Kılıçdaroğlu: Türkiye iyi yönetilmiyor
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Her zaman vurguladım yine vurguluyorum. Türkiye’nin en temel sorunu Türkiye’nin iyi yönetilmemesidir. Türkiye yönetilmiyor, maalesef bir taraflara savruluyor" dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile birlikte Ankara’daki terör saldırısının gerçekleştiği Merasim Sokak’ı ziyaret ederek, hayatını kaybedenlerin anısına 29 tane karanfil bıraktı. CHP milletvekilleri ve parti yöneticileri de ziyaret sırasında karanfiller bırakarak hayatını kaybedenleri andı. Daha sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, "En büyük arzumuz bunun son olması. Bu tür acıları Türkiye hak etmiyor, insanımız hak etmiyor. Bu ülkede hepimiz huzur içinde, barış içinde yaşamak istiyoruz. Her zaman vurguladım yine vurguluyorum. Türkiye’nin en temel sorunu Türkiye’nin iyi yönetilmemesidir. Türkiye yönetilmiyor, maalesef bir taraflara savruluyor. Hükümete açık çağrıda bulunuyorum, ülkeyi ya adam gibi yönetin veya sorumluluğu alıp istifanızı verin. Eğer bir ülke kan gönlüne dönmüşse, eğer bu ülkede insanlar huzur içinde sokaklarında gezemiyorlarsa Türkiye’nin yönetiminde bir sorun var demektir. Birilerinin de bu siyasi sorumluluğu üstlenmesi gerekir. Sorumlu bulamıyoruz ama bunun yanında malesef bu milletin aklıyla alay ediliyor" diye konuştu.
’Türkiye en güvenli ülkelerden birisi’ diye açıklamaların yapıldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Tamam Türkiye’yi yönetemiyorsunuz da bari hiç değilse bu milletin aklıyla alay etmeyin. Yazık günahtır bu millete. Bir başka ülke Türkiye’ye terör ihraç ediyormuş. Biz size demedik mi defalarca Suriye bataklığında Türkiye’nin ne işi var? Sormadık mı biz bu soruyu defalarca defalarca. Ne işiniz var orada? Terör ihraç ediyormuş, iyi de sen ithal ediyorsun kardeşim. Bir ihracat varsa, bir de ithalatçısı var bu işin. Sen de bu işi ithal ediyorsun. Gerçekleri artık bu milletin görmesi lazım. Masum ölen insanlara acıyoruz. Yazık günahtır. Hepimizin sorumluluğu var. Benim de sorumluluğum var. Ama ben gerçekleri millete anlatmak zorundayım. Hata varsa millete anlatmak zorundayım. Eğer ben bunları yapmazsam görevimi yapmamış olurum. Benim de siyasi bir sorumluluğum var. Ben bunun bilincindeyim. Sorumluluğumun gereğini yapıyorum zaten. Bu kadar insan hayatını kaybeder bir tek Allah’ın kulu çıkıp da ’bu işin sorumlusu benim’ diye açıkça milletin önüne çıkmazsa bu millete kimsenin hesap vermediği gibi bir soru çıkar ortaya. Siyaset sorumluluk üstlenmiyor. Sorumluluk üstlenmiyorsanız sizin o makamlarda ne göreviniz var. Siz nasıl ülkeyi yönetiyorsunuz?"