Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Eskişehir İl Kongresi’nde
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Eskişehir İl Kongresi’nde yaptığı konuşmada, “Kalbini bize yöneltmiş, yönünü bize dönmüş, umudunu bize bağlamış milyonlarca kardeşimiz Türkiye’nin başarısı için gece gündüz dua ediyor. Unutmayın, Türkiye kendi hedefleri yanında, küresel adalet mücadelesinin de sancaktarıdır. Türkiye mazlum ve mağdurların sığınağı, zalimlerin korkulu rüyasıdır. Bunun için Türk Milleti her zamankinden daha güçlü, daha sağlam, daha bir ve beraber olmak zorundadır” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Eskişehir 6. Olağan İl Kongresine katıldı.
Yenikent Spor Salonunda düzenlenen kongre öncesinde dışarıda kendisini bekleyen vatandaşlara bir selamlama konuşması yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra kongrenin yapıldığı salona geçerek partililere hitap etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının başında Yunus Emre’nin şehri Eskişehir’de olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade ederek bu şehrin değerleri olan Şeyh Edebali’yi, Hoca Nasreddin’i, Seyitgazi’yi, Aziz Mahmut Hüdai’yi, Hasan Polatkan’ı rahmetle yâd ettiğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca 70 sene önce, 1948 senesinde ilk mitingini Eskişehir Çifteler’de yaparak demokrasi mücadelesini başlatan, ömrünü milletine hizmete adayan Adnan Menderes’i de tazimle ve şükranla anarak “Bu millet, Menderes’i ve hizmetlerini hiçbir zaman unutmadı, unutmayacak” dedi.
Bu milletin, darbe günü sevinç naralarıyla sokaklarda nümayiş yapanları da unutmayacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasetçilerin, ülkeye hizmet aşkıyla yanan idarecilerin bir daha darbeye kurban verilmeyeceğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin 15 Temmuz gecesi olduğu gibi gerekirse canı pahasına, 251 evladı pahasına meydanı cuntacılara bırakmayacağını söyledi
Cumhurbaşkanı Erdoğan Eskişehir kongresiyle birlikte büyükşehir il kongrelerini başlattıklarını belirterek, şimdiye de kadar 54 il kongresini başarıyla icra ettiklerini, bundan sonra kalan kongreleri de tamamlayarak büyük kongrenin hazırlıklarına başlayacaklarını kaydetti. AK Parti kadrolarının her zamankinden daha güçlü ve organize bir şekilde 2019’da yapılacak seçimlere hazırlandığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm teşkilatın 2019 seçimlerinin Türkiye’nin en kritik, tarihî önemi en yüksek seçimlerinden biri olacağını bildiğini söyledi.
Türkiye’nin 2019’dan alacağı kuvvet, cesaret ve öz güvenle 2023’e, daha sonra 2053 ve 2071’e yürüyeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin 2019 kavşağını da başarıyla dönmekten başka bir şansı olmadığını vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu seçimlerde Türkiye’nin 15 yıllık başarılarının değil demokrasi tarihi boyunca elde edilen tüm kazanımlarının da adeta oylamasının yapılacağına dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında yapılacak çok işleri olduğunu ifade ederek, 25 olan havalimanı sayısını 57’ye çıkardıklarını belirtti. Modern Türkiye’yi inşa etmek için çalıştıklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Hani bunlar Atatürkçüyüz diyorlar ya, eğer Atatürkçüysen muasır medeniyetler seviyesine yükseltmek için ne yaptınız, söyleyin bakalım? Bunların dikili bir taşı var mı acaba? Yok. Ama bizim evvel Allah eserlerimiz çok. İşte muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmak mı? Bak buradan dünyaya sesleniyorum, sadece onlara değil; dünyada şu anda bir numaralı havalimanını biz yapıyoruz, biz hamdolsun. Şu anda önümüzdeki yıl değil bu yılın sonuna kadar yılda 150 milyon yolcu kapasiteli havalimanımız inşallah açılıyor. Ve 2023’te bu sayı 200 milyona çıkacak ve bir numara! Buralara durup dururken gelmedik ya, yan gelip yatarak gelmedik ya, çalıştık çalıştık, azmettik, koşturduk.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında AK Parti’nin köklerine değindi. AK Parti’nin her ne kadar 17 yıllık bir hareket olsa da, binlerce yıllık şanlı bir tarihin, zengin bir medeniyetin temsilcisi olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, asırlar boyu üç kıta, yedi iklimde hüküm sürmüş, dünyaya nizam vermiş bir ecdadın torunları olduklarını ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan kökü mazide, gözü atide olan bir geleneğin bugünkü mümessilleri olduklarını belirterek, bu hareketin köklerinin, Hira Dağı'nda, Malazgirt’te Söğüt’te, Dumlupınar’da, Sakarya’da, Çanakkale’de olduğuna vurgu yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu davanın temelinde Şeyh Edebali'nin basireti, Seyit Onbaşı’nın cesareti, Hasan Polatkan'ın hizmet aşkı olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerinin “Millete efendilik yoktur, hizmetkârlık vardır” diyen Gazi Mustafa Kemal’in zihin yapısında olan bir zihniyeti temsil ettiklerini vurgulayarak davalarının bu kadim geçmişini bilmeyenlerin kendilerini hiçbir zaman tam olarak anlayamadıklarını söyledi.
