Sportif Direktörümüz Damien Comolli, bu kulübü ve bu kadroyu daha iyi bir noktaya getirebilmek için her şeyi yapmaya hazır olduklarını söyledi.

Yeni sezon hazırlıklarını İsviçre’nin Lozan kentinde sürdüren Profesyonel Futbol Takımımızda Sportif Direktörümüz Damien Comolli, sabah saatlerinde gerçekleştirilen antrenmanın ardından basının karşısına geçti. Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Damien Comolli, kulübün içinde bulunduğu finansal durum ve transfer süreciyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Sportif Direktörümüz Damien Comolli’nin açıklamalarından derlediklerimiz şu şekilde:

“Birçok oyuncu gözlemledik, takip ettik ve etmeye devam ediyoruz. Şu ana kadar imza attırdığımız oyuncular, o oyunculara dahildiler. 100’den çok daha fazla oyuncuyu takipteyiz ve hala devam ediyor bu süreç. Hala oyuncuları takip etmeye, izlemeye devam ediyoruz. Şu an için değil sadece gelecek için de bu oyunculara bakıyoruz. Phillip’le ilk görüşmemiz de değil ama ikinci görüşmemizde ben Başkan, Asbaşkan beraber konuştuk. Orada Ferdi’yle ilgili görüşlerini sorduk. Çok pozitif cevaplar aldık. Kilit bir rol oynadı teknik direktörümüz. Aynı ülkeden geliyorlar ve aynı dili konuşuyorlar. O nedenle onun oynadığı rol çok belirleyiciydi, çok kritikti Ferdi’yi buraya getirirken.

"Herkes Şampiyonlar Ligi'ne katılmak için odaklanmış durumda"

Takımın Şampiyonlar Ligi’nde oynayacağımız ilk maça hazır olması için biz çok çalışıyoruz. Bu dönemi aslında dedikodu sezonu olarak adlandırıyorum. İnsanlar, taraftarlar çok şey bilmek istiyor ama şunu da unutmayalım; çok iyi bir oyuncu grubumuz var. Burada 8-9 gündür birlikte çalıştığımız herkes Şampiyonlar Ligi’ne katılabilmeye tamamen odaklanmış durumda. Transferleri konuşuyorsunuz ama buradaki oyuncuların nasıl oyuncular olduğunu kesinlikle unutmamanızı rica ediyorum.

Birkaç haftadır Avrupa’nın her yerinde takımlar yeni sezon hazırlıklarına başladı. Bizim ilgilendiğimiz oyuncular da şu anda kendi takımlarında antrenmanlarını sürdürüyorlar. Eğer Şampiyonlar Ligi’nde oynayacağımız ilk karşılaşmadan önce yeni oyunculara imza attırırsak, o oyuncular kendi takımlarından fit bir şekilde gelecekler buraya. Antrenmanlarına devam etmiş ve antrenman yapmaya, maç oynamaya hazır bir şekilde gelecekler. Ondan sonraki karar Phillip’in. Maçlarda görev alıp almayacaklarına karar verecek.

“Biz saha içinde olduğumuz kadar saha dışında da bir ekibiz”

Biz saha içinde olduğumuz kadar saha dışında da bir ekibiz. Mutlaka bana yardım eden insanlar var. Transfer konusunda da her kulübe benzer bir yapımız var. Her gün günde 2-3 defa Başkanla görüşme halindeyim. Aynı zamanda Phillip ile sık sık konuşuyorum. Mevcut kadro nasıl bir kadro, ne yapabiliriz, nasıl geliştirebiliriz, bu takımı daha iyi noktaya nasıl taşırız gibi konuları hem Başkanla hem de Phillip’le görüşme halindeyiz. Günümüzde transferlerin yüzde 99’u telefonla yapılıyor. Ne yüz yüze ne de e-posta ile yapılıyor. O nedenle ben buradayım diye transfer görüşmelerini sürdürmüyorum anlamına gelmesin. Ben buradayken de zamanımın yüzde 90’ını transfer konusundaki çalışmalara ayırıyorum.

Acele bir karar olduğunu düşünmüyorum. Gerek Başkanımızla gerek Asbaşkanımızla çok düşündük. Uzun uzun değerlendirmelerin ardından bu kararı aldık. Bazı sorular sorduk; Satılması doğru karar mıydı? Ekonomik açıdan doğru mu olur? Çok uzun değerlendirmelerin ardından bu kararları aldık. Başka kıstaslarımız da vardı, bunların neler olduğunu dışarıya duyurmayacağım. Dışarıdan bakınca acele ve hatalı bir karar gibi görülebilir. Bu bakış açınızı kabul ediyorum ama kulüp içerisinde aldığımız bilgiler de bu kararı almamızda yardımcı oldu. Ben hala yüzde 100 olarak hem Fenerbahçe için hem de oyuncu için doğru karar olduğunu düşünüyorum.

