Bakan Çavuşoğlu: Gereği neyse tereddütsüz şekilde yaparız
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Tatbikat yapacağız gibi açıklamalarda bulunursanız ya da yanlış adımlar atarsanız bu sefer elimizden bir kaza çıkmaz, gereği neyse onu tereddütsüz şekilde yaparız." dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas ile ortak basın toplantısı düzenledi. Pandemi sürecini ele aldıklarını belirten Bakan Çavuşoğlu, "Daha önce Turizm Bakanımız ve Sağlık Bakan yardımcımız da Berlin'e yaptığımız ziyaretten sonra pandemi ile ilgili bilgi paylaşımı dahil, aramızdaki işbirliğini daha da güçlendirdik. Almanya, Türkiye'deki dört turizm bölgesine yönelik seyahat kısıtlamasını kaldırdıktan sonra Alman dostlarımız güvenli bir şekilde tatillerini geçirmek için Türkiye'ye geliyorlar. Bu konuyla ilgili tabii ki güvenli ve sağlıklı turizm için ve turistlerin sağlığı için gerekli tedbirler aldık alıyoruz. Bu konuda özellikle de daha önce de söylediğim gibi Alman firmalarıyla beraber işbirliği yapıyoruz." ifadelerini kullandı.
'HERKES İÇİN HAKÇA VE ADİL BİR PAYLAŞIM İSTEDİK'
Doğu Akdeniz ve Libya'daki konuları da ele aldıklarını belirten Çavuşoğlu, "Doğu Akdeniz'de lisans verdiğimiz bölgelerde faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Biz başından beri açık ve net bir şekilde çağrımızı yaptık. Doğu Akdeniz'de Türkiye'yi ve Kıbrıs Türk halkını dışlamak yerine herkes için hakça ve adil bir paylaşım istedik. Yunanistan ve Rum kesimi tezleri ile uzun süredir devam ediyorlar dolayısıyla gerginliği arttıran Doğu Akdeniz'de biz değiliz Yunanistan'dır ve Rum kesimidir. Bunun da en son örneğinin dün işte Yunanistan'ın bölgede askeri tatbikatlar yapmasıyla da bir kere daha görmüş olduk. Biz uzun yıllar faaliyetlerimizi başlatmak için sabırla bekledik. Sayın Cumhurbaşkanımızın da izah ettiği üzere, Sayın Merkel'in ve Almanya'nın arabuluculuk çabalarını desteklemek için taleplerini olumlu karşıladık, jestler yaptık. Gerek Heiko Maas'a, gerekse Merkel'e bu samimi çabaları için teşekkür ediyorum. Bu süreçte gerçekten objektif bir rol üstlenmeye çalıştılar, bunun için de ayrıca teşekkür ediyorum. Fakat bu çabaları objektif ve dengeli bir şekilde götürünce özelikle Yunanistan'ın ve Rum kesiminin de saldırılarına maruz kaldıklarını görüyoruz. Çünkü onlar bugüne kadar hep AB'nin koşulsuz desteğiyle şımarmışlardır." diye konuştu.
'GEREĞİ NEYSE TEREDDÜTSÜZ YAPARIZ'
Bakan Çavuşoğlu, Yunanistan'a tavsiye de bulunarak, bu şımarıklıktan vazgeçmeleri gerektiğini belirtti. Çavuşoğlu, "Böyle bir yere varılamayacağını artık anlamınız lazım. Bazı ülkelerin dolduruşuna gelerek kendinizi riske atmayın. Tatbikat yağacağız gibi açıklamalarda bulunursanız ya da yanlış adımlar atarsanız bu sefer elimizden bir kaza çıkmaz, gereği neyse onu tereddütsüz şekilde yaparız. Biz tüm ülkelerle her zaman diyaloğa varız. Rum kesimi hariç çünkü onlar önce Kıbrıs Türk tarafıyla muhattap olmak zorundalar. Biz diyaloğa varız ama kimse Türkiye'ye ön koşul getirmesin. Hele ki Yunanistan’ın belirlediği ön koşullarla bu iş olmaz." diye konuştu.
'ARAŞTIRMALARIMIZI SÜRDÜRECEĞİZ'
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Çavuşoğlu, "Türkiye'yi dışlayan hiçbir faaliyetin ya da anlaşmanın geçerli olmadığını söyledik. Bugün attığımız adımlarla da sahada ve masada bunların geçerli olmadığını gösteriyoruz. Buna rağmen hep beraber, hakça paylaşım için oturalım ve konuşalım diyoruz. Oruç Reis gemimizi taciz etmeye kalktılar. Belirlenen alanlarda navtex yayınlayarak sismik araştırmalarımızı sürdüreceğiz. Bir gemiyle taciz etmeye kalktılar. Bunların Yunanistan'a bir faydası yok. Yunanistan, kendisini Türk donanmasının önüne atmaya çalışan ülkelere kanmasın. Komşuyuz. Biz hakça paylaşmayı biliriz." dedi.
