İnfaz yönetmeliğine yeni düzenleme
‘Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yönetmelik’te (İnfaz yönetmeliği) yapılan değişiklikle ‘çıplak arama’ işlemleri ‘detaylı arama’ başlığı altında yeniden düzenlenirken, yargı reformu kapsamında daha önce kanunlaşmış hususlar da yönetmelik altyapısına kavuşmuş oldu.
Yargı Reformu kapsamında çıkarılan yargı paketleri ve İnsan Hakları Eylem Planı doğrultusunda ‘Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yönetmelik'te (İnfaz yönetmeliği) değişiklik içeren yönetmelik, Resmi Gazete'de yayımlandı. Mevcut 148 maddelik yönetmeliğin 51 maddesinde değişiklik yapan düzenlemelerin üçte biri insan Hakları Eylem Planı kapsamındaki hedef ve faaliyetleri yansıtıyor. Yapılan yeni düzenlemeler arasında dikkat çeken değişikliklerden biri de iyi hal ile açığa ayrılmayı hak eden hükümlülerin cezaevinde değil de başka bir kamu kurumunda çalışarak ve o kurumun tesislerinde cezalarını tamamlayabilecek olmaları oldu. Bu şekilde sosyal sorumluluk üstlenebilecek hükümlülerin topluma kazandırılmasının yanında kamusal faaliyetlerde de bulunabileceği belirtildi.
‘Çıplak arama' adı altındaki işlemler ‘detaylı arama' başlığı altında yeniden düzenlendi
Yönetmeliğin bir diğer değişikliği ise arama işlemleri hakkında oldu. Yeni düzenlemeyle ‘çıplak arama' ibaresi mevzuattan tamamen kaldırıldı. Halen hükümlü ve tutuklulara ilk kabulde şüphe üzerine yapılan ayrıntılı aramalar, yönetmelik gereği ‘çıplak arama' olarak isimlendiriliyordu. Uygulamayla örtüşmeyen bu isimlendirme yapılan değişiklikle kaldırılmış oldu. Daha önce ‘çıplak arama' adı altında yapılan işlemler ‘detaylı arama' başlığı altında yeniden düzenlendi.
Bütün işlemlerin tutanak altına alınacağı belirtilerek, bu konuda keyfi uygulamalara izin verilmeyeceği mesajı verilmiş oldu. Yönetmelikte arama ve sayımlarda insan onuru ve haysiyetine saygı ile utanma duygusunun ihlal edilmemesinin esas olduğu vurgulandı. İnsan Hakları Eylem Planı'nda da öngörülen ‘infazın insaniliği, çocuğun üstün yararı, topluma yeniden kazandırma' gibi hedefler kapsamında yapılan diğer önemli değişiklikler ise şöyle:
“Hükümlülerin dışarıda bulunan bakmakla yükümlü bulunduğu kişilerin maddi desteğe veya yardıma muhtaç durumda olması halinde cezaevi idaresi bu durumu ilgili kamu kurumu veya belediyeye bildirecek. Cezaevinde annesinin yanında kalan sıfır-altı yaş grubundaki çocukların psiko-sosyal gelişimleri, psiko-sosyal yardım servisi görevlilerince takip edilecek. Altı yaşını dolduran çocuğun dışarıda bakacak kimsesi yoksa bu durum cezaevi idaresince Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne bildirilecek, çocukların görevliler aracılığı ile Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünce belirlenen kuruluşa teslimi sağlanacak.
Suça sürüklenen çocukların mahkumiyetlerinin infazından sonra koruyucu ve destekleyici tedbirler alınacak. Cezaevi hekiminin bulunmadığı durumlarda bu hizmeti aile hekimleri sağlayabilecek. Bunun için Sağlık Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı arasında protokol düzenlenecek. Hükümlülere manevi rehberlik hizmetleri de infaz sürecinin bir parçası haline geldi.
Cezaevi kütüphaneleriyle diğer kamu kurumlarının kütüphaneleri arasında iş birliği hakkında düzenleme yapıldı. Cezaevine ilk girişte alınan hekim raporlarına standart getirildi. Hükümlülerin kuruma kabul edilirken kurum hekimi veya aile hekiminden, bunların bulunmaması durumunda hastaneden alınacak sağlık durumunu belirleyen mahsus rapor ile birlikte kuruma kabul edilecekleri düzenlendi. Eğitim ve iyileştirme faaliyetlerinin daha etkin yürütülmesini sağlamak üzere cezaevi eğitim kurullarının yapısı güçlendirildi.”
Ayrıca yeni yönetmelikle yargı reformu kapsamında daha önce kanunlaşmış, yargı paketleriyle değişmiş hususlar da yönetmelik altyapısına kavuşmuş oldu. Yargı paketleri kapsamında kanunla uyumlu hale getirilen yönetmelik hükümleri ise şunlar:
“Hükümlülerin iyi hal değerlendirmesinin objektif esaslara bağlanması, konutta infaz gibi özel infaz usullerinin daha yaygın ve etkin kullanımı, hamile olan ya da doğum yaptıktan bir yıl altı ay veya daha az süre geçen kadınların cezalarının ertelenmesi, hükümlünün istemiyle hapis cezasının ertelenmesinin kapsamının genişlemesi, süreli ve süresiz yayınların kuruma kabul edilmesine ilişkin standartların genişletilmesi, telefonla görüşme hakkının genişletilmesi, hükümlülerin mensubu bulundukları dini bayramlarda görüntülü görüşme imkânı, elektronik yöntemlerle mektup alıp gönderme imkânı, hediye alma hakkının kapsamının genişletilmesi, mazeret izninin kapsamının genişletilmesi, hastalık veya doğal afet gibi zorunlu hallerde özel iznin birleştirilebilmesi, maddi durumu yetersiz olan hükümlülerden nakil masrafı alınmaması.”