"Gelen oyuncular Phillip Cocu'nun oyun tarzına uygun"

Gelen oyuncu kesinlikle çok iyi adapte olacak, hemen uyum sağlayacak, işleyen sistem parçası olacak diyemem. Neler yaşanacağını bilemeyiz. Her oyuncunun uyum süreciyle ilgili bir soru işareti mevcuttur. Şu anda görüşme halinde olduğumuz, transferini düşündüğümüz oyuncularla ilgili şu geçerli: Bizim görüşme halinde olduğumuz oyuncular, Phillip’in oyun felsefesine, futbola bakış açısına tamamen uyacak oyuncular oldukları için onlarla transfer görüşmesi halindeyiz.  Yani Phillip’in oyun tarzına uymaz, burada gelişir gibi bir düşünce şeklimiz yok. Uyacağına inandığımız için o oyuncularla görüşüyoruz. Hem oyuna bakış açısını hem oynatmak istediği futbolu düşünerek görüşme halindeyiz. Uyumsuz bir eşleşme olacak gibi düşüncemiz yok. Siz de burada idmanları takip ediyorsunuz ve oynamak istediğimiz oyun tarzını görüyorsunuz. Burada uygulamak istediğimiz sisteme kesinlikle uyacak, bizim ihtiyacımız olan oyuncularla görüşme halindeyiz.

"Başkanımız 24 Temmuz'da Fenerbahçe TV'de finansal durumumuzu açıklayacak"

Bir konuyu hatırlamamızda önem görüyorum. UEFA ile devam eden 1 yıllık anlaşmamız var. Finansal konuda anlaşmamız 1 sezon daha devam edecek. Bu da Finansal Fair Play’den dolayı önümüze gelen kısıtlamalar. Şu anda dünyanın tüm paraları elinizde olsa bile bu paraları harcayamazsınız. Çünkü bu bir kural ve bu kuralı delemeyiz. O nedenle önümüzde çok büyük bir limit var. UEFA ile ilişki halindeyiz. Sürekli diyaloğumuzu sürdürüyoruz. Şuna emin olmak istiyoruz; Doğru adımımı atıyoruz? Onların isteklerini karşılıyor muyuz? Buna emin olmak için sürekli diyalog halindeyiz. Önümüze koyulan bu sınırlamalar kulüp olarak başa çıkması çok zor kısıtlamalar. Aynı zamanda şunu duyurabilirim; 24 Temmuz’da Başkanımız Fenerbahçe TV’de konuşacak. Halka bu konuşmayı yapma sebebi de tam olarak, finansal anlamda ne durumda olduğumuzu insanların bilmesini istemesi. Finansal Fair Play ile ilgili ne durumda olduğumuzu açıklamak istiyor. Peşinde olduğumuz oyuncular gerçekten çok iyi oyuncular. Bu oyuncuları buraya getirebilmek için rekabet içine girmeliyiz. Onların peşinde olan başka kulüpler de var. Bu kulüpler Türkiye’den de olabiliyor Türkiye dışından da. Bu da bir yandan iyiye işaret. Onların büyük bir pazar değeri olduğunu gösteriyor. Aynı zamanda imza attırmamızı zorlaştırıyor tabii ki. Yüksek kalite oyuncular olduğunun bir sigortası oluyor bizim için.

“Başkanımız, ‘İyi ve genç oyunculara yatırım yapacağız’ demişti”

Şu ana kadar 3 oyuncu transfer ettik. 3 tane çok iyi oyuncuyu buraya getirdik. Türkiye’nin en yeteneklilerinden 2 oyuncuyu ve aynı zamanda Avrupa’nın da en yeteneklilerinden birini getirdik. Ferdi’yi de katarak söylüyorum çünkü Ferdi Avrupa’da oynamış bir oyuncu. Hiç oyuncu transfer etmedik, hiçbir şey yapmadık gibi bir durum söz konusu değil. Eğer transfer dönemi bugün kapansa transfer döneminin ilk gününden daha iyi bir dönemde olduğumuzu söyleyebilirim. Zaten Başkanımızın da kampanyasında belirttiği böyle bir nokta vardı. Onun kampanyasında belirttikleri doğrultusunda yolumuza devam ediyoruz. Daha önce söylediklerimizi yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz. Söylediği şuydu; iyi ve genç oyunculara ilgi duyacağız ve yatırım yapacağız. Bakış açımızın da böyle olması gerekiyor. Böyle genç ve çok yetenekli oyuncuları buraya getirmemizin de büyük bir artı olduğunu düşünüyorum.

