Kayseri’de 1 Mayıs coşkuyla kutlandı

Kayseri’de 1 Mayıs coşkuyla kutlandı

Kayseri’de 1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı vesilesiyle konuşan KESK Dönem Sözcüsü ve Eğitim-Sen Kayseri Şube Başkanı Uğur Sedat Ünsal, “Ekmeğimizi, her geçen gün düşürdüğü haklarımızı, özgürlüklerimizin ortadan kaldırıldığı, her seferinde bizim değil, sermayenin yüzünü güldüren bu bozuk düzen bizim düzenimiz değil. Bu düzene artık yeter diyoruz” dedi.

Kayseri’de 1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı KESK’e bağlı sendikalar tarafından Mimarsinan Parkı’nda bulunan alanda coşkuyla kutlandı. 
 
‘HER SEFERİNDE BİZİM DEĞİL SERMAYENİN YÜZÜNÜ GÜLDÜREN BOZUK DÜZEN BİZİM DÜZENİMİZ DEĞİL’
 
KESK Dönem Sözcüsü ve Eğitim-Sen Kayseri Şube Başkanı Uğur Sedat Ünsal, “Önümüzdeki yıllarda 1 Mayıs'ı Taksim'de kutlayacağız. Dünyanın ve yurdun neresinde olursa olsun yüreği aydınlık bir gelecek için çarpanlara selam gönderiyoruz. Selam olsun; çocuklarına onurlu bir gelecek bırakmak için direnenlere. Sömürü, talan, yağma ve baskı düzenine direnenlere, sabahın sahiplerine bir selam olsun. Dünyada ve ülkemizde kapitalist barbarlığın yarattığı yıkımın faturası her geçen gün büyüyor. Her baktığı yerde doların yeşilini, petrolün siyahını gören, kapitalist barbarlık çarklarını milyonlarca işçiyi, emekçiyi her gün daha fazla sömürerek öldürmeye devam ediyor. Savaş ve çatışmalarla, nükleer santrallerle, siyanürlü maden aramalarıyla, atmosfere, toprağı saldığı zehirli gazlarla, atıklarla doğamızı mahvediyor. İster mavi yakalı olalım, ister beyaz yakalı, ister asgari ücretli olalım, ister emekli, ister küçük esnaf olalım, ister çiftçi, ister çiftçi, atık kağıt işçisi olalım, ister en temel olan barınma hakkı olan sayılan, yurtsuz bırakılan üniversite öğrencisi. Hiç fark etmiyor. Her krizin faturası bizlere kesiliyor. Her sabah yoksulluğun ve işsizliğin arttığı bir güne uyanıyoruz. Geniş tanımlı işsiz sayısı 10 milyona dayandı çağında olan her 4 kişiden biri işsiz, her 3 kadından biri işsiz, her 3 çalışandan biri kayıt dışı çalıştırılıyor. Ekmeğimizi, her geçen gün düşürdüğü haklarımızı, özgürlüklerimizin ortadan kaldırıldığı, her seferinde bizim değil, sermayenin yüzünü güldüren bu bozuk düzen bizim düzenimiz değil. Bu düzene artık yeter diyoruz” diye konuştu.
 
‘YOKSULUN DAHA YOKSUL, ZENGİNİN DAHA ZENGİN EDİLDİĞİ SERMAYENİN KARŞITIYIZ’
 
DİSK üyesi İsmail Çağrı Göç ise taleplerini dile getirerek, “Son 1 ayda Kayseri'de tam tamına 4 bin işçi işten çıkarıldı. DİSK'e bağlı sendikalarda örgütlenmeye giden işçi arkadaşlarımız patronların aldığı karar neticesinde emeklerinden, alın terinlerinden edildiler. DİSK olarak bir sermaye karşıtı mıyız? Evet biz sermaye karşıtıyız. Alın terimizin hiçe sayıldığı, emeklerimizin yok edildiği, insanca yaşam hakkımızı elimizden alındığı sermayeye biz karşıyız. Yoksulun daha da yoksul, fakirin daha da fakir, zenginin, daha da zengin edildiği bir sermayenin karşıtıyız.
İş cinayetlerinin olmadığı, iş sağlığı ve güvenliğinin uygulanarak iş cinayetlerinin sonlandırıldığı, iş kazalarının en aza indirildiği bir düzene karşı biz yandaşız. Yıllarca emek verip, emeğimizin sonunda emekli olup da rahatça bir huzur içinde hayat yaşayacağımız bir düzene yandaşız.
Taleplerimiz; haftalık 40 saat mesai, kamu ve özel fark etmeksizin anayasa ile kesin koruma altına alınmış iş güvencesi. İş sağlığı ve kurallarınız uygulanarak iş kazalarının ve iş cinayetlerinin en aza indirilmesi, patronların gösterdiği değil, gerçekten hakkımızı savunacak sendikaların yanında yol yürüme hakkı istiyoruz. Asgari ücretin belirlenirken, açlık sınırından değil, yoksulluk sınırından belirlenerek bizlere daha rahat bir hayat verilmesini istiyoruz. Geçmişten gelen 2000 yılı sonrası emekli intibak yasasının düzenlenmesini, 5510 nolu yasadaki emekli maaşı bağlanma oranını yüzde 80 düzeylerine çıkartılarak emeklilerimize daha rahat bir yaşam istiyoruz. Hazine gelirlerinden emeklilerimiz için yüzde bir pay talep ediyoruz. Emekli maaşlarından kesilen ilaç katkı payları, muayene ücretleri, bunların hepsinin devlet tarafından karşılanmasını talep ediyoruz. Emekli maaşlarımızın 10 bin lira gibi bir komik seviyede değil, en az asgari ücret seviyesinde olmasını istiyor, dini bayramlarda ödenen emeklilere ikramiyelerimizi bir maaş seviyesinde olmasını talep ediyoruz. Kamu ve özel hastanelerde çıkan ek ücret ödemelerini devlet tarafından karşılanarak işçinin ve emekçinin omuzundaki kamburun kaldırılmasını istiyoruz. Engelli ve bakıma muhtaç bireylerin bütün giderlerinin devlet tarafından karşılanmasını talep ediyoruz. Emekli olan çalışanın memur, işçi fark etmeksizin görevi başındaki bütün haklarının sabit kalarak emeklilik sonrası da devam etmesini istiyoruz. Dul ve yetim maaşlarındaki adaletsizlikte maaşın kişi sayısına bölünmesi değil, her bir bireyin kendi ihtiyaçlarını karşılayabileceği bir maaş talep ediyoruz” diye konuştu.

Google+ WhatsApp