''Gittiğiniz Yol Karanlık Yoldur, Çıkmaz Sokaktır''
"81 il 81 Anaokulu Toplu Açılış Töreni"ne katılan Başbakan Yıldırım, BYEGM Erzincan İl Müdürlüğü hizmet binasının da açılışını gercekleştirdi.
Başbakan Binali Yıldırım, Erzincan’da "81 il 81 Anaokulu Toplu Açılış Töreni"ne katıldı.
Buradaki konuşmasında, Türkiye'deki okul öncesi eğitimin son 15 yılda 4-5 kat arttığını ve bu projenin de sosyal sorumluluk projesi olduğunu söyleyen Yıldırım, "Devlet çocuklarımızın ihtiyacı olan okulları yapıyor ancak maşallah genç nüfusuz, okul yaşına gelen çocuklarımız, oldukça fazla bu da bizim için bir yük değil, bizim bir zenginliğimiz. Çünkü petrolünüz olur, biter, taşa, toprağa, binaya yatırım yaparsınız 50-100 sene ömrü var, gelir geçer ama insana yatırım yaparsanız, nesiller boyunca sonsuza kadar devam eder." diye konuştu.
Eğitime ve insana yapılan yatırımın dünyadaki en anlamlı ve dönüşü fazla olan yatırım olduğunu dile getiren Yıldırım, projede Milli Eğitim Bakanlığı, Türk Kızılayı, bağışçılar ve Türk Kızılayı İstanbul Şubesinin aktif rol oynadığını bildirdi.
Bağışçılar ile Milli Eğitim Bakanlığının buluşturulduğunu ve herkesin sorumluluk üstlendiğini, böylece projenin hayata geçtiğini anlatan Yıldırım, şu anda 25 inşaatın devam ettiğini, bugün de 12 açılışın gerçekleştirileceğini söyledi.
Açılışı yapılacak anaokuluna Fırat Kalkanı Harekatı sırasında Bab'ta şehit olan 1992 doğumlu Piyade Uzman Çavuş Selim Topal'ın adının verildiğini, şehidin annesi Hatice Topal ile babası Salih Topal'ın da açılışta hazır bulunduğunu anlatan Yıldırım, törene katılmaları sebebiyle şehit ailesine teşekkürlerini iletti.
Başbakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Evladınızla gurur duyun, şehit anası, şehit babası olmak her kula nasip olmuyor. 'Onlar ölüler değildir, onlar diridir, ancak sizler bilemezsiniz' kitabımız böyle emrediyor. Onlar her ne kadar şehadet şerbetini içtilerse Peygamber Efendimize komşu oldularsa bize düşen onlara imrenmektir. Biz de Rabbimize dua ediyoruz, 'Bizi de Peygamberimize komşu eyle, onların şefaatlerine nail eyle.' Onlar gibi binlerce ana kuzusu bugün Afrin'de, Irak'ta, Suriye'de, yurdun her köşesinde milletin huzuru için kardeşliği için güvenliği için gece gündüz demeden mücadele ediyorlar. Polisimiz, askerimiz, jandarmamız, güvenlik korucumuz, bütün güvenlik birimlerimizin bu mücadelede Allah yar ve yardımcısı olsun. Dualarımız, 81 milyonun duası onlarla beraber."
Türkiye'nin bağımsızlığı ve geleceğinin güvenlik birimlerinin yaptığı kutsal mücadeleyle mümkün hale geleceğini dile getiren Başbakan Yıldırım, şöyle devam etti:
"Bölgemizde vatandaşlarımızın huzuru, güveni yanı sıra bölgemiz dışında ülkemizi tehdit eden her türlü nifak tohumlarına karşı, terör örgütlerine karşı Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, kahraman Mehmetlerimiz çok anlamlı bir mücadele veriyor. Bunu yaparken de kılı kırk yarıyorlar. Eğer başka ülkeler gibi, 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' hassasiyeti olmasa bu operasyonlar birkaç günlük iştir ama El-Bab'da olduğu gibi Afrin'de de tek bir sivilin burnu kanamaması için adeta ilmek dokur gibi o teröristleri bir bir tespit edip, onlar etkisiz hale getiriliyor."
