Sağlık Bakanı Koca: Koronavirüs tüm ülkede yeniden tırmanışa geçti
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca: Bugün tespit edilen 2.165 yeni hastamız var. Toplamda yaklaşık 13 milyon test yapıldı. Ağır hasta sayımızda artış devam ediyor. Salgınla mücadelede geldiğimiz noktada elimizdeki en büyük silah başta MASKE olmak üzere tedbirlerdir. Mücadeleye güç verin. Son 24 saatte yapılan 115 bin 979 testten 2 bin 165 koronavirüs hastası tespit edildi. Virüs nedeniyle hayatını kaybeden 74 kişi ile toplam can kaybı 9 bin 658'e yükseldi.
'RİSKİN BOYUTU ARTMIŞTIR'
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bursa Şehir Hastanesi’nde Bursa, Çanakkale, Yalova, Bilecik ve Balıkesir il sağlık müdürleri ve başhekimleriyle ayrı ayrı toplantı gerçekleştirdi. Toplantının ardından basın mensuplarının karşısına çıkan Bakan Koca, açıklamalarda bulundu. Durumun bölgesel yayılımdan daha ciddi olduğunu belirten Bakan Koca, "Gelinen noktada bir değerlendirme yapmak gerekmektedir. Bu sebeple Bursa’da yaptığımız toplantının muhatabı 5 ilimiz ve İstanbul da dahil olmak üzere diğer illerimizdir. Gelinen noktayı şöyle tarif edebiliriz; salgın Anadolu’da ikinci zirve dönemindedir. Riskli tırmanışla karşılaşıyoruz, ilk zirveyi büyük illerde 14 Nisan’da, ikinci zirve noktasını da Eylül’de yaşadık. Anadolu’da ilk zirve Eylül’de görülmüştü, ikinci zirveyi şimdi yaşıyoruz. Büyük illerimizde tedbirlere durumun gerektirdiği ciddiyetle sarılmış, hızla sonuç almıştık. Ekimin ikinci haftasından itibaren öncekilerden daha ciddi sınavdayız. Riskin boyutu artmıştır. Mevcut şartlarda hastane kapasitelerimizden, test sayılarımızdan, hepsinden önemlisi bu mücadeleye devletimizin verdiği önemden kimsenin endişesi olmamalıdır, inanıyorum ki yoktur" dedi.
5 İLDEKİ KORONAVİRÜS SEYRİNİ PAYLAŞTI
Virüsün bulaştığı kişilerin büyük bir kısmında belirti görülmemesinin sevindirici olduğunu ancak bu durumun işin ciddiyetini azaltmadığını söyleyen Bakan Koca, "Salgın bize şunu öğretti; virüsün yayılması, sadece daha fazla sayıda insanın hasta olması, hayatını kaybetmesi değil, tüm hayatın sekteye uğramasıdır. Bu nedenle salgına karşı verilen mücadele, bütün hayatı koruma mücadelesidir" diyerek 5 ildeki koronavirüs seyrini, şu ifadelerle paylaştı:
"Bursa’da bir ay öncesine göre günlük vaka sayısı yaklaşık 3 kat artmıştır. Bilecik’te geçen aya göre vaka sayımız 2 kat arttı, Balıkesir, Yalova ve Çanakkale’de bir ay öncesine göre yüzde 50 oranında vaka artışı görüyoruz. Yatak kapasitelerimiz ve yoğun bakım yataklarımızı değerlendirdiğimiz durum şu şekilde; Bursa’da yoğun bakım yatak kapasitemize 198 yatak ilave ediyoruz, yatak doluluk oranımız yüzde 60, yoğun bakım doluluk oranımız yüzde 75, ventilatör doluluk oranımız ise yüzdde 38. Balıkesir’de 48 yoğun bakım yatağı artırıyoruz, yatak doluluk oranımız yüzde 48, yoğun bakım doluluk oranımız yüzde 62, ventilatör doluluk oranımız ise yüzdde 31. Bilecik’te 21 yoğun bakım yatağı daha artırıyoruz, yatak doluluk oranımız yüzde 36, yoğun bakım doluluk oranımız yüzde 42, solunum cihazı doluluk oranımız ise yüzde 56. Çanakkale’de yoğun bakım yatak kapasitemize 39 yatak daha ekliyoruz, yatak doluluk oranımız yüzde 34, yoğun bakım doluluk oranımız yüzde 48, solunum cihazı doluluk oranımız ise yüzde 24. Yalova’daki mevcut yoğun bakım yataklarımıza 9 yatak ilavesi yapıyoruz, yatak doluluk oranımız yüzde 62, yoğun bakım doluluk oranımız yüzde 60, solunum cihazı doluluk oranımız ise yüzde 26."
