“Hiçbir Güç Türkiye’yi Eski Karanlık Günlerine Geri Döndüremeyecek”

AK Parti Uşak İl Kongresi’nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu gerçeğin herkes tarafından bilinmesini istiyorum: Bu ülkede tek parti döneminin faşist zihniyeti artık tarih olmuştur. Bu ülkede 28 Şubat döneminin baskıcı politikaları hükmünü yitirmiştir. Bu ülkede artık FETÖ tipi riyakâr yapıların devri kapanmıştır. Hiçbir güç Türkiye’yi eski karanlık günlerine geri döndüremeyecek” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Uşak 6. Olağan İl Kongresine katıldı. Atatürk Kapalı Spor Salonunda gerçekleştirilen kongre öncesinde, kendisini karşılayan vatandaşlara bir selamlama konuşması yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra kongrenin yapıldığı mekâna geçerek burada partililere hitapta bulundu.

Kongre vesilesiyle görevlerini devredenlere teşekkürlerini, parti il yönetimini devralanlara başarı dileklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk günkü aşk ve heyecanla çalışarak AK Parti Uşak İl Teşkilatı’nın demokrasi ve millî irade sancağını şehirde hak ettiği yere getireceğine inandığını söyledi.

Hayata geçirdikleri projelerle Uşak’ın, Ege bölgesinin tarım, ticaret ve sanayi merkezine dönüştüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen 15 yılda Uşak’a toplamda 6,5 milyar lira tutarında yatırım yaptıklarını aktardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehre eğitimde bin 186 yeni dersliğin yanı sıra 33 bini aşan öğrencisi bulunan modern bir üniversite ile sağlıkta biri 400 yataklı beş hastane olmak üzere toplam 18 sağlık tesisi kazandırdıklarını hatırlattı.

 

Müteşebbis ruhlu Uşaklıların; üretimleri, ihracatları ve Türk ekonomisine yaptıkları katkılarla da kendilerinden söz ettirdiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye için üreten, çalışan, katma değer oluşturan herkese teşekkür etti ve “İnşallah önümüzdeki süreçte bu topyekûn kalkınma hamlesini hep birlikte devam ettireceğimize inanıyorum. Bunun için sizlerden çok daha güçlü destek ve gayret bekliyorum” dedi.

Uşak’ın, Cumhuriyet tarihi boyunca demokrasiyi, özgürlükleri ve millî iradeyi en güçlü şekilde savunan şehirlerden biri olduğunu, 15 Temmuz darbe girişiminde de bu tavrını gösterdiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sizlerin kararlı tavrı sayesinde darbeciler sokağa inecek cesareti dahi kendilerinde bulamadılar” diye ekledi.

“Sizler nasıl burada cesaretle meydanlara koştuysanız, sizin evlatlarınız da canları pahasına o gece darbecilerle göğüs göğse çarpıştılar” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi Marmaris’te darbeci FETÖ mensupları ile çıkan çatışmada şehit düşen Cumhurbaşkanlığı Koruma Polisi Uşaklı Mehmet Çetin’i andı.

Kendisini ve ailesini öldürmeye gelen FETÖ’cü hainlere karşı son nefesine kadar mücadele ettiğini söylediği Şehit Çetin’in çocuğunun kendisine emanet olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Marmaris’te yaşananlar FETÖ’nün ne kadar aşağılık, ne kadar müptezel, ne kadar paravan bir örgüt olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Aklını ve iradesini Pensilvanya’daki şarlatana teslim edenler, namuslarına emanet edilen silahlarla milletimizi ve güvenlik güçlerimizi katletmekten çekinmediler. Ama onların ihaneti ne kadar büyükse, milletimizin direnişi de o derece asildi” dedi.

Mehmet Çetin gibi yiğitler sayesinde, ruhunu işportada bir dolara satan asker ve polis kılıklı kalleşlerin hedeflerine ulaşamadığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “O gece fütursuzca millete saldıranlar, şimdi dört duvar arasında adalete hesap veriyor. Pensilvanya’daki şarlatanın bunlara ne diyor? ‘Bahar yakındır’ diyor. O baharlar var ya, işte onlar hiçbir zaman gelmeyecek. Nereye gizlenirse gizlensinler, sırtlarını kime dayarlarsa dayasınlar, bu millete ihanet edenlerin hepsini saklandıkları inlerinde bulup yargıya teslim edeceğiz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, FETÖ’cü hainlerin her birinden 15 Temmuz şehitlerinin hesabını soracaklarını, nereye kaçarlarsa kaçsınlar gittikleri her yerde devletin soluğunu enselerinde hissedeceklerini vurguladı. Konuşmasının devamında Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehit Mehmet Çetin ve geçen yıl terör operasyonları esnasında şehit olan Uşaklı Binbaşı Kürşat Selim Şenol ile tüm 15 Temmuz ve terörle mücadele şehitleri için, kongrede bulunanlardan Fatiha okumalarını talep etti.