Sivillerle ilgili yalan yanlış karalama propagandası yapanların olaylara tek gözlükle baktıklarını düşündüğünü ifade eden Yıldırım, şunları kaydetti:
"Şu harekatın başladığı günden geçen 24 gün içerisinde Hatay'a, Reyhanlı'ya, Hassa'ya, Kırıkhan'a, Kilis'e gittiniz mi? Orada yok olan hayatları gördünüz mü? Orada hastanelerde yatan gazilerimizi, yaralılarımızı ziyaret ettiniz mi? Yıkılan camileri, ibadet ederken, insanların esenliği için ve dünyanın barışı, huzuru için elini semaya açan o mübarek insanların üzerine roketler yağdıran ve o camiyi başlarına yıkanlar, o evleri tahrip edenler, o canlara kıyanları yok sayacaksınız, görmezden geleceksiniz, başka ülkelerin başka yerlerde yaptıkları mezalimin fotoğraflarını 'sivillere katliam' diye takdim edeceksiniz. Öyle şey olmaz.
Buradan o teröristlerin ağa babalarına, sırtını sıvazlayanlara, onların omuzundan Türkiye'ye namlu doğrultanlara söylüyorum, gittiğiniz yol karanlık yoldur, çıkmaz sokaktır, Türkiye'nin dostluğu sizin için önemliyse bir an önce bu yoldan vazgeçin, eğer böyle bir hassasiyetiniz yoksa sonuçlarına da kendiniz katlanırsınız. Bu asil millet en zor şartlarda bile Çanakkale'de, Kut'ül Amare'de, İstiklal Harbi'nde, uzağa gitmeyelim 15 Temmuz'da bütün alçaklara dersini vermiştir. Biz her şeye katlanabiliriz, her zorluğa göğüs gerebiliriz, her türlü yoksunluğa karşı sabredebiliriz ama istiklalimize karşı herhangi bir kalkışmaya asla müsamaha göstermeyiz, bu kadar açık ve net söylüyorum. İstiklal, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi bizim karakterimizdir. Bizim ecdadımız ve biz bunun için yaşadık, asla hiçbir ülkenin esaretine girmedik ama bir şey daha yaptık hiçbir ulusu, hiçbir milleti kendi boyunduruğumuz altına da almadık, böyle bir asil milletiz."
Başbakan Yıldırım, Osmanlı'nın 619 yıl hüküm sürdüğünü hatırlatarak, o coğrafyalarda herkesin dilinde, dininde, işinde, gücünde serbest olduğunu belirtti.
Bugün Türkiye'yi "istilacı" diye göstermeye çalışanların dönüp Cezayir'e, Fas'a, Sahraaltı Afrika'ya bakmaları gerektiğine işaret eden Yıldırım, "Kendi dillerini bile unutturdular. Ana dillerini terk ettirdiler, kendi dillerini resmi dil yaptılar. Esaretle istilayla itham edilecek dünyada hak etmeyen tek bir ülke var, o da Türkiye'dir." diye konuştu.
Başbakan Yıldırım, Türkiye'nin geçmişiyle gurur duyduklarını, geleceğine de güvendiklerini ve inandıklarını kaydetti.
Ülkede şimdi çocukların 3 yaşından başlayıp, 6 yaşına kadar okula hazırlık dönemini geçirdiğine değinen Yıldırım, bu şekilde okula gitmeden birçok alanda kendilerini aslında hazır hale getirdiklerini bildirdi.
Güzel bir hizmeti başlatacaklarını anlatan Başbakan Yıldırım, bu okulların yapılmasında, projenin dizaynında emeği geçen bağışçılara ve kurumlara teşekkürlerini iletti.
İnsanın evlatlarına teşekkür etmesinin zor olduğunu belirten Yıldırım, "Açacağımız okulun finansmanını sağlayan da büyük oğlum Bülent Yıldırım'dır. Onu da bu arada zikretmeme müsaade edin." dedi.
Başbakan Yıldırım, eğitim için hedeflerinin bulunduğuna işaret ederek, "Bunlardan en önemlisi 2019'da artık sabahçı, öğlenci sistemini terk edeceğiz ve tek sistem yapacağız. Herhalde 6-7 ilimizde biraz daha sıkı çalışmamız gerekiyor, onun dışındakiler hazır bile. İstanbul'da biraz daha işimiz var, Ankara da toparladı, orada da az da olsa işimiz var. İnşallah bu hedefimizi tutturacağız." değerlendirmesini yaptı.
