Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın katılımıyla “Biz Geleceğiz Projesi” kapsamında düzenlenen “Çocuk İhmal ve İstismarı” konulu sempozyuma katıldı.

Bakan Yılmaz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan´ın eşi Emine Erdoğan´ın himayesinde, Millî Eğitim Bakanlığı, Toplumsal Gelişim Merkezi Eğitim ve Sosyal Dayanışma Derneği (TOGAM-DER), Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı iş birliğiyle düzenlenen "Biz Geleceğiz Projesi” kapsamında "Çocuk İhmal ve İstismarı Sempozyumu”na katıldı.

Çocuğun bir toplumun geleceği olduğunu vurgulayan Yılmaz, "Çocuğu korunduğunuz zaman geleceği de korursunuz. Çocuğu iyi yetiştirirseniz, geleceğinizi daha iyi inşa eder, geleceğinize daha güvenle bakarsınız." diye konuştu. Bakan Yılmaz, gerek uluslararası sözleşmelerde gerekse de millî mevzuatlarda, çocukları ilgilendiren bütün düzenlemeler ve faaliyetlerde çocuğun üstün yararının korunması ve gözetilmesine yer verildiğini anımsattı. Birleşmiş Milletler (BM) Çocuk Hakları Sözleşmesi´nde, çocuğun her türlü istismara karşı korunmasının, bir şekilde istismara uğradıktan sonra tekrar topluma kazandırılması için gereken tedbirlerin alınmasının ve kurumların oluşturulmasının, bu konuda eğitsel tedbirlerin alınmasının öngörüldüğünü vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti: "Kişinin huzur ve mutluluğunu sağlamak, maddi ve manevi varlığını geliştirmek, gereken şartları oluşturan devletin görevidir. Yine kişinin vücut bütünlüğüne dokunulamaz. Alanın ve çocukların korunması için devlet gereken tedbirleri alır. Devlet her türlü istismara ve şiddete karşı çocukları korur. Sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına herkes sahiptir." Yılmaz, bir ülkenin geleceğinin güçlü, sağlıklı ve dengeli bireylerin yetişmesine bağlı olduğunu vurgulayarak, çocuklar için atılan her adımın ülkeni bekası için atılan bir adım olduğunu ifade etti.

Bir çocuğun her bakımdan sağlıklı ve dengeli bir birey olarak yetişmesi için ilk adımın ailede atıldığını aktaran Yılmaz, bunun okulda güçlendirildiğinin ve çevreyle pekiştirildiğinin altını çizerek, "Bugün 65 binin üzerindeki okulumuzda 1 milyondan fazla öğretmenimizle 18 milyona yakın öğrencimize eğitim vermekteyiz. Bu yıl iki hedefimiz var. İhmal ve istismarı önleme ve madde bağımlılığıyla mücadele. Risk altındaki grupları tespit etmek için her okulun bir risk haritasını oluşturuyoruz. Yine riskli birey ve grupların tespit edilmesi doğrultusunda bir çalışma yapıyoruz. Sınıf rehberlik etkinliklerinde yıl boyu kazanımları evlatlarımıza aktarmak istiyoruz. Bu kazanımlarla, çocukların sosyal ve duygusal olarak güçlendirilerek, aynı zamanda istismar olaylarından korunmalarını sağlamayı hedeflemekteyiz. Yine öğretmenlerimizi eğitiyoruz. Velileri bilgilendiriyoruz. 3 milyon 641 bin veliye eğitim verildi. 32 bin rehberlik öğretmeni bu konuda bilinçlendirildi. 95 bin idareci ve 683 bin öğretmene çocuklara yönelik ihmal ve istismarın önlenmesi eğitimleri verilmiştir." ifadelerini kullandı.

İstismarın çocuklar üzerinde olumsuz etkilerine dikkati çeken Yılmaz, öğretmenlerin aile dışında da çocukla uzun süreli ve yakın iletişimi kuran ilk profesyoneller olmaları nedeniyle bunun önlenmesi açısından önemli olduklarını vurguladı. Yılmaz, emniyet birimlerinin verilerine göre Türkiye´deki kadın ve çocuğa yönelik suçların açığa çıkarılmasında okulların büyük bir rol oynadığını belirterek, "Sorunun tespiti ve ihbarın yapılmasında okulların rehberlik servisleri kritik önemdedir. Gerçekleştirilen her etkinlik, ülkemizde bu konuda daha güçlü bir farkındalık oluşturacaktır. Bu farkındalığın oluşturulması konusunda Bakanlık olarak üzerimize düşen sorumluluğun gereğini bundan sonra da yerine getirmeye devam edeceğiz." diyerek sözlerini tamamladı.