Uşak’ın, FETÖ’nün uzun yıllar üzerinde hassasiyetle çalıştığı illerden biri olduğunu, senelerce şehrin mali ve ekonomik potansiyelini, Uşaklıların hayırsever kimliğini kötüye kullandığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Himmet, hizmet, eğitim, yardım, hayır hasenat gibi milletimizin baş tacı ettiği kavramların arkasına saklanan örgüt, her yerde insanlarımızın kene gibi kanını emmiştir. Bunu zaman zaman sesli yapmıştır, zaman zaman sessiz yapmıştır. Herhalde ne demek istediğimi anlıyorsunuz. Bunlar böyle. Anadolu’nun dört bir yanındaki en parlak gençlerimiz bu örgütün efsunlu ideolojisiyle uyuşturularak karakteri formatlanarak Pensilvanya’daki din tüccarına kul köle hâline getirilmiştir. Bu örgüt mensuplarının kendi çıkarları için istismar etmeyecekleri hiçbir ilke, değer, kural yoktur. Yeri gelmiş örgüt için yalan söylemişlerdir, yeri gelmiş kendi ikballeri uğruna masum insanlara iftira atmışlardır, yeri gelmiş sınav sorularını çalmış, yeri gelmiş cinayet işlemişlerdir. Hâkimiyet kurdukları yerlerde kendilerinden başka kimseye hayat hakkı tanımamışlardır. Bunun için bölücü terör örgütüyle dahi kol kola girmekten çekinmemişlerdir.”

Türkiye’nin son dönem siyasi tarihindeki birçok karanlık ve kanlı hadisenin gerisinde FETÖ aklının ve parmak izinin bulunduğuna işaret eden ve “Kendi kafası o kadar çalışmaz, onu da bilin. Akıl o değil, onun arkasında, yani sufle ediyor, o yazıyor ve konuşuyor” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölücü terör örgütüyle mücadelede bir dönem yaşanan aksaklıkların sebebinin FETÖ’nün yaptığı sabotajların ve engellemelerin olduğunun görüldüğünü söyledi.

Yıllardır fırsat bulduğu her platformda vatandaşlara FETÖ’nün karanlık yüzünü anlatıp bu yapıya mesafeli durulması çağrısında bulunduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çağrımıza kulak kabartanlar, örgütle bağını tamamen koparanlar ne kadar doğru bir karar verdiklerini daha sonra çok iyi anladılar. Buna karşılık üç yıl boyunca her düzeyde yapılan çağrılara kulak vermeyenler maalesef hatalarıyla baş başa kaldılar. 15 Temmuz sonrasında devletimiz yaşadığı büyük travmaya rağmen FETÖ ile mücadelesini hukuk çerçevesinde yürütmüştür. Münferit hadiseler veya örgütün bilinçli manipülasyonları dışında hiç kimsenin mağduriyet yaşamaması için titizlik gösterilmiştir” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, insanların manevi dünyasında önemli yeri olan gönüllü kuruluşların, vakıfların ve derneklerin başları üzerinde yeri olduğunu; mazlumlar, mağdurlar ve ihtiyaç sahipleri için gece gündüz demeden koşturan hayır kurumlarını el üstünde tutacaklarını kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ancak hiçbir yapının kendi tebliğ, eğitim, hayır sınırları dışına çıkıp devlet, siyaset, ticaret ve sivil toplum alanında tahakküm kurmaya yönelik gayretlerine de göz yummayacağız” açıklamasını yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şu gerçeğin herkes tarafından bilinmesini istiyorum: Bu ülkede tek parti döneminin faşist zihniyeti artık tarih olmuştur. Bu ülkede 28 Şubat döneminin baskıcı politikaları hükmünü yitirmiştir. Bu ülkede artık FETÖ tipi riyakâr yapıların devri kapanmıştır. Allah’ın izniyle hiçbir güç Türkiye’yi eski karanlık günlerine geri döndüremeyecek. Son günlerde aslı astarı olmayan haberler üzerinden bu millet için dişini tırnağına takan gönüllü kuruluşlarımızın, özellikle Diyanet İşleri Başkanlığımızın yıpratılmaya çalışıldığını görüyoruz. CHP zihniyetinin ve adı sanı belli din düşmanı çevrelerinin eski Türkiye’yi hortlatmaya dönük saldırılarına kesinlikle rıza göstermeyeceğimizin bilinmesini istiyorum.”

‘Dervişin fikri neyse zikri de odur’ atasözüne atıfta bulunarak kalbinde kin, nefret ve husumet olan birinin dilinin her fırsatta bunları sergileyeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, ana muhalefet partisine baktıklarında bu sözün derin hikmetine tekrar tekrar şahit olduklarını ifade etti.

