İYİ Partili Tahir Keskinkılıç, “Tek adam rejimi inisiyatif kurumunu yok etti”
İYİ Partili Tahir Keskinkılıç, Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası ilk 3 gün enkaz altında bulunan kişilere müdahale edilemediğini bunun tek sebebinin ise tek adam rejiminin olduğunu söyledi. Keskinkılıç, “Bunun tek sebebi, bu rejim değişikliğinden dolayı Cumhur İttifakı’nın bütün yetkinlik ve etkinliği tamamen bir kişi üzerine bağlaması ve inisiyatif denen bir kurumu da yok etmesiydi” dedi.
‘Asrın felaketi’ olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli 2 büyük deprem 11 ilde yıkıma sebep olurken 45 binden fazla insan hayatını kaybetti. İYİ Partili Tahir Keskinkılıç, yaşanan deprem sonrası hayatını kaybedenlere baş sağlığı hastalara ise acil şifalar diledi.
Depremin ilk 3 günü enkaz altında bulunan kişilere müdahale edilemediğini söyleyen Keskinkılıç, yaşanan durumun tek adam rejiminden kaynaklandığını iddia etti. Keskinkılıç, “İnşallah bundan sonraki süreçte Türkiye böyle büyük bir felaketle karşı karşıya kalmaz. Kalsa dahi umarım olmaz ama daha sürdürülebilir ve radikal etkin çözümler üretebilir diye düşünüyorum. Açıkçası insanların hayatı üzerinden siyaset yapmak çok doğru olmasa bile bu işin günü sonunda dokunduğu yer maalesef siyaset. Üç gün boyunca insanlar maalesef orada enkaz altında beklerken müdahale edilemedi. Bunun tek sebebi vardı. Bu rejim değişikliğinden dolayı aslında Cumhur ittifakının bütün bu yetkinlik ve etkinliği tamamen bir kişi üzerine bağlaması ve inisiyatif denen bir kurumu da yok etmesiydi. Saray rejiminin daha doğrusu buradaki tek parti hükümeti gibi aslında diyebiliriz bunu. Bu rejimin aslında ortaya koyduğu en büyük handikaplardan birisi aslında tek adamın her konuda kendini yetkili hissetmesi ve bunun karşılığında inisiyatif kurumunu öldürmesiydi. Bu depremde biz şunu yaşadık” şeklinde konuştu.
Deprem bölgesinde bulunan binlerce ailenin 100 saniye içerisinde hayatlarının değiştiğini belirten Keskinkılıç, “Üç gün boyunca maalesef insanlara yardım tam manasına götürülemedi. Bu ise Tayyip Erdoğan'a Sayın Cumhurbaşkanına ulaşılamama haliyle ilgili bir durumdu ve bunu gerek Kızılay gerek AFAD, gerekse mesela SPK kurumlarının her ne kadar kullandığı kelimeler bu olmasa dahi buna uygun bir takım cümlelerle gerekli irtibat sağlanamadığı için ilgili koordinasyon yapamadıklarından bahsettiler. Helalleşmeden bahsediyoruz. Oradaki binlerce çocuğun binlerce ailenin hikayesi 100 saniye içerisinde değişti. Bu helalleşmenin kolay olmayacağını, sadece üç beş tane müteahhit gözaltına almak suretiyle tutuklamak suretiyle aslında bu helalleşmenin gerçekleşmeyeceğini herkes anlamalı. Toplum vicdanında adaleti inşa edecekseniz, bu işin siyasi ve idari yönden de uzantılarını ya da sorumlularını bulmak zorundasınız” ifadelerini kullandı.