Türk Kızılayı'nın son 15 yılda AK Parti iktidarında önemli yere geldiğini hep beraber gördüklerini aktaran Yıldırım, şunları söyledi:
"Arakan'a gittik, orada Türk Kızılay'ı var. Komşularımızda deprem oluyor. Hatta bazılarında oranın kendi kurumları daha deprem yerine varmadan bizimkiler gidiyorlar. Ama Türk Kızılay'ı AK Parti iktidarından önce hep kötü hatırlarla, kötü işlemlerle hatırlanırdı. Makam mevki kavgasına kurban gitmiş bir Kızılay vardı. Bugün ise hizmetle anılan içeride ve dışarıda sosyal sorumluluk projeleriyle anılan ve Türkiye'nin sivil toplum örgütleri eliyle yardım elinin, desteğinin, garip gurebaya, yardıma ihtiyacı olanlara ulaştırılmasında büyük bir hizmet görüyor."
Yıldırım, Türk Kızılayı'nın hizmetlerini karşılıksız bırakmadıklarını, bedava reklamlarını yaptıklarını belirterek, "Maliyetlerini azaltacak birçok da yasal iyileştirmeler yaptık. Bazı vergilerden muaf tuttuk. Kaynak oluşturmalarını sağlayacak düzenlemelere yer verdik. Böylece onlar da hizmetlerini artırarak devam ediyorlar." dedi.
Erzincan'ın maden suyunda zengin bir bölge olduğunu kaydeden Başbakan Binali Yıldırım, Türk Kızılayı'nın Afyon'da ve Erzincan'da maden suyu üretimi yaptığını anlattı.
Yıldırım, Erzincanlılara müjde vermek istediğini ifade ederek, "Türk Kızılay'ı Genel Başkanı söyledi. Erzincan'daki fabrikasını yüzde 100 büyütüyor, kapasiteyi artırıyor. Demek ki epey bir ilgi, talep var. Ben bir şey söylemedim. Kendiliğinden o bana söyledi. Bu kararlarından dolayı teşekkür ediyoruz." diye konuştu.
Türkiye'nin 81 iline ve yurt dışına giden ürün şişelerinde Türk Kızılayı'nın isminin altında "Erzincan" yazdığını ve bunun da gurur verici bir şey olduğunu belirtti.
Tesise ismi verilen Şehit Selim Topal'a Allah'tan rahmet dileyen Yıldırım, "Görevimiz, şehitlerin isimlerini yaşatmak için benzer tesisler yapmaktır. Bugünlere kolay gelmedik. Milletimizin duası ve desteğiyle geldik. Ondan sonra millet sevdalısı, gecesini, gündüzüne katan Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarının gayretiyle geldik." ifadesini kullandı.
Başbakan Yıldırım, toplu açılış kapsamında bazı illere video konferans yoluyla bağlandı, bağışçılar ve şehit aileleriyle de sohbet etti.
Kur'an-ı Kerim okunmasıyla başlayan toplu açılış töreninde daha sonra projeye ilişkin tanıtım filmi gösterildi.
Yıldırım, eşi Semiha Yıldırım beraberindekilerle toplu açılışı gerçekleştirdi, açılışı yapılan okulda da incelemede bulundu.
Törene, ayrıca Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Hayati Yazıcı, Mustafa Ataş, Cevdet Yılmaz, Vedat Demiröz, AK Parti TBMM Grup Başkanvekili Bülent Turan ile Erzincan Valisi Ali Arslantaş da katıldı.
Başbakan Binali Yıldırım, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü (BYEGM) Erzincan İl Müdürlüğü hizmet binası açılışında yaptığı konuşmada, Erzincan'da dolu dolu bir gün geçirdiğini söyledi. BYEGM'nin il binasının çok güzel olduğunu dile getiren Yıldırım, Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu başta olmak üzere BYEGM Genel Müdürü Mehmet Akarca ve emeği geçenlere teşekkür etti.
Erzincan ve Türkiye'ye yakışan bir işe imza atıldığını belirten Yıldırım, Başbakan Yardımcısı Çavuşoğlu ile binanın etkin kullanılmasına yönelik yaptığı konuşmayı da aktardı. Yıldırım, "TRT ile Anadolu Ajansını da buraya taşıyalım Mehmet Bey. Sizin bünyenizde beraber çalışın hem de bir tasarruf olur, daha iyi eş güdüm sağlanır, güzel de hizmet yapmış olursunuz. Tek merkezden bütün işler hallolur." diye konuştu.