Yeni oluşan AB liderliği ve yönetimiyle, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte iyi bir diyalog mekanizması oluşturduklarını belirten Çavuşoğlu, gelen sorular üzerine yaptığı konuşmada şunları kaydetti:
"Fakat biz buna karşıyız, iyi diyalog için, ilişkileri düzeltmek için AB'nin Yunanistan adına tüm şartları kabul etsin anlayışına karşıyız. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Türk milletinin çıkarları ne olacak. Bizim AB'den beklediğimiz dürüst bir arabulucu olmasıdır. Türkiye ile AB ilişkilerinin gelişmesini bizde isteriz. Esasen bunu Almanya dönem başkanlığında başarabilirsek, başarırız. Aksi takdirde çokta umutlu değilim. Rum Kesimi'nin ve Yunanistan'ın rehin aldığı ilişkilerin daha fazla ilerlemesi mümkün görünmüyor. İlişkiler düzelecekse gerçekçi ve adaletli bir zeminde düzelmesi lazım. Türkiye geçici süreliğine jest yaptığı zaman bile Yunanistan faaliyetlerini durdurmadı. Bizim özgüvenimiz var, korkumuz yok, kıskançlığımız yok. Ortada bir hak varsa bunun hakça paylaşılması lazım. Biz önkoşulsuz olarak görüşmelere varız. Ama bir taraf önkoşul ortaya koymaya başladığı zaman bizim de ortaya koyacağımız çok şey var."
'BU BİR BAŞLANGIÇ'
Doğalgaz keşfine ilişkin Çavuşoğlu, "Bu bir başlangıç ve küçümsenmeyecek bir başlangıç. Bu bölgede, aynı bölgede ya da aynı kuyuların şuan da açılacak olan kuyuların ve daha derinlikte aynı miktarlarda rezervlerin olduğuna dair bulgular da var. 2010'dan bu yana Norveç'in keşfettiği rezervlerin toplamından daha büyük." dedi.
HEİKO MAAS: ALMANYA, ACİL DİYALOG SÜRECİNİ DESTEKLEMEYE HAZIR
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas ise "AB Dışişleri Bakanlarını Berlin'de toplayacağız. Burada farklı konular ele alınacak. Bu kapsamda Doğu Akdeniz konusu da ele alınacak. Hem burada hem Atina'da artık bu tehlikeli durumu ele aldık. Bu durum NATO müttefiklerini de düşündürüyor. İki tarafla da yoğun görüşmeler yaptık. Önemli olan gerginliğin azaltılması için adımların atılmasıdır. İçten diyaloğa hazır olunmasıdır. Durumun tırmanması ne AB'nin, ne Yunanistan'ın ne de Türkiye'nin çıkarına olur. Almanya, bu acil diyalog sürecini desteklemeye hazır." dedi.
'TÜRKİYE İLE AB ARASINDAKİ İLİŞKİLERDE BİR YOL AYRIMINDAYIZ'
Gazetecilerin de sorularını yanıtlayan Maas, "Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerde bir yol ayrımındayız. Dönem başkanlığımızı değerlendirerek bir katkı sağlamak istiyoruz. Türkiye stratejik bir partner. NATO müttefiği olarak çok büyük bir öneme sahip. Bu nedenle Türkiye ile yapıcı bir diyalog istiyoruz. Şuan halletmemiz gereken bir sorun var. Her iki tarafın da yapabileceği şeyler var. Biz arabulucu olarak bu gerginlikte dönem başkanlığımızı değerlendirmek istiyoruz. Yıl sonuna kadar Türkiye ile AB ilişkilerinin nasıl devam edeceği ortaya çıkacak. Bu diplomasiyle çözülecek. Zor olabilir. Ağır ilerleyebilir, fakat burada diyalog niyeti var. Bunun koşullarını hazırlamalıyız. AB içinde bunun siyasi koşulları da hazırlanmalı ve doğrudan Yunanistan ile Türkiye arasında bunun konuşulması gerekiyor. İki taraf da ön koşulun olmamasını istiyor. Aslında bir araya gelmek için gerekli koşullar bunlar." ifadelerini kullandı.