Kavgayı, çıkar çatışmasını siyasetlerinin merkezine yerleştirenlerin bu salonlardan yükselen muhabbeti bir türlü anlayamadıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan “Biz birbirimizi niye seviyoruz? Cumhurbaşkanı, başbakan, para sahibi, bundan dolayı mı? Sadece Allah için seviyoruz, sadece. Biz yaratılanı Yaradan’dan ötürü sevdik, bu yola öyle çıktık. Koltuk kavgasıyla ömürlerini geçirenler bizim ülkeye ve millete hizmet aşkımızın sırrına bir türlü varamadılar” dedi.
Kendilerinin siyaseti ikbal kapısı olarak değil hizmet vesilesi, daha önemlisi istiklal ve istikbal mücadelesi olarak gördüklerini her zaman ifade ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan bu hareketin hiçbir zaman koltuk hırsına, makam ve mevki sevdasına prim veren bir hareket olmadığının altını çizdi. Kendilerinin ana muhalefetin başındaki zat gibi dokuz seçim kaybetmesine, görevde bulunduğu her sene bir seçim hezimeti sığdırmasına rağmen koltuğa yapışanlardan olmadıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendi nazarlarında tüm makamların geçici, fani olduğunu milletin kendilerine emaneti olduğunu ifade etti.
Kendilerinin makama, insana, insanlığa, vatandaşlara hizmet götürme aracı olmanın ötesinde hiçbir anlam yüklemediklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Makam hırsı olanlar, makamlara hizmet aracı olarak değil de rant kapısı olarak bakanlar, bu kutlu çatının altında asla barınamadılar. Bunun için sürekli kendimizi yeniliyoruz. Hakk ve halk katında hesap vermeden önce nefsimizi hesaba çekiyor, tespit edebildiğimiz kadarıyla eksiklerimizi, yanlışlarımızı telafi ediyoruz” dedi.
AK Parti’nin geleneğin partisi olduğu kadar geleceğin de partisi olduğunun unutulmaması gerektiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hareketin Türkiye’nin hem en genç, hem de en köklü hareketi olduğunun altını çizdi. “Nasıl ki bir ağaç kökleriyle yaşarsa, işte biz de bizi biz yapan, diğerlerinden ayıran bu ilklerimizle, bu ilkelerimizle geleceğe ilerliyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, gece gündüz demeden, her karış toprağı şehit kanlarıyla sulanan bu aziz vatana hizmet etmenin aşkı ile yürüdüklerini söyledi. Yunus Emre’nin “Ben gelmedim kavga için, benim işim sevgi için. Dost'un evi gönüllerdir, gönüller yapmağa geldim” tavsiyesini kendilerine rehber yaparak yürümeye devam edeceklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kırmadan, dökmeden, varsa incinmiş kalpleri tamir ederek, hiçbir ayrımcılığa prim vermeden 81 milyonun her bir ferdini bağrımıza basmayı sürdüreceğiz.” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında Eskişehir’e yapılan yatırımları aktardı. Son 15 yılda Eskişehir’e yapılan toplam yatırımın 18 katrilyonu bulduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunların içerisinde 2bin 734 yeni derslik, toplam 3 bin 859 yatak kapasiteli yükseköğrenim yurtları, 33 bin seyirci kapasiteli bir stadyum olduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Sağlıkta şehrimize 5’i hastane olmak üzere 21 sağlık tesisi kazandırdık. Bin 81 yataklı Eskişehir Şehir Hastanesinin ve 600 yataklı Yunus Emre Eğitim ve Araştırma Hastanesinin yapımı süratle devam ediyor. İnşallah şehir hastanemiz bu yılsonunda hizmete giriyor. Eskişehir’de son 15 yılda 10 bine yakın konut projesi uyguladık. Ve 15 yılda Eskişehir’in ulaştırma altyapısı için, 6 katrilyon harcama yaptık. 2009 yılında hizmete verdiğimiz Eskişehir-Ankara hızlı tren hattına 2013 yılında Konya’yı, 2014 yılında da İstanbul’u dâhil ettik. Bugüne kadar Ankara-Eskişehir-İstanbul arasında yaklaşık, 23 milyon yolcu seyahat etti. Ve artık Eskişehir 15 yılda hızlı trenlerin kesişme noktası oldu. Eskişehir’in bu özelliği yapımı devam eden projelerle daha da güçlenecek. Eskişehir ülkemizin her köşesine hızlı tren hatlarıyla bağlanacak. Turizm, eğitim, hizmetler ve sanayiyle beraber şehrimizin ana gelir kaynaklarından biri oluyor. İnşallah yeni projelerimizle bunu daha da geliştireceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında Türkiye’nin gerek içeride, gerekse sınırları dışında tarihinin en çetin mücadelelerinden birini verdiğini söyledi. FETÖ, DEAŞ, PKK, YPG gibi terör örgütlerine karşı yürütülen mücadelenin sadece bugün için değil istikbal için de hayati bir önemde olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin geleceğini esir almaya yönelik kirli tezgâhları parçalamaktan başka şansın olmadığını vurguladı. “Ya olacağız, ya öleceğiz. Ya bu oyunu bozacağız, ya da bir asır daha ayağımızda prangalarla yaşayacağız” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm vatandaşların bu hakikati görmesini istediğini belirtti. Afrin’i örnek gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sabah itibariyle bin 595 teröristin etkisiz hale getirildiği, 31 Mehmetçik, 60 ÖSO mensubu olmak üzere toplam 91 şehidin olduğu bilgisini paylaştı.
