100 yıllık ata yadigarlarını topladı, evi müze gibi oldu
Elazığ’ın Keban ilçesinde yaşayan Feti Oruç, 20 yıldır sadece aile büyüklerinden topladığı 500’ün üzerinde 100 yılı geçkin tarihe sahip antika eşyaları evinin bir odasında özenle saklıyor.
46 yaşındaki Feti Oruç, yaklaşık 20 yıl önce aile büyüklerinden kalan eski eşyaları toplamaya başladı. Daha sonra koleksiyonculuk hobisini geliştiren Oruç, para ve antika eşyalara da merak sardı. Oruç, 20 yılda biriktirdiği 500'ün üzerinde tarihi önemi olan eşyalarla evinin bir odasını döşedi. Oruç'un aile büyüklerinden topladığı eşyalar arasında tabak, çanak, buğday ölçekleri, tüfek, radyo, terazi, antika ve daktilo gibi 100 yılı devirmiş bir çok malzeme olduğu belirtildi.
“Tamamen aile yadigarları”
Yaklaşık 20 yıldır aile büyüklerinden kalan eşyaları biriktirdiğini belirten Feti Oruç, “Tamamen aile yadigarları ataya ve eskiye saygı anlamında eski dönemlere ait, eskiyi anımsatan eserleri biriktirmek gibi bir hobim var. Bunu 20 yıla yakın zamandır sürdürmekteyim. Eserlerin birçoğu köyümde bulunmakta, buraya getiremedim en kısa zamanda onları da bir araya getirip görsel bir şekilde sergileyeceğim. Bu tür eski eserlere karşı büyük bir ilgim var. Burada bulunan tüm eserleri aile üyelerinden temin etmekteyim ve bu hobim aynı istekle devam edecek' dedi.
“1918 yıllarına ait eserler”
Evinin bir bölümünü bu eserlere ayırdığını ve aralarında 100 yıllık eserlerin bulunduğunu dile getiren Oruç, “Bu eserlere sahip çıkılması gerektiğini düşünüyorum. Bunlar, bizim geçmişimiz. Yaptığım şeyin anlamlı ve kıymetli olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu eserler eskinin anısını taşıyor. Burada görmüş olduğunuz tabak çanaklar yaklaşık 100 yıl, buğday ölçekleri 1918 yıllarına ait eserler. Daktilo, yün eğirme onlar da yaklaşık olarak 100 yıl öncesine ait eserler. Tüfekler ise yaklaşık 100-120 yıl kadar öncesine ait eserler” şeklinde konuştu.
“Geçmişe sahip çıkmayanın geleceği olmaz”
Ailesinden olumsuz tepkiler aldığını aktaran Oruç, her şeye rağmen bu hobisini devam ettireceğini ve ileride bu eserleri bir müzeye bağışlayacağını belirterek, ‘Bu hurdaları burada topluyorsun', ‘Bu eski şeyleri at' gibi olumsuz tepkiler aldım. Daha sonra yapmış olduğum bu koleksiyona saygı duydular ama çokta memnun değiller. Fakat çevremden de çokça güzel tepkiler alıyorum. Genç arkadaşlar burayı ziyaret ediyorlar. Belki ileride bunları bir müzeye bağışlarım veya aileden bu geleneği devam ettirecek birileri çıkarsa yürütür. Ancak aileden sahiplenen olmazsa müzeye bağışlamak gibi bir düşüncem var. Gençlere de tavsiyem geçmişine sahip çıksınlar. Geçmişe sahip çıkmayanın geleceği olmaz. Geçmişe ait bir iz varsa bunları çöpe atmasınlar en azından bizim gibi bu işin meraklısına verebilir veya müzeye verebilirler” diye konuştu.