Erdoğan: 'Bıçak kemiğe dayandı'
Cumhurbaşkanı Erdoğan muhtarlarla buluşmasında HDP'yi sert bir dille eleştirerek 'Dünyanın hiçbir ülkesinde terör eylemlerinin savunmanın adı siyaset değildir. Türkiye gereğinden fazla müsamahakar bir ülkedir ama bıçak kemiğe dayandı' dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan muhtarlarla buluşmasında HDP'yi sert bir dille eleştirerek "Dünyanın hiçbir ülkesinde terör eylemlerinin savunmanın adı siyaset değildir. Türkiye gereğinden fazla müsamahakar bir ülkedir ama bıçak kemiğe dayandı. Ben parti kapatılmasına karşıyım ancak herhangi bir siyasetçinin yaptığı hatayı partisi değil kendisi ödemelidir. Milletvekili dokunulmazlığı Meclis'te daha iyi hizmet verilmesi için bir imtiyazdır. Bunun istismarına izin verilmemelidir. Terör örgütü mensubu gibi hareket eden milletvekilleri konusunda Meclis'in veyargının harekete geçmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'DAN DEMİRTAŞ'A 'MOSKOVA' TEPKİSİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın Moskova ziyaretini eleştirerek, "Birisi kalkar Moskova'ya gider, nasihat alır döner. Ona çok yardım yapacaklarmış, onun arkasında, ona güç veren terör örgütüne silah yardımı yapacaklarmış. Ne yaparlarsa yapsınlar, ne diyor ilahi emirde, 'Allah bize yeter, o ne güzel bir vekildir'" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Antalya, Çanakkale, Çankırı, Denizli, İstanbul, Kayseri, Şanlıurfa, Tokat ve Trabzon'dan gelen muhtarlarla 18. Muhtarlar Buluşması'nda bir araya geldi. Programda konuşan Erdoğan, yeni yılın ilk muhtarlar toplantısında 2016 yılının hayırlar getirmesini diledi. Geçen hafta Suudi Arabistan'a gerçekleştirdiği resmi ziyareti hatırlatan Erdoğan, çok verimli ve önemli görüşmeler yapılan program vesilesiyle Mekke ve Medine'yi de ziyaret ettiklerini, umre yaptıklarını belirtti. "Yılın son günlerini Mekke ve Medine'de geçirerek ülkemiz, milletimiz, ümmetimiz ve tüm insanlık için dua ettik" diyen Erdoğan, "Dualarımızda barış, huzur, güvenlik, esenlik temennilerimizi ifade ettiğimiz bu ziyaretin son gününde Medine'de bir gazeteci arkadaşımızı, kardeşimizi, Hasan Karakaya dostumuzu kalp krizi neticesi kaybetmenin üzüntüsüyle kutsal topraklardan ayrıldık. Esasen o mübarek topraklarda son nefesi vermek, her kula nasip olmayacak bir ayrıcalıktır, bir güzelliktir diye düşünüyorum. Hasan Karakaya kardeşimiz, son namazını Ravza-i Mutahhara'da adeta veda namazı olarak kıldı ve o şekilde oradan veda ile ayrıldı ve yaklaşık 1.5 saat sonra da son nefesini vererek ayrı bir imtiyazla aramızdan ayrılmıştır. Böyle inanıyorum. Kendisine bir kez daha Allah'tan rahmet, yakınlarına, Akit ailesine ve basın dünyasına baş sağlığı diliyorum" ifadelerini kullandı.
"VATANDAŞIMIZIN HAYATINI TEHLİKEYE ATMAKTANSA OPERASYONLARIN UZAMASINI TERCİH ETTİK"
2015 yılının hem Türkiye, hem bölge hem de dünya için zorlu bir yıl olduğunu söyleyen Erdoğan, "Geçtiğimiz yıl yaşadığımız iki seçime rağmen Türkiye siyasi ve ekonomik istikrarını muhafaza etmeyi başardı. Buna rağmen seçim dönemlerinin belirsizliğini ve bölgedeki gelişmeleri fırsat bilen bölücü örgüt, bazı ilçelerimizde ve bazı mahallelerde terör eylemlerine başladı. Güvenlik kuvvetlerimiz yerleşim yerlerinde süren bu terör eylemlerine bölgede yaşayan sivil halka zarar vermemek için azami bir dikkat ve hassasiyetle müdahale ediyor. Bu da aslında çok kısa sürede sonuçlanabilecek operasyonların nispeten uzun bir zaman dilimine yayılmasına sebep oluyor. Biz tek bir masum vatandaşımızın hayatını tehlikeye atmaktansa operasyonların uzamasını tercih ettik, tercih ediyoruz" dedi.
"NE YAPSALAR BOŞ"
2015 yılında yurt içinde ve yurt dışında gerçekleştirilen operasyonlarda 3 bin 100'ü aşkın teröristin etkisiz hale getirildiğini hatırlatan Erdoğan, aynı dönemde asker, polis, geçici köy korucusu ve sivil vatandaşlardan da 300 civarında kayıp yaşandığını belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şehitlerimize bir kez daha Allah'tan rahmet diliyorum, ailelerine ve milletimize baş sağlığı diliyorum. Gazilerimize, yaralılarımıza Allah'tan acil şifalar temenni ediyorum" diye konuştu.