“Kesinlikle transfer yapmak istiyoruz”

‘Eğer’ dedim çünkü 20 yıldır transfer işlerinin içineyim. Oyuncu ofisime gelip imzayı atmadan her şeyin olabileceğini, transfer anlaşmalarının bozulabileceğini biliyorum. O yüzden kesin alırız diyemiyorum. Transfer dönemlerinde her şey yaşanabilir. Kesinlikle transfer yapmak istiyoruz, buraya yeni oyuncular getirmek istiyoruz ve bence getireceğiz de zaten ama bazen bir transferin gerçekleşeceğinden emin olursunuz, ertesi gün bir bakarsınız istediğiniz gibi sonuçlanmamış. Ya da bir transferin olması size imkansız gözükür, 24 saat içerisinde öyle şeyler olur ki o transfer imkansızdan bir anda kadronuzdaki bir oyuncuya dönüşür. Yani hırslı değiliz, bir planımız yok anlamına gelmesin. Neye ihtiyacımız olduğunu, hangi pozisyonlara oyuncu istediğimizi gayet iyi biliyoruz. Stratejimiz var ve o doğrultuda ilerliyoruz. Benim pozisyonumdaki biri dikkatli olmalı. Ben taraftarlarımıza olması kesin olmayan bir şeyi, gerçekleşmeyecek bir şeyi satamam. Benim yapım bu.

“Bu kadroyu daha iyi bir noktaya getirebilmek için her şeyi yapmaya hazırız”

Hoşuma giden iyi bir nokta var. Bizim ne kadar hırslı olduğumuzu gayet iyi bir şekilde anlamışsınız. Biz bu kulübü, bu kadroyu daha iyi bir noktaya getirebilmek için her şeyi yapmaya hazırız. Sadece önümüzdeki sene için değil, ondan sonrası için de son derece hazırız. Transfer döneminde fark yaratabilecek, bizi farklı bir noktaya taşıyabilecek, 2-3 yıl sürdürebilecek bir fırsat çıkarsa kesinlikle o fırsatı gerçeğe dönüştürebilecek yapmak için elimizden gelen her şeyi yaparız. Bazen başarılı olursunuz bazen olmazsınız. Bizim başarılı olamama konusunda korkumuz yok. Yapabileceğimiz her şeyi deneriz, her şeyi yaparız.

“İleride Fenerbahçe’ye finansal anlamda mahkum edebilecek hiçbir şey yapmayacağız”

Yapmayacağımız tek bir şey var; bir şeyler yapalım diye aceleci bir şekilde bir şeyleri toparlayalım diye bu kulübün geleceğini risk altına atmayacağız. İleride Fenerbahçe’ye finansal anlamda mahkum edebilecek, cezalar almasına neden olabilecek hiçbir şey yapmayacağız. Bunun dışında finansal sınırlamalarımız çerçevesinde yapabileceğimiz her şeyi yapmaya çalışacağız. Yüksek kalitede oyuncuları mümkün olan şekilde buraya getirmeye gayret göstereceğiz ama UFEA’nın kontrolü altında, UEFA’nın sınırlarını bilerek. Asla Fenerbahçe’yi kaliteli bir oyuncu getireceğiz diye finansal anlamda sıkıntı altına sokacak, mahkum edecek herhangi bir şey yapmayacağız.

“Futbol şubesinin etkili olabilmesi için çalışıyor olacağım”

Ofisim Samandıra’da. Zamanımı orada geçireceğim. Stada haftada 1-2 kısa toplantı için gideceğim. Ama orada herhangi bir toplantı odam yok. Toplantı yaptığım oda Samanadıra’da. İş tanımım son derece basit. Futbol şubesinin etkili olabilmesi için çalışıyor olacağım. Teknik direktörün işe alımıyla başladım. Burada önemli bir nokta var. Ben burada hocamıza yardımcı olmak, başarılı olması için bulunuyorum. O başarılı olursa kulüp başarılı olmuş demektir. Kulüp başarılı olursa insanlar benim başarılı olduğum düşünecektir. Benim durumum; buradaki oyuncuları ve teknik direktörü en iyi performanslarını sergileyebilecekleri bir noktaya getirmek. Görevlerime; Altyapıyı, Spor ve Sağlık Birimi, Oyuncu Gözlemleme ve Scout birimini dahil edebiliriz. Oyuncuların sözleşmelerinin yapılması ve transferleri konularında da sorumluluklarım var.  Genel adlarıyla ne iş yaptığımı bu şekilde tanımlarız. Yönetimle de sürekli ilişki halindeyim. Başkan ve Asbaşkanla her zaman diyalog halindeyim. Onlardan çok fazla tavsiye alıyorum. Açık bir kanalımız var. Bana göre de böyle olmalı. İyi fikirlerin tamamı benden gelemez. Samandıra’daki insanlarla, teknik heyetimizle, herkesle ilişkimde de aynı durum geçerli. Her şeyin doğrusunu ben bilemem. İletişim çok önemli. Takımı ne noktaya getireceğimiz çok önemli. Başarmak için takım halinde çalışmamız gerekiyor. Takımın arkasındaki diğer takımız. Bu takım yüzde yüz kapasiteyle çalışmalı ki sahaya çıkan takım yüzde yüzünü aynı şekilde yansıtabilsin.

