Bakan Yılmaz: 302 organize sanayinin her birisinde teknik kolej açacağız
Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, "Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanıyla da mutabakata vardık. Türkiye´de 302 tane organize sanayi var, Allah nasip ederse bu 302 organize sanayinin her birisinde teknik kolej açacağız." dedi.
Bakan Yılmaz, Sivas Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğince düzenlenen iftar programına katılmak üzere kente geldi.
Bakan Yılmaz, Cumhuriyet Üniversitesinde düzenlenen programda yaptığı konuşmada, ramazanların birlik, beraberlik ve dayanışma günü olduğunu söyledi. Bir ve beraber olunursa Türkiye´nin daha güçlü olacağını vurgulayan Yılmaz, şöyle devam etti:
"Türkiye´nin en büyük sıkıntısı yoksulluk ve cehalet. O yoksulluk ve cehaleti daha kısa zamanda kesinlikle yeneriz. Türkiye 2017´nin son çeyreğinde büyüme rakamı yüzde 5, yüzde 5 rakamına dünyada ulaşan ülke bir kaç ülke var. Avrupa´da böyle bir ülke yok. Biz bunu nasıl sağladık, bu kadar ateş çemberinin ortasında olmamıza rağmen, birlikle beraberliğimizle. 80 milyon kardeşimiz farklı mezhepte, farklı inançta, farklı görüşte, farklı partilere oy vermiş olabilir ama ortak temel değerler olduğunda, bayrak, vatan, millet, din, hepsi bir araya gelmesini biliyor. Hepsi gerekirse bu uğurda can vermek sırrına ermiş. Dolayısıyla da böyle bir milletin temsilcileri olarak ne kadar gurur duysak azdır."
Yılmaz, TBMM´nin tatile girmeden önce kabul ettiği 2 yasaya değinerek bunlardan birinin üretimin desteklenmesi yasası, diğerinin de Türk-Japon Bilim ve Teknoloji Üniversitesi olduğunu hatırlattı. Üretimin desteklenmesi paketiyle Hafta Tatili Kanunu´nu yürürlükten kaldırdıklarını belirten Yılmaz, "Eskiden belediyeler hafta sonu çalışma ruhsatı için sanayiciden para alıyordu, ek mali külfet getiriyordu. Şimdi biz bunu kaldırmış olduk." diye konuştu. - "302 organize sanayinin her birisinde teknik kolej açacağız"
Organize sanayi ve sanayi bölgelerinde arsa tahsisine ilişkin yapılan sözleşmelerde damga vergisi istisnası getirildiğini de aktaran Yılmaz, "Organize sanayi ve sanayi bölgelerinde emlak vergisinden muafiyet getirildi. Organize sanayi bölgelerine kurulan önceden meslek yüksek okulu yoktu. Ama liseler destekleniyordu. Şimdi meslek yüksek okulları da açılabilecek. Buraya giden öğrencilere de Yüksek Öğretim Kurulunun bütçesine konulan kaynaktan destek verilebilecek. Sanayicilerden TRT´ye yüzde 2 oranında pay kesiliyordu, şimdi o payda kaldırıldı." ifadesini kullandı.
Bakan Yılmaz, organize sanayi bölgelerinin genişletilmesindeki birçok engelin ortadan kaldırıldığını belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Organize sanayi bölgeleri genişletilmek istenildiğinde önüne mera çıkıyordu. Mera engeli de 20 yılık ot bedeli yatırılması kaydıyla ancak organizeye katılabiliyordu, şimdi ot bedeli de kaldırılmış oldu. Müteşebbis heyetinde görev alanların süresi 2 yıldı, şimdi 4 yıla çıkarıldı. Organize sanayi bölgelerinde yer alan su, elektrik ve doğalgaz gelirleri haciz edilemeyecek. En azından altyapı hizmetleri kesintisiz olarak sağlansın. Organize sanayi yöneticileri arsa tahsis etmiş olduğu kimselerden bağış adı altında da herhangi bir para talep edemeyecekler. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı´yla da mutabakata vardık. Türkiye´de 302 tane organize sanayi var, Allah nasip ederse bu 302 organize sanayinin her birisinde teknik kolej açacağız. Yani mesleki ve teknik liselerin en üst seviyesinde olanı, her türlü laboratuvarı, cihazı hazır olacak. Bununla ilgili olarak da Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı kendi bütçesinden faizsiz olarak kredi verecek. Biz bunu yaparsak inşallah Türkiye´nin geleceğini çok daha aydınlık kılarız."
Organize sanayi bölgelerinin enerji tesisi kurabileceklerine işaret eden Yılmaz, enerji tesisi kurmak için de ayrıca bir şirket kurma zorunluluğunun da ortadan kaldırılmış olduğuna dikkati çekti. Organize sanayilerin üst kuruluşlarına tüzel kişilik kazandırıldığını dile getiren Yılmaz, yapılan yenilikler hakkında bilgi verdi.
Yılmaz, 2023 yılında Türkiye´yi dünyanın 10 büyük ekonomisinden biri yapma sözlerinin bulunduğunu anımsatarak, sözlerini şöyle sonlandırdı:
"Başbakanlığın yaptırdığı bir çalışmayı gördüm. Eğer biz yüzde 3 büyürsek, Avrupa´da şu anki büyüme trendini gösterirse 2030 yılında Türkiye İtalya´nın önünde, 2050 yılında Türkiye Fransa´nın önünde. 2017 yılının ilk çeyreğinde yüzde 5 büyüdük, eğer yüzde 5´lik büyümeyi sağlarsak 2030 ve 2050´yi beklemeye gerek yok. Beklediğimiz tarihlerden çok daha öncede Avrupa´nın önde olan ülkelerinin önüne geçebileceğiz. Bunu hiç şüpheniz olmasın yaparız. Ama yapmak için birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi artırmak lazım."