"Biz bin yıldır bu topraklarda yaşamanın bedelini kesintisiz şekilde ödemiş bir milletiz" ifadesini kullanan Erdoğan, şunları söyledi:
"Bugün oynanan oyunların gerisinde bu coğrafyadaki bin yıllık hesaplaşmanın yattığını çok iyi biliyoruz. Fakat ne yapsalar boş. Özellikle son 200 yıldır yaşadığımız tüm acılara, maruz kaldığımız tüm haksızlıklara, kayıplara rağmen hala dimdik ayaktayız evelallah ayakta durmaya devam edeceğiz. Üstelik sadece ayakta kalmakla yetinmiyor her alanda büyüyor, gelişiyor, ileriye gidiyoruz. Dünkü Türkiye'yi sarsmak, önüne engeller çıkartarak yavaşlatmak hatta yolunu değiştirmek kolaydı. Bugünkü Türkiye bu tür operasyonlar, bu tür ameliyatlar konusunda çok daha dirençlidir, çok daha sağlamdır. Ne bölgemizde oynanan oyunlar ne de içimizde sürekli ateşi canlandırılan fitneler milletimizi yolundan alıkoymayacaktır, alıkoyamayacaktır."
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'DAN DEMİRTAŞ'A SERT TEPKİ
İsim vermeden HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ı eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Geçtiğimiz 13 yılda yaşadığımız badirelerin hepsini nasıl geride bıraktıysak bugün önümüzde duran sorunları da o şekilde aşacağız. 'Şu ülke bize karşıymış, şu güç bizim aleyhimizdeymiş', bunların hiçbiri de önemli değil. Birisi kalkar Moskova'ya gider, nasihat alır döner. Ha ona çok yardım yapacaklarmış, onun arkasında, ona güç veren terör örgütüne silah yardımı yapacaklarmış. Ne yaparlarsa yapsınlar, ne diyor ilahi emirde 'Allah bize yeter, o ne güzel bir vekildir.' Eğer biz bu inanca, bu imana sahip olmasaydık, Malazgirt'te 20-30 bin kişilik bir kuvvetle, o dönemin en büyük askeri gücü olan 200 bin kişilik Bizans ordusunun karşısına dahi çıkamazdık. Eğer biz bu inanca sahip olmasaydık 600 yıl boyunca üç kıtada hüküm süren tarihin en kudretli devletini kurup yaşatamazdık. Aynı şekilde bu iman olmasaydı Çanakkale'de dönemin en güçlü silahlarını teçhiz edilmiş ordularını mağlup edemezdik. Kurtuluş Savaşımız da aynı inancın ürünüdür. Terörle mücadelede, vatan savunmasında görev yapan güvenlik kuvvetlerimizin de Malazgirt'teki, İstanbul'un fethindeki, Çanakkale'deki, Dumlupınar'daki ruhla, inançla mücadele ettiklerini biliyorum. Bu ruh, bu iman bizde oldukça Allah'ın izniyle ne vatan toprağının bir karışını kimseye veririz ne de hedeflerimizden vazgeçeriz" ifadelerini kullandı.
"EY KAHPE RÜZGAR NE YANDAN ESERSEN ES"
Necip Fazıl Kısakürek ve Mehmet Akif Ersoy'un sözleriyle konuşmasına devam eden Erdoğan, şunları kaydetti:
"Üstadın ifade ettiği gibi, 'Surda bir gedik açtık mukaddes mi mukaddes. Ey kahpe rüzgar artık ne yandan esersen es.' Türkiye 2023 hedefleriyle bu doğrultuda attığı adımlarla surda işte o mukaddes gediği açmıştır. Esasen bugün bölgemizde ve ülkemizde yaşadıklarımızın bir bölümünün gerisinde bu gelişmeden duyulan endişenin yattığını da çok iyi biliyoruz. Ve onlara diyoruz ki ne yaparsanız yapın, bizi yolumuzdan döndüremeyeceksiniz. Türkiye sizin üst aklınızın size verdiği akıldan çok daha güçlü bir ferasete sahiptir. Bunu bir defa bilin. Türkiye, 2023 hedeflerine de ulaşacak, 2053 ve 2071 vizyonlarını da hayata geçirecektir. Çünkü biz inandığımız için üstün olduğumuzu biliyoruz. Merhum Akif'in İstiklal Marşımızda veciz bir şekilde ifade ettiği gibi 'Doğacaktır sana vadettiği günler hakkın. Kim bilir belki yarın, belki yarından da yakın.' Ülke ve millet olarak yaşadığımız tüm sıkıntılara rağmen geleceğe ümitle bakmak için çok fazla sebebimiz olduğuna inanıyorum. Bunun için yapmamız gereken çok önemli işler var. Bölücü terör örgütünün tümüyle etkisiz hale getirilmesi sadece güvenlik açısından değil, siyasi ve sosyal değişimin sağlıklı yürümesi bakımından da şarttır. Siyasi partilerimizin önemli bir bölümü bu konuda iyi bir imtihan vermiyor."