Basın Açıklaması
Geçtiğimiz Pazartesi günü Alanyaspor ile deplasmanda oynadığımız müsabaka,bilindiği üzere 2-1 lehimize bitmiş ,takımımızla birlikte Kayseri'ye dönmek üzere hazırlık yaparken istenmeyen bazı itiş-kakışlar olmuş ,2-3 oyuncu ve görevlimiz maalesef darp edilmiştir.
Doktor raporları ile de tespit edilmiş olan bu durum,tamamen takımımızın ve oyuncularımızın iradesi dışında ortaya çıkmıştır. Ekipteki 1-2 arkadaşımız can güvenliklerinden ve tünel çıkışında önlerini kesen rakip takımın görevlilerinin niyetlerinden endişelenmeleri üzerine kendilerini ve hocalarını koruma iç güdüsüyle hareket etmiş ve bekledikleri saldırıdan kaçmaya çalışmışlardır.Bu esnada da bir takım tutma-çekme-itme hareketleri meydana gelmiştir.Ancak unutulmamalıdır ki maç bitiminde takım halinde soyunma odasına giden galip takımın önü,her ne maksatla olursa olsun kesilmiş ve güvenlik zafiyetiyle birlikte rakip takımın yardımcı antrenörü ve 4 görevli şahıs bulunmaması gereken yerde ve muhatap olmamaları gereken kişileri (Kayserispor teknik direktörü vs) sorgulamaya çalışmışlar ve kargaşa ondan sonra başlamıştır.Açık bir tahrik ve maç sonrası soyunma odasına giden Kayserispor teknik direktörünün engellenmesi girişimiyle başlayan kargaşa,kısa sürede aklı selim sonucu,çok büyük sıkıntılar oluşmadan neticelenmiştir.
Ancak ne gariptir ki;
Takımımıza karşı açık-net gerçekleşen yol kesme olayına verilen tepkiler can güvenliği korkusuyla gerçekleşmesine rağmen TFF iki oyuncumuzu disiplin kuruluna sevk etmiş ve tünel çıkışında "Sizi engelleyen,hesap soran ve niyeti belli olmayan kişilere niye tepki gösterdiniz?"mantığıyla savunma talep etmiştir.Anlamak gerçekten mümkün değildir.Maç bitiminde,deplasmanda galip gelen takımın önü,her türlü güvenlik tedbirlerini alması gereken rakip takımın yardımcı hocası ve 4-5 görevli tarafından kesilirse orada misafir ve savunmasız kişilerden nasıl bir tepki vermesi beklenmektedir?Güvenliği sağlamakla görevli kişilerin,güvenlik sağlamak bir tarafa,yol kesip,hesap sorma tavırlarına karşılık Kayserispor takımı disipline sevk edilmemek için nasıl bir tutum takınmalıydı? Samimi olarak merak etmekteyiz.Konuyu biraz da empati yaparak değerlendirmek gerekmez miydi?
Konuyla ilgili gerekli savunma yapılacak bilgi ve belgeler TFF'ye sunulacaktır.Ancak dikkat edilmesi gereken husus şudur: Alanyaspor görevlileri kendi alanlarında kalsa,hesap sorma yetkisini kendisinde görmese ve Kayserispor'un kendi yol güzergahında ve kendi soyunma odasına giderken yolunu kesmese acaba bugün bu konular gündeme gelir miydi?
Kaldı ki;
Maçtan sonra , ertesi günü ,özel görüşmelerde ve medya önünde kulüp başkanımız Dr.Erol Bedir ve Alanyaspor başkanı Hasan Çavuşoğlu'nun görüşmelerinde bu konu centilmence sonuçlanmış, her iki kulüp ve camianın bu tip lüzumsuz olaylar nedeniyle dostluklarına zarar gelmemesi için azami çaba gösterilmiştir.Bunlara rağmen hiç suçu olmayan ,olayın başlangıcı konusunda sorumluluk taşımayan oyuncularımızın disipline sevk edilmesi kapanmış olan ve tatlıya bağlanan bu konunun tekrar gündeme gelmesine vesile olacak ve her iki yönetimin gayretine rağmen camiaları nezdinde bir kırgınlık oluşturacaktır.Türkiye Futbol Federasyonu disiplin kurulunun bu olumsuzluklara izin vermeyeceğini düşünmekteyiz.İlgililere saygıyla duyurulur....