Bir Taraftan Ekonomi Can Çekişirken…

Bir Taraftan Ekonomi Can Çekişirken…


Bir taraftan ekonomi can çekişiyor… Sokaktaki vatandaş, pazarda filesini dolduramıyor, markette temel ihtiyaçlarını almaktan çekiniyor. Her gün artan fiyatlar, daralan mutfak bütçeleri, azalan alım gücü… Ama diğer tarafta siyasetin gündemi bambaşka.

Meclis koridorlarında tartışılan konulara bakıyorum; sanki bu ülkenin insanı başka bir coğrafyada yaşıyor. Siyaset kendi diline, kendi hesaplarına sıkışmış durumda. Birbirini suçlayan demeçler, koltuk uğruna yapılan hesaplar, gündemi meşgul eden kısır çekişmeler…

Oysa gerçek hayat çok başka!

Gerçek hayat, pazarda kilosu 40 lirayı bulan domatesi gören annenin yüzündeki şaşkınlıkta.

Gerçek hayat, elektrik faturasını ödemek için mesaiye kalan işçide.

Gerçek hayat, sabah okula aç karnına giden öğrencide.

Siyasetçiler bu tabloyu görmezden geldikçe, vatandaşın öfkesi büyüyor. Çünkü millet artık laf değil, icraat istiyor. Günün sonunda, vatandaşın cebine giren para, aldığı maaş, aldığı nefes kadar gerçek.

Siyaset, ekonominin can çekiştiği bir dönemde halkın yarasına merhem olmuyorsa, hangi gündem, hangi tartışma anlamlı olabilir ki?

Bugün iktidarıyla, muhalefetiyle bütün siyasiler şunu anlamak zorunda: Halkın önceliği boğazındaki lokmadır. Vatandaşın derdi ekmektir. Milletin gündemi, siyasetin gündemiyle örtüşmediği sürece, güven de umut da giderek tükenir.

Bir tarafta vitrin siyaseti, öbür tarafta hayatın acı gerçekleri… İşte asıl uçurum da burada büyüyor.

Google+ WhatsApp