
Yaşadığımız Anın Kıymeti
Hayat, geçmişin izleriyle geleceğin hayalleri arasında gelip geçen anlardan ibarettir. Ancak çoğu zaman zihnimiz ya “ne olsaydı”larla ya da “ne olacak”larla meşguldür. Böylece en gerçek olan, yani içinde bulunduğumuz "şimdi" gözden kaçar.
Yaşadığımız an, bize verilmiş en kıymetli hediyedir. Çünkü yalnızca şimdi nefes alabilir, hissedebilir, bir adım atabiliriz. Geçmiş değiştirilemez, gelecek ise belirsizdir. O halde huzurun, farkındalığın ve gerçek dönüşümün kapısı, tam da şu anın içindedir.
Anı yaşamak; aceleden, kaygıdan ve pişmanlıktan sıyrılıp, olanı olduğu gibi görmek demektir. Bu farkındalık, yaşamımıza derinlik ve anlam katar. Her anı bilinçle karşılamak, yaşamla daha derin bir bağ kurmak anlamına gelir.
Yazılım içinde olduğumuz bu yapay sistem insan denen varlığı türlü dünyevi sebeblerle sisteminde tutmak ister kim ister kullanacağı işcisi iş yerinden ayrılsın, bu sebeple başta sahip olmadığınız aile, eş, çocuk, para, saglık, arkadaş üzerinden dünyada oyalanacak durumlar içinde bırakılır amaç yükselişe engel olmak buda ilahi sistemin parçası işte:)
Siz yaşadığı nız durumlarda dimdik ruhsal çöküşü minimal seviyede geçirir, güçlü çikarsanız bingo!
Gelsin hayat bildiği gibi gelsin netliği ile teslimiyet te kalmak size hizmet edecektir...
Oldu mu olması gerekiyor du, yaşamam Gerekiyor du, hakikati yapay iki mercekle algılayamayacak kadar hamdır beşer
Ancak üçüncü göze yani(yaradan) ile bütünlüğü sağlayınca anlaşılır yaşananlar...
Herşey senden sana Vallahi kimse yok rüyaya birilerini alarak gitmiyor sun dimi ama rüya alanınız film gibi bazen kim getiriyor yanınıza:)
Sen varsın birde Yaradan, seni anlayanı getirir ki eksik kalbini tamamla sesini daha iyi duy diye.