5 İLDE FİLYASYON EKİPLERİ ARTIRILIYOR
Salgınla mücadelede en önemli silahlarının filyasyon ekiplerinin yaptığı çalışmalar olduğunu kaydeden Bakan Koca, "Bu ekiplerimizin çalışmaları sayesinde şüpheli temasları tespit ediyor evlerinde izolasyona alıyor, hastaların takibini yapıyor, ilaçlarını evlerine kadar teslim ediyoruz. Bursa’da filyasyon sayısını 463’tan 700’e çıkarıyoruz. Balıkesir’de 203 filyasyon ekibimiz sahada, Yalova’da ekip sayımızı 60’a çıkarıyoruz, Bilecik’te 66 filyasyon ekibimiz mevcut. Çanakkale’deki 42 filyasyon ekip sayısını 97’ye çıkarıyoruz" diye konuştu.
YATIRIMLARA İLİŞKİN BİLGİLER VERDİ
Bursa ve Balıkesir’deki şehir hastanelerinin pandemide verdiği hizmetle bölgeye çok önemli katkılar sağladığına değinen Bakan Koca, "Geçen yıl hizmete almış olduğumuz Bursa Şehir Hastanemizde salgın döneminde bu yatırımın ne denli önemli olduğunu göstermiş oldu. Bursa Devlet Hastanesi, eski adıyla Memleket Hastanesi’nin pandemi sonrasında renovasyonunu yaparak sağlık hizmetine devam etmesini sağlayacağız, hiçbir spekülasyona izin vermeyelim. Birçok şehir hastanemizin açıldığı illerde olduğu gibi, önceki tesislerimize sahip çıkarak hizmet sunmaya devam edeceğiz. Bursalı hemşehrilerimizin ulaşımını kolaylaştırmak için Ulaştırma Bakanlığımız, 27 Ekim’de metro ihalesini yapacak. Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesi’nin ihalesi yapıldı, herhangi bir ödenek sorunu olmayan hastanemizi hızlıca tamamlamayı hedefliyoruz. Büyükorhan İlçe Hastanesi’nin inşaatı devam ediyor, önümüzdeki bahar hizmete açacağız. Harmancık İlçe Devlet Hastanesi’nin inşaatına bu yıl başlıyoruz. Türkiye’de tek olan spastik çocuklar hastanemizi yenileyeceğiz. Hayırseverlerin ve belediyemizin destekleriyle arsası genişletildi, imar çalışmaları tamamlandı, proje ihalesini yaptık, projesini tamamlayıp inşaatına başlayacağız. Balıkesir’de Sındırgı ve Gömeç İlçe Devlet Hastanelerimizin inşaatlarını bu yıl sonuna kadar tamamlayıp hizmete sunacağız. Bigadiç Devlet Hastanesi’nin ek hizmet binasının inşaatına başladık, Bandırma Ağız Diş Sağlığı Merkezi’nin inşaatını tamamladık, geçici kamu çalışmaları devam ediyor. Susurluk Devlet Hastanesi’nin ihalesini tamamladık, inşaatına başlıyoruz. Edremit Devlet Hastanesi ve Merkez Devlet Hastanesi proje çalışmalarımız devam ediyor. Çanakkale’de Çan Devlet Hastanesi’ni bu yıl tamamlıyoruz, Gökçeada Devlet Hastanesi’nin inşaatına devam ediyoruz. Bu yıl Biga Ağız Diş Sağlığı Merkezi’nin ihalesini yapıyoruz. Yalova’da Devlet Hastanesi’nin inşaatına geçen yıl başlamıştık. Önümüzdeki yıl tamamlayacağız. Bilecik ilçemizde Bozüyük Devlet Hastanesi’nin inşaatı hızla devam ediyor, önümüzdeki yıl tamamlayıp hizmete alacağız. Bozüyük Ağız Diş Sağlığı merkezi inşaatımıza da bu yıl başlıyoruz. Bugün değerlendirmeye aldığımız illerde saydıklarımın dışında birçok Aile Sağlığı Merkezi, Sağlıklı Hayat Merkezi ve 112 Acil Sağlık İstasyonu yatırımlarımız devam ediyor" ifadelerini kullandı.
