin yöneticilerine sağduyu öneriyorsak, Rusya’nın yöneticilerine de sağduyu öneriyoruz. Kin ve öfkeyle ilişkiler yürümez. Oturup iki ülke de öz eleştirisini yapabilmeli. Kavga iki ülkeye de zarar verir. Bölgenin de, Türkiye’nin de, Rusya’nın da savaşa tahammülü yoktur. Tam tersine ülkeler el ele verip Suriye sorununu çözmek zorundadırlar. Bunu çözdüğümüz andan itibaren bölge de rahatlayacaktır, dünya da rahatlayacaktır. Kaynayan bir Ortadoğu bütün dünyayı etkiliyor.”
“İKİ BAŞLI DEVLET YÖNETİMİ OLMAZ”
Devlet yönetiminde bilim ve aklın yanında tutarlılığın da gerekli olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “İki başlı devlet yönetimi olmaz. Düşürülen bir uçak dolayısıyla arka arkaya açıklamalar yapılıyor, biri diğerini yalanlayan açıklamalar. Nereden? Kaçak saraydan. Bir bekle kardeşim ya, bir bekle ya. Açıklama yapıyorsun, 10 dakika sonra onu düzeltiyorsun. Bu ülkenin bir başbakanı var, Genelkurmay Başkanı var. Bekle önce onlar bir açıklama yapsınlar. Bir cümleyi kullanmıştım ve çok alınmışlardı; 'Her şeye maydanoz olan kişi cumhurbaşkanlığı yapamaz' diye. Yapmamalıdır. Böyle bir şey olamaz. Devlet belli bir tutarlılık içinde yönetilir. Türkiye’nin iyi yönetilmediğini artık bütün dünya biliyor. Böyle bir yönetim Türkiye’ye felaket getirir, bölgeye de felaket getirir. Sağduyu çağrımızı yineliyoruz. Türkiye’nin çıkarlarını sonuna kadar savunuyoruz. Bölgede taraf olan devletlerin sağduyu ile hareket etmesi, başka ülkelerin sınırlarına tecavüz etmemesi, uyarıları dikkate alması gerektiği konusunda da duyarlılığımızı kamuoyu ile paylaşıyoruz. Ülkelerin barışması, kaynaşması, dünyaya barışın gelmesi açısından çok önemlidir. Suriye’de geldiğimiz nokta herkesin kazandığı ama Türkiye’nin kaybettiği bir noktadır. En ağır bedeli de Suriye’deki Türkmen kardeşlerimiz ödüyor. En büyük endişem Suriye sorununun çözümünde PYD masaya oturacak, Türkmenler de acaba masaya oturacak mı? Bu gerçeğin altını bütün millete havale ediyorum. Peki bu tabloyu kim yarattı?” şeklinde konuştu.