Ak Parti Üsküdar İlçe Kongresi'nde
“Suriye’de, Türkiye’nin olmadığı hiçbir adımın atılması mümkün değildir”
AK Parti Üsküdar İlçe Kongresi'nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Artık Suriye’de, Türkiye’nin olmadığı hiçbir adımın atılması mümkün değildir. Amerika’nın, İngiltere ve Fransa’yla birlikte rejimin kimyasal silah tesislerini hedef alan son saldırısında bir defa daha gördük ki, bu iş öyle pansuman tedbirlerle olmuyor” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Üsküdar 6. Olağan İlçe Kongresi’ne katıldı. Kongre öncesinde Vakıfbank Spor Salonu önünde kendisine sevgi gösterisinde bulunan vatandaşlara bir selamlama konuşması yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra salona geçerek, partililere hitaben bir konuşma gerçekleştirdi.
“İSTANBUL’DA YAPILAN DÜNYA ÇAPINDAKİ PROJELERİN ÖNEMLİ BİR BÖLÜMÜ ÜSKÜDAR’DA”
Marmaray, Avrasya Tüneli, Ümraniye Metrosu ile yapımları tamamlanmak üzere olan Çamlıca Camii ve radyo televizyon kulesine işaret ederek, son yıllarda İstanbul’da yaptıkları dünya çapındaki projelerin önemli bir bölümünün Üsküdar’da olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Üsküdar Meydanı ile Harem-Beylerbeyi arasındaki sahil düzenlemesinin bu yıl tamamlanacağını açıkladı.
Konuşmasında tarihî eser restorasyonlarının yanı sıra, eğitim, sağlık ve ulaşım alanlarında Üsküdar’da belediye ve kamu kurumları tarafından gerçekleştirilen yatırımlarından ve hizmetlerinden örnekler veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rahmetli Neşet Ertaş, ‘aşkınan çalışan yorulmaz’ diyor. Gerçekten de aşkla çalışıldığı zaman imkânlar ne olursa olsun, mazeret değil, sadece hizmet üretilir” diye konuştu.
Bugünkü Türkiye ile dünkü Türkiye karşılaştırıldığında, bu sözün daha anlamlı hâle geldiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bırakınız bölgesini, kendi ülkesinin sınırları içinde dahi kontrol sağlamakta zorlanan bir Türkiye’den, sınır ötesi operasyonlarındaki başarılarıyla dünyaya parmak ısırtan bir Türkiye’ye geldik” ifadelerini kullandı.
“DOĞRU BİLDİĞİMİZ YOLDAN ŞAŞMADAN BUGÜNLERE GELDİK”
7 yıldır Irak ve Suriye’de yaşanan büyük yıkımın sonuçlarını, Türkiye’nin neredeyse tek başına omuzladığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerinin devamında şunları söyledi: “Bunca zamandır bölgesinin sıkıntılarıyla cebelleşen Türkiye, ilk defa etkilenen değil etkileyen konumuna geldi. Üstelik bu proaktif siyaseti vesayetten darbelere, bölücü terörden dinimizi istismar edenlerin ihanetlerine kadar içeride yaşadığı nice saldırılara rağmen uygulayabilmiştir. Terör örgütleriyle, siyaset mühendisliğiyle, ekonomiyi silah olarak kullanma çabalarıyla bizi ne kadar durmaya çalışırlarsa çalışsınlar, doğru bildiğimiz yoldan asla şaşmadan işte bugünlere geldik. Hele bir 15 Temmuz destanımız var ki, ülkemizin tarihinde bir dönüm noktası olarak nesiller boyunca anlatılacağına inanıyorum. Gençler, böyle bir milletin evladı olduğum, böyle bir milletle yürüdüğüm için Rabbime binlerce kez hamt ediyorum.”
“İSİMLERİNE BAKMADAN, TERÖR ÖRGÜTLERİYLE AYNI KARARLILIKLA MÜCADELE EDİYORUZ”
Artık maruz kaldığı saldırılar karşısında sinip alttan alan değil, saldırıları bizzat kaynağında yok etmeyi siyasetinin temeline oturtan bir Türkiye’nin olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin karşısına çıkartılan terör örgütleriyle, isimlerine bakmadan aynı kararlılıkla mücadele ettiğini söyledi.
Bölücü terör örgütünün, önce Türkiye sınırları içinde, şimdi ise sınırları boyunca kendine alan açmak için kazdığı hendekleri, teröristler için mezar hâline getirdiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün itibarıyla etkisiz hâle getirilen terörist sayısının Afrin’de 4163, Kuzey Irak’ta 337, yurtiçinde 190 olduğunu açıkladı.
“BÖLGEMİZDE OYNANAN OYUNLARI TERSİNE ÇEVİRİYORUZ”
Türkiye’nin DEAŞ ve FETÖ terör örgütlerine karşı verdiği mücadele ile kalmayıp güvenlik güçleriyle, vatanlarını kurtarmaya çalışan Suriyeli kardeşlerine destek verdiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İşte bunlara Bay Kemal ‘terörist’ diyor. Ey Bay Kemal, sen teröristlerle beraber gidiyorsun, ama Özgür Suriye Ordusu benim Mehmetimle beraber yürüyor. Sen adresi şaşırdın adresi, sen Cudi’ye komşusun, Gabar’a komşusun, Kandil’e komşusun; ama onlar, evet, şahadete yürüyenlere komşu, onlarla Mehmetlere komşu” sözlerine yer verdi.