'TEDBİRİ BOŞ VERİP, SEYRİ KENDİ HALİNE BIRAKIRSAK, KIŞ HEPİMİZ İÇİN YENİLGİ DÖNEMİ OLUR'
Bakan Koca, "Salgın Anadolu kentlerinde ikinci zirve dönemindeyken, İstanbul’da mücadelenin önemi artarken, günlük hayatımızı nasıl sürdürmeliyiz? Bunun tarifini kontrollü sosyal hayat şeklinde yapmıştık. Her şeyden önce dışarıda geçirdiğimiz zamanı asgari düzeye indirmeliyiz, işimiz mecburiyetlerimiz dışında evimizde kalalım, ‘Hayat eve sığar’ı yeniden hatırlayalım. Dışarı çıkmışsak, kalabalıktan uzak durmalıyız. Salgının bu evresinde asıl ciddi sınavı kalabalığa karşı vereceğiz. Evimiz dışında, iş yerimiz dahil başkalarıyla paylaştığımız her ortamda maske takalım. Mesafe kuralıyla birbirimizi koruyalım. Yeni vakaların önünü kesecek olan asıl güç bu basit tedbirlerdir. Salgın Anadolu’da ikinci zirve dönemine kış henüz gelmeden ulaştı. Tedbiri boş verip, seyri kendi haline bırakırsak, kapalı ortamların etkisiyle kış hepimiz için bir yenilgi dönemi olur" şeklinde konuştu.
'MÜCADELE SADECE HASTA TEDAVİ EDİLEREK KAZANILAMAZ, YAYILMAYI ÖNLEYEREK KAZANILIR'
Anadolu genelindeki ikinci zirve döneminin, çalışma toplantılarında ele aldıkları 5 kentte de geçerli olduğunu dile getiren Bakan Koca, "Salgına karşı yürüttüğümüz mücadele için 5 ilimizdeki vatandaşlarımızdan, şimdiye kadar verdiği desteklerin çok büyüğünü talep ediyorum. Bursa salgın boyunca gördüğü en riskli dönemi yaşıyor. Son bir haftadaki günlük vaka sayıları, ilk zirveyi yaşadığımız Eylül ortasına kıyasla 3 kat fazla görünüyor. El birliği ile yeni bulaşmaları, can kayıplarını önleyelim. Bilecik, ilk zirveyi 10 Eylül’de yaşamıştı. O güne kıyasla günlük vaka sayısı iki katına yaklaştı. Dikkat çekici diğer nokta zatürre oranının Türkiye ortalamasının çok üzerinde olmasıdır. Yalova ikinci zirveyi Türkiye geneliyle aynı günlerde yaşıyor, Nisan dönemine kıyasla günlük vaka sayısı yüzde 50 arttı. Bilecik’te olduğu gibi Yalova’da da zatürre oranı yüksek ve yüzde 10 civarında seyrediyor. Bu kentimizden de daha güçlü mücadele bekliyoruz. Çanakkale’deki yüzde 50 oranındaki artış ilk zirveye benzerlik gösteriyor, bu ilimizin kontrolü elde tutması ve tedbirlerde çok kararlı olması gerekiyor. Balıkesir ilk zirveyi Eylül başlarında yaşamıştı, son 2 haftada yüzde 50 vaka artışı görüyoruz. Bu ilimiz için verebileceğim iyi haber zatürre oranının düşmeye devam etmesidir. Sağlık sistemimiz, hastamızı en iyi şekilde tedavi edecek güçtedir, sahadaki müdahalede ise ekiplerimiz büyük başarı gösteriyor. Asıl önemli olan hastalıktan uzak durarak, salgına set çekmektir. Sağlık ordumuzun hastalarımızı tedavi etmek için gösterdiği çabayı tedbirlere uymak için her birimiz göstermeli, sizlere açık mesajım şudur; salgınla mücadelede halen tedbirlerden daha güçlü silahımız yok. Biliyoruz ki bu mücadele sadece hasta tedavi ederek kazanılamaz, yayılmayı önleyerek kazanılır. Bu da ancak tedbirlere uymakla mümkündür" açıklamasında bulundu.