BYEGM'nin Başbakanlığa bağlı olduğunu hatırlatan Yıldırım, kurumun yurt içinde ve yurt dışında önemli hizmetleri bulunduğunu vurguladı. Bu hizmetleri daha etkin hale getirmesi için BYEGM'ye her türlü desteği vermeye devam ettiklerini söyleyen Yıldırım, milli savunmadan turizme kadar pek çok alanda Türkiye'nin hak ve menfaatlerini en doğru ve en hızlı şekilde anlatabilmek için bu merkezde gece gündüz, uzmanlar tarafından çalışıldığını anlattı. Yıldırım ayrıca bu merkezde belge ve bilgi üretildiğini, tarafsız, güvenli habercilik ilkesiyle basın-yayın organlarında ve dünyada "etkin, güçlü Türkiye" algısının oluşması için gayret gösterildiğini kaydetti.
Türkiye aleyhine başta Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) olmak üzere birçok şer odağının karalama kampanyalarını eksik etmediklerini dile getiren Yıldırım, şöyle devam etti:
"BYEGM, Anadolu Ajansı, TRT World, TRT ve diğer basın yayın organlarımız, bu karalama kampanyalarını etkisiz hale getirmek için büyük bir gayret gösteriyorlar. İç ve dış siyasetimizin doğru anlatılması için devletimizin çeşitli kurumları koordinasyon içerisinde çalışıyorlar. 18 il müdürlüğü, 39 basın müşavirliği olarak şu anda faaliyeti bu genel müdürlüğümüzün devam ediyor. Amaç güçlü, müreffeh, saygın Türkiye hedefine yaraşır şekilde bir hizmet seviyesine ulaşmak."
BYEGM'nin geçmişte isminin dahi anılmadığını ifade eden Yıldırım, "Büyük bir imkan, büyük bir kaynak ama kullanılamıyor. Sıradan bir devlet kuruluşu gibi. Bir memuriyet gibi ne yaptığı, ne ettiği, ürettiklerinin içeride ve dışarıda yankı yapmadığı bir yapı. Ama şimdi Allah'a şükür çok daha etkin, yanlış algıları düzelten, faaliyetleriyle yüzümüzü ak eden, güldüren bir kuruluş haline süratle gidiyor." şeklinde konuştu.
Bugün Türkiye'nin gündeminde Zeytin Dalı Harekatı'nın bulunduğunu anımsatan Yıldırım, bu bağlamda basın çalışanlarının, zaman zaman hayatlarını da tehlikeye atarak, bu operasyonun gerçek amaçlarını, bunun terörle mücadeleden başka hiçbir amacının olmadığını bütün dünyaya aktardıklarını vurguladı.
Yıldırım, Zeytin Dalı Harekatı'nın sadece terörle mücadele değil, terörden bizar olan, zulüm altında olan Arapları, Kürtleri, Türkmenleri ve sivil vatandaşları da koruyacak çok meşru ve haklı bir operasyon olduğunun, doğru olarak dünyaya anlatılması için büyük gayret gösterildiğinin altını çizdi.
Basın mensuplarının sınır ötesine geçebilmesi, onlara yetki belgelerinin verilmesi, hizmetlerini en rahat, emniyetli şekilde sürdürebilmesini sağlayan kuruluşun BYEGM olduğunu dile getiren Yıldırım, kurumun, yapılan iş hakkında doğru, tarafsız, hızlı haber geçilmesi için çok büyük imkanlar sağladığını ifade etti.
Yıldırım, BYEGM'nin, terör örgütlerinin sosyal medya üzerinden yaymaya çalıştığı yalan yanlış haberleri anında aynı yöntemle bulup çıkardığını, vatandaşa, sosyal medya takipçilerine ulaştırdığını anlattı.
Başbakan Yıldırım, Afganistan'da, Pakistan'da ya da dünyanın başka bir yerinde üç-beş yıl önce yaşanan patlama ya da terör faaliyetinde yaralanan küçük bir kız çocuğunun fotoğrafının sosyal medyada, "Bu Afrin'de oldu" şeklinde terör örgütü yandaşlarınca paylaşılarak algı oluşturulmaya çalışıldığına dikkati çekti. Yıldırım ayrıca bu fotoğrafın altında da Türkiye'yi karalayan, sorumlu tutan paylaşımlar yapıldığını vurguladı.
