Saadet Partisi Kayseri Milletvekili Mahmut Arıkan TBMM Genel Kurulunda “Gençlerin Sorunlarının Araştırılması” grup önerisi üzerine bir konuşma yaptı. “Gençlerimiz için tehlike çanları çalıyor” dedi.

Saadet Partisi Kayseri Milletvekili Mahmut Arıkan geçtiğimiz gün TBMM Genel Kurulunda “Gençlerin Sorunlarının Araştırılması” grup önerisi üzerine bir konuşma yaptı. “Gençlerimiz için tehlike çanları çalıyor” dedi.

 

Konuşmasının başında meclisteki grupların gençlerin sorunları konusunda ittifak ettiğini dile getirdi. Sözlerine “Farkında mısınız bilmiyorum, birkaç haftadır giderek artan sıklıkta bütün partiler gençlik ve sorunları üzerine konuşmalar yapıyor.” Diyerek başlayan Arıkan, “Partilerimiz farklı ama görüyoruz ki bütün partilerin gündemi aynı. Aile ve Gençlik Fonu kurulması Kanun Teklifi de bunun bir göstergesi. Dikkat ettiyseniz konu hep aynı: gençlerin maddi sorunları. Değerli Arkadaşlar, Bütün partilerin aynı şeyi düşünmeleri bir tesadüf değil!”

şeklinde devam etti.

 

Gençlerimiz İçin Tehlike Çanları Çalıyor!

Arıkan konuşmasında tehlike çanları çalıyor dedi. Gündeminde ekonomik şartlar karşısında gençleri geldiği durum vardı: “Ekonomik şartlar karşısında en çaresiz kalan, en fazla mağdur olan grup gençlerimiz. Genç kelimesi yetersiz kalıyor. Onların çaresizliğini tanımlamak için genç kelimesinin önüne bir sürü sıfat ekliyoruz. Ev genci diyoruz, işsiz genç diyoruz, evlenemeyen genç diyoruz, atanamayan genç diyoruz. Hepsi aslında tek bir şeyi ifade ediyor: Iskalanmış bir bahar ve yaşanamayan hayatlar… Milletvekillerimizin tamamı gençlerin kesif bir yoksulluk içerisinde yaşamaya çalıştığını gayet iyi biliyor. Bazılarımız tabiki bilmezden gelebiliyor. Rakamlar var, ama ben şu an girmiyorum. Ama bir kez daha ifade ediyorum: tehlike çanları çalıyor!”

Arıkan sözlerine şöyle devam etti:

KYK’larda kalan gençlerimizden intihar mektupları okuyoruz. Sokak röportajlarında çaresizliklerini duyuyoruz. Sokağımızda, mahallemizde, akrabamızda, en yakınlarımızda umutsuzluklarını görüyoruz. Dedim ya pek çok sayı var, ama biz burada bunları söylemekten hicab duyuyoruz. İktidar için, -elbette- rakamları sayıp dökmek, algıyı yönetebilmek önemli.

Biliyoruz, iktidardaki arkadaşlar siz çook haklısınız.

Evet, 2002 yılında 76 olan üniversite sayısını 209’a siz yükselttiniz. Kredi ve burs miktarlarını lisans öğrencileri için 2 bin TL'ye siz yükselttiniz. 2002 yılında 190 olan yurt sayısını 830’a, yatak kapasitesini 150 binden 1 milyonun üzerine siz çıkarttınız.

Biz de diyoruz ki, O üniversiteler var ya, oradan mezun olan gençlerimiz iş bulamıyorlar! O yurtlar var ya, orada asansörlerimiz düşüyor; içinde gençlerimiz ölüyor. O 2 bin TL burs var ya öğrencinin artık yol ve yemek masrafına dahi yetmiyor. O bahsettiğiniz 1 milyon yatak var ya,

gençlerimiz o yataklarda huzurlu bir şekilde başını yastığa koyamıyor.

Bunun nedeni kötü ekonomi yönetimi, Bunun nedeni yanlış planlama… Bunun nedeni sizin olaylara bakış açınız. Gelin bu sefer rakam saymaktan daha öte bir şey yapalım.

Arıkan konuşmasının sonunda, tüm siyasi parti gruplarını hassasiyete ve öneriyi kabul etmeye çağırdı:

“Milletin meclisinin çatısı altında, KYK’larda kalan öğrencilerimiz başta olmak üzere tüm üniversite öğrencilerimizin yaşadığı sıkıntıları bu verilen Meclis Araştırma Önerisi ile tespit edelim.

Tekrar ifade ediyorum. Dün gördük, tüm partiler gençlerimizin yaşadığı ekonomik sorunlarda hemfikirmiş. Gençlerin sorunlarını çözme konusunda ne kadar hassas olduklarını gördüğümüz için, önerinin özellikle iktidar partisi tarafından kabul edileceğine inanıyor; Genel kurulu saygıyla selamlıyorum.”