'RİSKİ EN YOĞUN OLAN KİŞİLERDEN BAŞLAYARAK GRİP AŞISINI KADEMELİ OLARAK VERMEK GEREKİYOR'
Grip aşısına da değinen Bakan Koca, sağlık çalışanlarında riskli olanlara Kasım'ın ilk haftası grip aşısının da yapılacağına işaret ederek, "2021 yılının aşısını şimdiden sipariş etmeye çalışıyoruz. Dolayısıyla bu yıl olan aşının siparişi de geçen yıllara dayanır. Her yıl, ortalama aldığımız aşı 1 milyon 350 bin dozdu. Dünyada grip aşısının arzı toplamda yüzde 20 oranında arttı. Pandemi ile birlikte grip aşısının önemi arttı. Özellikle bu dönemde grip aşısının herkese yapılabilmesi gerektiği düşüncesi yaygınlık kazanıyor. Böyle bir durum söz konusu değil, olamaz. Biz bu yıl için 1 milyon 350 bin grip aşısını tedarik etmiş olduk. İlk 400 binini de eczanelerimize depolar üzerinden verdik. Önümüzdeki iki üç hafta içerisinde devamını da göndereceğiz. Ayrıca bunun dışında biz grip aşılarını daha da artırmak için yoğun gayret içerisindeyiz, şu an için bu sayının 2.4 milyona çıktığını söyleyebilirim. Bunu 3 milyonun üzerine çıkarmak noktasında yoğun gayret içerisindeyiz. Geçen yıla göre en az iki kat artmış olacak. Özellikle bu durumda dünyada arzının çok olmadığı ama talebin fazla olduğu dönemde grip aşısını özellikle riskli olan kişilere yapmak gerekiyor. Riski en yoğun olan kişiden başlayarak bu grip aşısını kademeli olarak vermek gerekiyor. Bilim Kurulumuz çalışma yaptı, kimlere öncelikle yapılması gerektiğini belirlemiş oldu. Özellikle; riskli gebelere, doğumdan sonraki ilk iki hafta içerisinde olanlara, 65 yaş üzerindeki kronik hastalı olanlara, 5 yaş altı kronik hastalığı olan çocuklara, 5 ile 65 yaş arası iki kronik rahatsızlığı olan kişilere, özellikle riskli olan sağlık çalışanlarımıza ve organ nakli olan kişilere olmak üzere ilk planda bunun dağıtımını hedefleyerek planladık. Aşıyı bu şekilde dağıtmış olacağız. Devamında artışını hedeflediğimiz daha fazla tedarik için aşı ile ilgili, elimize geçtikçe bu kademelenmeyi daha da genişletmeyi düşünüyoruz. Telaşlanmayalım, bu dediğim çerçevede yayın bir şekilde uygulamasının yapılacağını söylemek istiyorum. Bilim Kurulu belirlerken, Kovid-19 enfeksiyonu ile birlikte risk taşıyabilecek kişileri daha önemli planda görerek bir plan yapıldı. Vatandaşımız şundan emin olsun; çok güçlü bir dijital altyapımız var" açıklamalarında bulundu.