Yıldırım, "Elimizde böyle bir imkan olmasaydı, böyle bir kuruluşumuz olmasaydı, internet gelişmemiş olsaydı bunları düzeltmek çok kolay olmazdı. Bir şey akılda yanlış kaldıktan sonra düzeltmek için 30 tane haber yapmanız lazım. Bir yanlışı düzeltmenin 30 tane doğru iş yapmanızla mümkün olduğunu tecrübeden biliyorum. Onun için bu kirli algı oyunlarına karşı hızlı hareket eden, yanlışlığı anında ortaya çıkaran, doğrusunu anlatan bir önemli bir görev yapıyorlar." şeklinde konuştu.
BYEGM'nin, Erzincan'ın, Türkiye'nin her tarafındaki güzellikleri de dünyaya anlattığını söyleyen Yıldırım, bunun aynı zamanda turizme, ulaşıma, ekonomiye, ülkenin tanıtımına da faydası olduğunu belirtti.
Eğin ilçesindeki kanyonun Kolarado'dan sonra en uzun kanyon olduğuna dikkati çeken Yıldırım, ayrıca Eğin evleri, Erzincan'ın tarihi mekanları, Ergan Kayak Merkezi gibi bütün güzellikleri tanıtmanın, BYEGM İl Müdürlüğünün vasıtasıyla olacağını kaydetti.
Yıldırım, sadece organize sanayi bölgesi yapmakla olmadığı değerlendirmesinde bulunan, "Yaparsınız, kimse bilmezse ne işe yarayacak? Orada ne yapılıyor, ne ediliyor? Hangi hizmetler var, hangi ürünler var? Tanıtım, üretimden daha önemli. İstediğiniz kadar yapın. Alıcıyla buluşturamazsanız yaptığınız işin değeri anlaşılmaz." diye konuştu.
Başbakan Yıldırım, Türkiye'nin her alanda büyüdüğünü ve Türkiye büyüdükçe karşısında rahat durmayanların sayısının arttığını vurguladı.
İktidarları boyunca birçok engellerle karşılaştıklarını ancak her seferinde millet iradesinin olaya sahip çıktığını ve bu engellerin aşılmasında kendilerine çok büyük destek sağladığını dile getiren Yıldırım, şöyle devam etti:
"Esasen hem 15 Temmuz hem Gezi olayları hem yargı darbesi hem kapatma davası... Başımıza gelen bütün işlerin defedilmesinde birinci derecede sizlersiniz, vatandaşlarımız, milletimiz, hemşehrilerimiz. Allah sizden razı olsun. Yaramazlara fırsat vermediniz, hep yanımızda oldunuz. Darbe gecesi Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla Erzincan, Dörtyol'daydı, Cumhuriyet Meydanı'ndaydı. Ay yıldızlı bayrağımızla indiniz meydana, meydan okudunuz alçaklara ve darbecilere dünyayı dar ettiniz. Bayrağımızı indirtmediniz, ezanlarımızı dindirtmediniz. Allah sizden razı olsun."
Her şeyin daha güzel olacağını söyleyen Yıldırım, şunları kaydetti:
"Türkiye'ye parmak sallayanlar unutmasın; Türk milleti, bu oyunlara asla pabuç bırakmaz. Neler geldi, neler geçti... Bu imtihanların hepsinden alnımızın akıyla çıktık. İnşallah bundan sonra da bizim yegane gücümüz milletimizin duası ve desteğidir. Bugün gece gündüz demeden Afrin'de, Fırat Kalkanı bölgesinde, Kuzey Irak'ta, Güneydoğu'da sınırlarımızda nöbet tutan bütün güvenlik güçlerimize, polisimize, jandarmamıza, Mehmetçik'imize, güvenlik korucumuza buradan, Erzincan'dan selam gönderiyoruz. Allah yar ve yardımcıları olsun. Bağımsızlık uğruna, istiklal uğruna, huzur ve kardeşlik adına hayatını vermekten çekinmeyen bütün şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Mekanları cennet olsun. Gazilerimize hayırlı, bereketli ömürler diliyorum."
Başbakan Yıldırım, konuşmasının ardından beraberindekilerle BYEGM Erzincan İl Müdürlüğü hizmet binasının açılışını yaptı.
Törene, Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Erzincan Valisi Ali Arslantaş ile Basın, Yayın Enformasyon Genel Müdürü Mehmet Akarca, AK Parti Genel Başkan yardımcıları Hayati Yazıcı, Mustafa Ataş, Cevdet Yılmaz, Vedat Demiröz, AK Parti TBMM Grup Başkanvekili Bülent Turan ve vatandaşlar katıldı.