Bu kulübün Başkanıdır. Kulüp içinde istediğini yapabilir. Bir maç sonu veya devre arası eğer başkan soyunma odasına gelirse, onun kararıdır. Böyle bir şey yapıyorsa çok iyi bir sebebi vardır. İstanbulspor maçında ona, ‘Maçtan sonra soyunma odasına gelecek misin?’ diye sordum, ‘Kesinlikle hayır’ dedi. Yani işin nasıl yürümesi konusunda birbirimizi çok iyi anlıyoruz. İş ilişkisi açısından ben son derece rahatım. İşe karışma gibi durumlar konusunda çerçevemiz son derece net. Hatta ben insanlara tavsiye sorar, fikir almaya çalışırım. Ben gelişimin bu şekilde olacağına inanırım. 

“Başkanımız Fenerbahçe’nin yapısını ve Türk futbolunun yüzünü değiştirmek istiyor”

Başkanımız Fenerbahçe Spor Kulübü’nü değiştirmek istiyor. Yapısını ve yönetim tarzını değiştirmek istiyor. Aynı zamanda Türk futbolunun yüzünü de değiştirmek istiyor. Bu durumun sadece Fenerbahçe’yle kalmasını istemiyor. Seçimi kazanma şekli zaten bir değişimdi. Bu değişim o seçimle başladı. Bir yapı ortaya koydu. Örneğin bir sportif direktörle anlaştı ve sportif direktör sistemini kurdu. Dünya çapında oyuncu izleyecek bir scout ekibi kurma arzusu olduğunu biliyoruz. Altyapıyla ilgili yeni bir yapı kurmak istediğini biliyoruz. Bu kulübü baştan aşağı farklı yönetmek istiyor. Bunun geçmişte neler yapıldığıyla ilgisi yok. Kulübün geçmişine sonsuz saygısı var ama farklı işler yapmak istiyor, farklı şekilde yönetmek istiyor. Soruları soruyoruz ama şöyle de düşünebiliriz. Beni ve Phillip Cocu’yu getirdi. Bizi getirmesi sadece Fenerbahçe’yi değil, Türk futbolunu da geliştirmek ve değiştirmek istediğini gösteriyor.

“Biz en iyisini, daha da iyisini yapmayı her zaman denemek mecburiyetindeyiz”

Büyük bir finansal zorluğun içindeyiz. Ekonomik anlamda sıkıtılar yaşadığımız bir dönemdeyiz. Daha önce çok söyledim, UEFA’nın getirmiş olduğu bazı sınırları var. UEFA’nın kontrolü altındayız. Bu bize kesinlikle en iyisinin de en iyisini yapmama konusunda bahane vermez. Biz en iyisini, daha da iyisini yapmayı her zaman denemek mecburiyetindeyiz. En iyi nedir? Bu cevap kimsede yok. Gücümüz yettiği müddetçe en başarılı noktaya gelmeye çalışacağız. En başarılı nokta bizi nereye getirir bilmiyorum. Ligi kazanmak yeterli midir ya da Şampiyonlar Ligi’ni kazanmak yeterli midir bilmiyorum. Bu zor durumdan çıkartabileceğimiz en iyi sonucu çıkarmaya çalışacağız. Kontrol edebildiklerimiz var, edemediklerimiz var. Örneğin ekonomik durumu, UEFA’yı kontrol edemeyiz. Ama sahanın beyaz çizgileri içerisinde neler yapabileceğimizi kontrol edebiliriz. Bizim orada en iyisini yapmamız gerekiyor. İçinde bulunduğumuz durum bahane olamaz. En iyisini yaptığımızda umarım en üst noktaya taşır. Ama insanlara herhangi bir şeyin garantisini veremem çünkü bazı şeyler bizim kontrolümüz altında değil.”