Erdoğan: Putin ile görüşmemizin neticesi tavrımızı belirleyecek

Erdoğan: Putin ile görüşmemizin neticesi tavrımızı belirleyecek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Saat 18.00 gibi Sayın Putin ile benim bir telefon görüşmem olacak. Bu telefon görüşmesinde de biz şu an itibarıyla İdlib'deki tüm gelişmeleri tepeden tırnağa ele alacağız. Bu akşamki görüşmenin neticesi bizim oradaki tavrımızı belirleyecektir. Rejim, bu noktada İdlib halkına zulmü durdurmadığı sürece oradan çekilmek söz konusu değil. Ateşkesi ancak bu şekilde yapabiliriz" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hz. Ali Camisi'nde kıldığı cuma namazının ardından, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin, Dörtlü Liderler Zirvesi ile ilgili sorusu üzerine Erdoğan, "Sayın Merkel ve Sayın Macron, Sayın Putin'le yaptıkları görüşmede, bu konuları ele almak suretiyle İdlib'te çok kararlı bir ateşkesin yapılması için böyle bir daveti kendisine yaptılar. Tabii bu davet karşısında henüz beklenen bir yaklaşım, cevap vardır diyemem. Bir de Dörtlü Zirve için 5 Mart'ta İstanbul'u teklif ettiler, İstanbul'daki teklifle ilgili de henüz Putin, onlara arzu edilen cevabı vermedi. 'Biz Erdoğan ile bunu görüşürüz.' dediler. Nitekim bu akşam saat 18.00 gibi Sayın Putin ile benim bir telefon görüşmem olacak. Bu telefon görüşmesinde de biz şu an itibarıyla İdlib'deki tüm gelişmeleri tepeden tırnağa ele alacağız. Biliyorsunuz yoğun bir, şu anda ben buna savaş diyebilirim, orada devam ediyor. Oradaki muhaliflerle rejim güçleri arasında bu yoğun devam eden çatışmalar neticesinde bizim malum orada iki şehidimiz, bazı araç gereçlerin imhası söz konusuydu. Ama bunun çok çok fazlasıyla ki son rakamlar, 150 civarında rejim mensubu etkisiz hale getirildi. Bunun yanında çok sayıda yine araç gereç, bunlar burada imha edildi. Bu konuda da son rakamları verebilirim, 12 tank, 3 zırhlı araç, 14 top obüsü ve 2 doçkalı pikap imha edildi." diye konuştu.

"ZULÜM DURMADAN ÇEKİLMEK SÖZ KONUSU DEĞİL"

Erdoğan, oradaki mücadelenin kararlı bir şekilde devam ettiğini kaydederek, "Bu akşam ki görüşmenin neticesi bizim oradaki tavrımızı belirleyecektir. Rejim, bu noktada İdlib halkına zulmü durdurmadığı sürece, oradan çekilmek söz konusu değil. Ateşkesi ancak bu şekilde yapabiliriz. Burada bu zulüm duracak. İdlib'ten 1 milyona yakın insan Türkiye sınırlarına doğru göç etti. Biz bunlara nerelerde iskan imkanı sağlayacağız. Ancak aldığımız tedbirler sınırımızdan Suriye'nin içine doğru 30-35 kilometre gibi bir koridoru güvenli bölge ilan edelim, bu güvenli bölgede de biz yeni bir adım attık. O da 'Briket barakalar yapalım, 25-30 metrekare.' dedik. Briket barakalarla ilgili çalışmalarımız orada devam ediyor. Kış mevsimi içerisinde, oradaki kardeşlerimizin kışın bu sert iklimine hiç olmazsa dayanma gücü biraz daha artmış olur. Bunun yanında gıdaydı, yiyecekti, sağlık imkanlarıydı bütün bunlara yönelik de Kızılayımızın, AFAD'ımızın yoğun çalışmaları var. Şansölye Merkel, 25 milyon avro bana söz vermişti, 'Kızılhaç vasıtasıyla bunu size ulaştıralım.' diye. Fakat o da Mülteciler Komisyonu vasıtasıyla geldiği için biraz formaliteler uzuyor. Henüz Kızılayımıza gelmedi. Bugün Macron'a da aynı teklifi yaptım. 'Bak' dedim, 'Merkel'den böyle bir bize desek oldu, senden de aynı desteği bekleriz.' dedim. Şu anda çalışmalarımız devam ediyor. 18.00'de de Sayın Putin ile görüşmem olacak. Temenni ederim ki bu görüşmeyle hayırlı bir adım atmış oluruz." ifadelerini kullandı.

Google+ WhatsApp