Demokrasilerde çok önemli bir yeri olan ana muhalefetin Türkiye’de düştüğü ihanet ve dalalet çukurundan çıkamamasını üzüntüyle karşıladığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ana muhalefet partisi genel başkanının, 94 yıllık bir partiyi âdeta bir miras yedi gibi davrandığını, terör örgütlerinin ve marjinallerinin oyuncağı hâline getirdiği değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Kumpasla geldiği koltuğunu korumak için son sekiz yıldır iş birliğine gitmediği, piyonluğunu yapmadığı hiç kimse, hiçbir grup kalmadı. 30 Mart 2014 seçimleri öncesinde Partisinin Meclis’teki Grup kürsüsünü FETÖ’nün montaj ürünü kasetlerine kiraya verdi. Her grup toplantısını milletin sorunlarını gündeme getirmek yerine, FETÖ’cülerin eline tutuşturduğu illegal dinlemelerin arenasına çevirdi. Bu partinin milletvekilleri sabahtan akşama kadar FETÖ’nün gazete görünümlü paçavralarının önünde nöbet tuttu. Bu partinin başındaki zat da âdeta FETÖ’nün haber bültenlerinin ekran yüzü hâline geldi. Önce 30 Mart’ta, ardından 10 Ağustos’ta, daha sonra 1 Kasım’da, en son 16 Nisan’da milletimiz bunlara esaslı bir ders verdi. Ama FETÖ ağzıyla konuşmayı, hatalarında ısrar etmeyi sürdürdüler. Ana muhalefetin başındaki zat, 15 Temmuz için ‘kontrollü darbe’ iftirasını her tekrarladığında aslında Pensilvanya’ya ve onun asıl sahibine selam çakıyor, biat tazeliyor. FETÖ’nün tezlerinin, yalan ve iftiralarının borazanlığını yaparak oturduğu koltuğun diyet borcunu ödüyor. Şahsıma saldırarak, devlete düşmanlık ederek, FETÖ’ya ve marjinal örgütlere sırtını dayayarak kendisini bekleyen akıbetten kurtulmaya çalışıyor.”

Ana muhalefet liderinin, işi bölücü örgütün partisiyle il başkanı takasına kadar vardırdığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstanbul gibi birçok Avrupa ülkesinden bile kalabalık olan bir şehrin başına devletin polisine katil diyen, milletin inançlarıyla alay eden, soykırım yalanının savunuculuğunu yapan, başka da vasfı olmayan birini getirdiler” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, söz konusu il başkanının sosyal medya hesaplarına göz atıldığında insanın yüzünün kızardığını söyleyerek, “CHP gibi bu ülkede iyi kötü bir yeri, belli bir geleneği olan parti adına utanç duymamak mümkün değil” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazi Mustafa Kemal’in partisinin düşürüldüğü bu kötü durumdan hem Türkiye demokrasisi adına, hem de CHP’liler adına endişe duyduğunu kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ana muhalefet partisi içinde yürütülen tartışmalara da işaret ederek, şunları kaydetti: “Şimdi çıktılar bak ne kavgası yapıyorlar, ‘Atatürk’ün askeri miyiz, yoldaşı mıyız’ şimdi bunu başlattılar, böyle bir kavga yapıyorlar. Bu tartışmaların tamamı boş, komik. Dik durun dik, düşüncenizin, fikrinizin namusuna sahip olun. Mevcut genel başkan elinde CHP Atatürk’e ne yoldaşlık, ne askerlik, ne arkadaşlık yapabilir. Çünkü bugün CHP, Pensilvanya’nın sözcüsü, Kandil’in kuklası, marjinal yapıların oyuncağı durumundadır. Türkiye ve demokrasi düşmanı çevrelerin piyonu hâline getirilen bu partinin içinde bulunduğu bitkisel hayattan çıkma ihtimali de mevcut şartlarda pek görülmüyor, onu da söyleyeyim. Aslını sorarsanız, siyasi rekabet açısından bu CHP’den bizim hiçbir şikâyetimiz yok, biz memnunuz, işimiz kolay. Biz yalnızca Türkiye’nin böyle bir ana muhalefete mahkûm edilmiş olmasına üzülüyoruz.”

 

Bu tablonun AK Parti olarak üzerlerindeki yükü daha da ağırlaştırdığını, 2019 seçimlerine giden süreçte tabandan tavana kadar her partilinin daha fazla çalışıp gayret göstermesi gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Unutmayın, bu ülkenin umudu sizlersiniz. Bu ülkenin istikbalinin anahtarı sizlerin elindedir. Türkiye’yi 2023 hedeflerine taşıyacak, 2053 ve 2071 vizyonuyla buluşturacak olan kadro işte burada” dedi.

16 Nisan halk oylamasında Uşak’ta elde edilen yüzde 47’lik evet oranının, Uşak’ta yapmaları gereken çok şeyin olduğuna işaret ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Uşak İl Teşkilatının, kendine en az yüzde 60’ı hedef olarak koyması gerektiğini dile getirdi. Partililerden kapı kapı dolaşarak çok çalışmalarını, geçen 15 sene içinde AK Parti hükûmetleri döneminde eğitim, sağlık, adalet, emniyet, ulaşım, enerji ve dış politika alanlarında yapılan hizmetleri ve gelinen yeri vatandaşlara aktarmalarını isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini, “Gayret bizden tevfik Allah’tandır” sözleriyle tamamladı.

Google+ WhatsApp