'YERLİ AŞIMIZ İÇİN ÇALIŞMA DEVAM EDİYOR'
Çin ve Alman aşılarına ilişkin de görüşlerini dile getiren Bakan Koca, "Pfeizer'ın ve Çin Snovak aşısının faz 3 çalışmaları ülkemizde yapılmakta. Sanırım kasım sonunda bu konuda bilgilenmemiz söz konusu olur. Bağışıklık durumunun nasıl seyrettiğini daha net görebiliriz. Faz-3 çalışmasına izin verirken aşıların ülkeden ülkeye farklılık gösterebileceğini, vatandaşımız üzerindeki etkilerini görerek erken dönemde bir aksiyon alma şartıyla izin vermiştik. Aralıkta eğer beklentimiz şeklinde bu bağışıklık düzeyinin geliştiğine kanaat getirirsek aralık ayılarından bu aşılardan birisini Türkiye'de uygulamayı düşünüyoruz ve bağlantılarımızı da bu çerçevede yaptık. Muhtemelen aralıkta 5 milyon gibi bir aşılamayı yapabiliriz. Ocak ve şubat için de devam etmiş olur aynı şekilde. Yerli aşımız için şu anda çalışma devam ediyor. Tek tip aşı çalışmaları değil bunlar. Birden çok tip çalışılıyor. Gelecek haftadan sonra, bu arada seçilmiş olan kişilere ilk uygulamamızı başlatmış olacağız. Sanırım mart veya nisan gibi Faz-3 çalışması bir noktaya gelmiş olur. Aralık- ocak- şubat döneminde yurtdışından uygun, güvenli gördüğümüz bir aşıyı uygulayabiliriz" ifadelerini kullandı.
'BELİRGİN BİR ARTIŞ OLDUĞUNU GÖRMEZSEK DİĞER SINIFLARA DA KADEMELİ OLARAK GEÇİLEBİLİR'
Yüz yüze eğitim ile ilgili gelen bir soruyu da cevaplandıran Bakan Koca, "Okullarla ilgili şu anda ciddi bir salgına sebep olacak durum yok. Okula gitmeyen çocukların yaş grubuyla okula devam eden çocukların yaş grubunu kıyasladığımızda okula giden yaş grubunun gitmeyenlerin yaş grubuna göre yüzde 3- 4 oranında düşük olduğunu görüyoruz. Önümüzdeki haftalar benzer şekilde devam edecek mi bilmiyoruz. Ayın 2'sinden itibaren 5'inci ve 9'uncu sınıflar da başlamış olacak. Belirgin bir artış olduğunu görmezsek diğer sınıflara da kademeli olarak geçilebilir. Ama son 2 haftadaki artışı görüyoruz, bazı illerde daha belirgin olmak üzere. Bu 2- 3 hafta içerisinde elde edeceğimiz sonuçlarla bir değerlendirme yapmış oluruz. Şu an için ciddi bir durum olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim" dedi.
'SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI DÜŞÜNÜLMÜYOR'
Son olarak sokağa çıkma yasağını düşünmediklerini söyleyen Bakan Koca, "Ama hareketliliğin artmasıyla birlikte salgının arttığını da iyi biliyoruz. Bu nedenle maske, mesafe ve temizliğin son derece önemli olduğunu, kalabalık ortamlara girilmekten kaçınılması gerektiğini, evlere de mümkün mertebe misafir alınmamasını bu dönemde önemsiyoruz. Bunun dışında ulaşımın önemli bir kaynak olduğunu, hem kamuda hem özel sektörde esnek mesai ciddi anlamda devreye giriyor olmalı. Günün özellikle pik yapan 2 saati var. Bu pik yapan zaman dilimlerini azaltmak gerekiyor, bunun yolu da esnek mesaiden geçer. Bölgede İl Hıfzısıhha Kurullarımız bu konuda son derece yetkili. Ulaşım açısından oluşabilecek riski minimalize etmek için üzerlerine düşeni yapıyor olmalı. Maske sadece koronaya karşı değil, önümüzdeki dönem viral enfeksiyonların yoğun olacağı bir döneme giriyoruz. Maskenin bütün viral enfeksiyonlar için yüzde 90'a kadar önleyici olduğunu biliyoruz. Aşının yüzde 60 oranında koruyuculuğu olduğunu biliyoruz. Aşının etkisi azaltmak için söylemiyorum bunu. Ülke olarak aşılamayı erken dönemde başlatmak istiyoruz. Önümüzdeki 4- 5 ayın çok önemli olduğunu, maskenin her türlü viral enfeksiyona çok etkili olduğunu, hatta aşı benzeri bir etki gösterdiğini söylüyoruz. Çocuk yaş grubunda viral enfeksiyonlar, influenza çok yaygın görülürdü bu dönemde. Ama şu an bu sayının artmadığını görüyoruz. Kovid hastalarının geldiği polikliniklerde bu sayı artıyor. Bunun nedeninin maske, mesafe ve tedbirlere uyulup uyulmaması olduğun görüyoruz" değerlendirmesinde bulundu.