Bu tarihî süreçte Türkiye’nin kutuplaşmaya değil kucaklaşmaya ihtiyacı olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisinin şu anda millette bunu gördüğünü ifade etti. Birilerinin Afrin’e gitmeyi lüks görebileceğini, “Afrin’e inmeyin” diyebileceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan “Bakınız, birileri hâlâ oralarda barış rüzgârları estireceğini zannedebilir. Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı olarak diyorum ki; bize saldıranlara karşı kusura bakmayın biz Osmanlı tokadını atarız. O bana saldıracak, o bize saldıracak, Kilis'te, Hatay'da 100'e yakın kardeşimiz şehit olacak, biz ne diyeceğiz? Öbür yanağımı da uzatacağım, ‘gel bu yanağa da vur’, yok böyle şey, yok böyle şey! Biz Osmanlı’nın tokadını atarız” şeklinde konuştu.
Cerablus’ta, Rai’de, El Bab’da yaptıkları şeyi Afrin’de de da yapacaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 3,5 milyon Suriyelinin kendi topraklarına, kendi vatanlarına, evlerine dönmelerini sağlayacaklarını, Fırat Kalkanı Harekâtı’nda ne yapıldıysa, Afrin Harekâtı’nda da yapacaklarını tekrarladı.
Türkiye’nin kavgaya, kaosa, kargaşaya değil dayanışmaya, bir duvarın tuğlaları gibi yek diğerine kenetlenmeye, tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet ilkeleri etrafında bütünleşmeye ihtiyacı olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, içinde bulunulan dönemin farklılıkları keskinleştirme değil ortak noktaları yüceltme dönemi olduğunu vurguladı. “Zaman ihtilaf değil ittifak dönemidir. Gün ülkemizin geleceğini günlük siyasi mülahazaların önüne koyma günüdür” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin kendilerinden hizmet beklediğini, ülkeyi hedefleriyle, idealleriyle buluşturmalarını beklediğini ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Kalbini bize yöneltmiş, yönünü bize dönmüş, umudunu bize bağlamış milyonlarca kardeşimiz Türkiye’nin başarısı için gece gündüz dua ediyor. Unutmayın, Türkiye kendi hedefleri yanında küresel adalet mücadelesinin de sancaktarıdır. Türkiye mazlum ve mağdurların sığınağı, zalimlerin ise korkulu rüyasıdır. Bunun için Türk milleti her zamankinden daha güçlü, daha sağlam, daha bir ve beraber olmak zorundadır” dedi.
Kırımlı kardeşlerimizin, Türkistanlı mazlumların, Kafkasyalı, Saraybosnalı, Afrikalı dostlarımızın umudunun Türkiye olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şu cümlelerle tamamladı: “Şayet biz sendelersek Kudüs düşer, Filistin, Arakan, Somali düşer. Siyaseti çıkar mücadelesi olarak görenlerin bizi bölmesine, bizi birbirimize düşürmesine asla izin vermeyeceğiz. Kardeşlerim, etnik kimlik üzerinden, mezhep, meşrep, ideoloji üzerinden milletimizin arasına fitne sokulmasına kesinlikle müsaade edemeyiz. Onun için bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Ve geleceğe daha güçlü bir şekilde ilerleyeceğiz. İnşallah kardeşliğimizi perçinleyerek bize ve ülkemize kurulan tuzakları tek tek sahiplerinin başlarına geçireceğiz. Ben burada her bir dava arkadaşıma güveniyorum. Özellikle genç kardeşlerimden önümüzdeki süreçte kirli senaryolara karşı uyanık olmalarını bekliyorum.”