Türkiye’nin, yıllardır Ensar olup milyonlarca Suriyeli kardeşini bağrına basarak, sınır ötesi operasyonlarla kardeşlerinin yurtlarını özgürleştirerek, bölgesinde oynanan oyunları tersine çevirdiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Artık Suriye’de, Türkiye’nin olmadığı hiçbir adımın atılması mümkün değildir. Amerika’nın, İngiltere ve Fransa’yla birlikte rejimin kimyasal silah tesislerini hedef alan son saldırısında bir defa daha gördük ki, bu iş öyle pansuman tedbirlerle olmuyor” dedi.
Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin, İngiltere Başbakanı Theresa May ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile yaptığı görüşmelere değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yaptığımız değerlendirmelerde bölgenin huzuru için artık şöyle daha yumuşak, muhteris bir havada değil, bölgedeki bu sıkıntıları aşmamızın gereği için neler yapabiliriz, bunları konuşalım istedik” ifadelerine yer verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Esed’in bir zalim olduğuna ve Suriye’de “dostlar alışverişte görsün” kabilinden bir adım atılmaması gerektiğine vurgu yaptı ve “Kaldı ki, bu müdahale illa kimyasal olması şart değil, konvansiyonel olduğu zaman bir kenara mı koyacaksın? Konvansiyonel silahlarla olduğu zaman dokunma, kimyasalla olduğu zaman dokun. Yüzbinlerce insan bu Suriye’de öldü, bunları kim öldürdü, önce bunun hesabını bir soralım, hep birlikte soralım” değerlendirmesinde bulundu.
“SURİYE HALKININ ARKASINDA SADECE TÜRKİYE VARDIR”
“Türkiye’den başka bu ülkede faaliyet gösterip de Suriye halkına güvenli bir gelecek vaat eden hiçbir güç yok” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriyeliler için konut yapma ve güvenli bölge oluşturma tekliflerine karşılık verilmediğini aktararak, “Suriye’de sahaya bozulanı düzeltmek için giren Türkiye’den başkasını göremezsiniz. Her terör örgütünün arkasında bir ve birkaç ülkenin belki siluetine rastlayabilirsiniz; ama Suriye halkının arkasında sadece Türkiye var” vurgusunda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Suriye’de hava öyle dumanlı ki, kimin kimle ne yaptığı meçhuldür. Sadece bizim sözümüz, icraatımız ve niyetimiz açıkça ortadadır. Peki, biz ne diyoruz? ‘Suriye’deki tüm terör örgütlerine karşıyız’ diyoruz. Ne diyoruz? ‘Suriye’de kadınlar, çocuklar, mazlumlar katledilmesin, etnik temizlik yapılmasın, kimse inancından dolayı zulme maruz kalmasın’ diyoruz. Ne diyoruz? ‘Suriye sorununa siyasi çözüm bulunabilmesi için bu ülkenin gerçek sahibi olan Suriyeli muhaliflerle oturulup konuşulmalı’ diyoruz. Ne diyoruz? ‘Suriye’de güvenli bölgeler oluşturup milyonlarcası ülkemizde olan mültecilerin evlerine, yurtlarına dönmeleri sağlanmalı’ diyoruz. İşte Fırat Kalkanı Harekâtı’nda bakınız 160 bin mülteci geri döndü, aynı şekilde inanın Afrin’e de en azından 200 bin dönüş olacak, ben bunu görüyorum. Suriye halkının üzerine atılan bombalar, füzeler, yöneltilen silahlar, kullanılan mühimmat, yine söylüyorum, para olarak bölgeye aktarılsa tüm sığınmacıların yaşayabileceği o şehirleri kurabiliriz.”
“KAYNAKLAR, SURİYE’Yİ İMAR ETMEK İÇİN DEĞİL YIKMAK İÇİN GELENLERE AKTARILIYOR”
Bu teklifi yıllardır tüm ABD ve Batı ülkelerinin liderleri ile Arap ülkelerinin yöneticilerine yaptığını; ancak kaynakların Suriye’yi imar etmek için değil yıkmak için gelenlere aktarıldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’ye, Suriye’den çıkması yönünde çağrıda bulunanların Türkiye’nin olduğu yerde terörün olmamasından ve huzurun kök salmasından rahatsız olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerinin devamında şöyle konuştu: “Terör olmayınca da Suriye’yle ve bölgeyle ilgili hesaplar tutmuyor, pusulalar şaşıyor. Suriye üzerinde hesap yapanlar, petrol üzerinde hesap yapıyor ve bu oyunu da biz bozacağız. Suriye halkıyla el ele verip bu ülkeyi yeniden ayağa kaldırarak onları şaşırtmaya inşallah devam edeceğiz. İnşallah Münbiç’ten Haseke’ye kadar olan diğer bölgeleri de Suriye halkı için özgür ve müreffeh yerler hâline dönüştüreceğiz. Bu mücadelede yanımızda olan herkese teşekkür ederiz. Tüm bu gerçeklere rağmen Türkiye’ye karşı hâlâ terör örgütlerinin ve zalim rejimin yanında yer alanların da en kısa sürede hakikatleri göreceklerine inanıyorum.”
Konuşmasının sonunda “tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet” vurgusunda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini başarı dilekleri ve görevlerini devredecek olanlara teşekkürlerini ifade ederek tamamladı.