BASKI HİSSETMEDEN, HAKLARIMIZ ÖLÇÜSÜNDE İNSANCA YAŞAMAK

BASKI HİSSETMEDEN, HAKLARIMIZ ÖLÇÜSÜNDE İNSANCA YAŞAMAK

Kadın İşbirliğini Geliştirme Derneği Başkanı Dr. Sema Karaoğlu, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla mesaj yayınladı. Dünya'da bir çok alanda insan hakları ihlallerinin yaşandığını belirten Karaoğlu, "İnsanca ve insan haklarının ihlal edilmediği bir dünyada yaşamak istiyoruz" dedi. Türkiye'de de insan haklarının sürekli ihlal edildiğini belirten Karaoğlu, "Türkiye’de bugün düşünce, ifade, inanç, haberleşme, toplanma, haber alma, eğitim ve basın özgürlükleri gibi bir çok alanda insan hakları büyük baskı altındadır" şeklinde konuştu.

Kadın İşbirliğini Geliştirme Derneği (KİGDER) Başkanı Dr. Sema Karaoğlu,  10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla mesaj yayınladı.  İnsan Haklarını Gününün  Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 10 Aralık 1948 tarihinde İnsan Hakları Evrensel Bildirgesini kabul etmesi ile başladığını hatırlatan Dr. Sema Karaoğlu, aradan 73 yıl geçmesine rağmen hala Dünya'nın bir çok noktasında insan haklarının ihlal edildiğini söyledi.

DÜNYA HİÇ KİMSENİN TAPULU MALI DEĞİLDİR

İnsanların başta yaşama hakkı , eğitim hakkı , yerleşme ve seyahat etme özgürlüğü , çalışma hakkı , özel yaşamın ve haberleşmenin gizliliği gibi birçok haklarının bulunduğunu ifade eden Karaoğlu, "Maalesef bugünün dünyasında insanların yaşam hakları çeşitli gerekçelerle elinden alınabiliyor. Kimi zaman terör saldırıları, kimi zaman savaş bahaneleri, kimi zaman bireysel silahlanma neticesinde yaşam hakları insanların elinden alınıyor. İnsanların kaynaklarını sömürmek, sağlıklı yaşam hakkı sunmamak, gelir adaletsizliği, eğitim hakkının elden alınması da  insanların yaşam haklarını elinden almaktır. Sadece yaşam hakkı deyince insanların çeşitli nedenlerle öldürülmesi olarak düşünülmemeli. İnsanların, insanca yaşabilmelerinin önündeki engellerin hepsi yaşam hakkını elden almaktır. Özgür bir basın olmazsa, yaşam hakkı elinden alınmış demektir. Özgür sanatçı olmazsa, yaşam hakkı elinden alınmış demektir. Özgürce çiftçilerimiz toprağını işleyemezse yaşam hakkı elinden alınmış demektir.  Şunu unutmamak gerekir, dünya hiç kimsenin tapulu malı değildir . Madem bu dünyada varız o halde eşit haklara sahip olmalıyız. Maddi zenginlik, farklı ırk veya tenden olmak vb. vasıfların hiç biri, kimsenin bir diğerinin hakkını gasp etmesi için geçerli bir sebep olamaz" dedi.

ADALET, SİYASETİN ARACI HALİNE GELMİŞ DURUMDA

Türkiye'ye de ayrı bir parantez açan Dr. Sema Karaoğlu, ülkemizin insan hakları konusunda karnesinin çok iyi olmadığını belirtti. Türkiye'de insan haklarının pek çok alanda ve sıkça ihlal edildiğini belirten Karaoğlu, "Türkiye bugün demokrasi ve özgürlüklerin hızla yok edildiği ülkelerin konumuna geldi maalesef. Bugünün Türkiye'sinde insanlar; düşünceleri, yazıları, sanatları nedeniyle hapislere mahkum edilmekte. Her geçen gün tutuklu gazeteci, tutuklu siyasetçi, tutuklu sanatçı  sayısı artmakta bu da ülkemizin insan hakları karnesine eksi not olarak yazılmaktadır. İnsanlar Türkiye'de özgürce konuşamaz, yazamaz, sanat icra edemez konuma gelmiştir. Kadınlarımızın büyük çoğunluğu ne çalışma hayatında ne sosyal hayatta ne de aile hayatı içinde insanca yaşama kavuşabilmiştir. Yine binlerce çocuğun  hakları gaspedilmekte, şiddete maruz kalmakta hatta öldürülmekte.  Her türlü hakkın teminatı olan adalet sistemi ise bugün ülkemizde siyasetin aracı haline gelmiş durumda. Yine bu nedenle insanlarımızın adalete olan güveni sarsılmıştır. İnsan haklarının vazgeçilmez koşulu olan kadın-erkek eşitliğinde ülkemiz maalesef son sıralarda yer almaktadır. Dezavantajlı grup içinde yer alan kadınlarımıza karşı şiddet önlenememektedir." şeklinde konuştu.

UMUTSUZ DEĞİLİZ

"Umutsuz değiliz" diyen Kigder Başkanı Sema Karaoğlu, "Bu dünya tüm insanlara yetecek kadar kaynaklara ve imkanlara sahiptir. Yeter ki herkes tüm insanların hakları olduğunu bilsin ve bu haklara saygı göstersin . Bunu sağlayabildiğimiz zaman dünya çok güzel olacaktır .  10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü kutlu olsun." şeklinde sözlerini tamamladı.

Google+ WhatsApp