Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yangınlarda sorumluluğu olduğu tespit edilen 31 kişi gözaltına alındı

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yangınlarda sorumluluğu olduğu tespit edilen 31 kişi gözaltına alındı

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, yurdun bazı bölgelerinde devam eden orman yangınlarına dikkati çekerek, “Yangınlarda sorumluluğu olduğu tespit edilen 31 kişi gözaltına alındı, bunların 10’u tutuklanırken 10 kişi adli tedbir şartıyla serbest bırakıldı” dedi.

 
 
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki Kabine Toplantısı'nın ardından açıklamalarda bulundu. Erdoğan, Kabine Toplantısı’nda güvenlik ile sağlıktan dış politikaya, çevreden sanayi ve teknolojiye, çalışma hayatından ticarete kritik noktaları ele aldıklarını belirtti. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde geçen hafta 7’nci yılın geride kaldığını ifade eden Erdoğan, “Türkiye’nin iki asra yaklaşan yönetim sistemi tartışmalarına noktayı koyan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, salgından savaşlara, depremlere sellere kadar son 7 yıldaki birçok imtihanı alnının akıyla vermiştir. Özellikle kriz dönemlerinde yeni hükümet sistemimizin stratejik değerini ve devletimize sağladığı avantajları çok daha net görüyoruz. Hızı, etkin karar alma ve uygulama mekanizmalarıyla devlette koordinasyonu en üst seviyede tutan mimarisiyle, siyasi ve toplumsal istikrarı güçlendiren tasarımıyla, vesayet odaklarının müdahalesine kapalı yapısıyla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, Türkiye’nin karşılaştığı tehdit ve sınamaları suhuletle yönetmesini kolaylaştırıyor. Sistem oturdukça eski alışkanlıklar da değişmeye başladı. Yeni yönetim modeline karşı ilk etapta şahit olduğumuz kimi bilgisizlikten, kimi art niyetten kaynaklı direnç önemli ölçüde kırıldı, yerini güvene bıraktı” dedi.
 
‘TÜRKİYE’Yİ ESKİ İSTİKRARSIZ GÜNLERİNE KİMSE GERİ GÖTÜREMEYECEK’
 
Erdoğan, ‘eski sistem tartışmalarına’ ilişkin, “Parti içi kavgalardan başını kaldıramayan muhalefetin gündem saptırma amacıyla sık sık başvurduğu eski sistem tartışmaları, eski Türkiye’nin tozlu raflarında kalmış acı birer hatıradır. Eski hal muhaldir, Türkiye’yi kelebek ömürlü koalisyonların sembolü olduğu eski istikrarsız günlerine bir daha kimse geri götüremeyecek. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi kökleştikçe Türkiye Yüzyılı’nın inşası inşallah daha da hızlanacak. Yönetim sistemimizdeki bu tarihi kazanımın geliştirilerek muhafazasını Türkiye’nin istikbal yolculuğu bakımından çok önemsiyoruz. 7 yıllık tecrübeler ışığında gayet doğal olarak biz de değerlendirmelerimizi çok kapsamlı bir şekilde yapıyoruz. Devletin millete daha iyi hizmet etmesini sağlayacak fikirlere her zaman açığız. Yeni sistemini altını oymayı değil de iyileştirmeyi, etkinliğini artırmayı, sorun çözme kapasitesini güçlendirmeyi hedefleyen her türlü öneriyi kimden gelirse gelsin hayırhahlıkla değerlendiririz. Türkiye’ye Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi gibi büyük bir reformu kazandırmaktan onur ve memnuniyet duyuyoruz” diye konuştu.
 
‘YENİ SORUN ALANLARI OLUŞTURULMASINA MÜSAADE ETMEYİZ’
 
Tüm vatandaşların demokrasiye inancını korumanın gayretinde olduklarını kaydeden Erdoğan, “Bilhassa son 2-3 haftadır dozu giderek artan, hatta aleni hakaret ve tehdit seviyesine varan zehirli söylemler, bu söylemlerin muhataplarından öte demokrasimize ve siyaset kurumuna zarar vermektedir. Ortada seviyeli bir tartışma değil, demokrasinin standardını dibe çeken bir hakaret teatisi söz konusudur. Bu iç savaşın tek müspet yanı, kirli çamaşırların ortaya dökülmesidir. Meselenin Alevi canlarımızı rencide edecek boyuta ulaşmasını özellikle Muharrem ayının manevi ikliminde fevkalade yanlış buluyoruz. Türkiye’nin iç cephesinde gedik açacak hiçbir eyleme tahammülümüz yok. Ülkemizi on binlerce canına ve 2 trilyon dolarlık ekonomik kaynağına mal olan yarım asırlık bir musibetten kurtarmaya çalışırken yeni sorun alanları oluşturulmasına kesinlikle müsaade edemeyiz. 86 milyonun birliği, dirliği, huzuru ile demokrasimizin sıhhat ve selameti bir siyasi partinin koltuk kavgasından çok daha mühimdir. Milli birliğimizi zafiyete uğratan nefret dili bir an önce terk edilmelidir. Kendi iç meselelerini çözemeyenler milletin ve memleketin sorunlarına çözüm üretemezler. Dünya sisteminde tarihi kırılmalar yaşanırken siyaset kurumunun da buna uygun olarak Türkiye merkezli hareket etmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
 
‘TERÖRSÜZ TÜRKİYE ÇALIŞMALARINDAN MEMNUNUZ’
 
Terörsüz Türkiye sürecine ilişkin Erdoğan, “Cumhur İttifakı olarak başlatıp ilgili birimlerimizin koordinasyonunda bir devlet projesi olarak titizlikle yürüttüğümüz terörsüz Türkiye çalışmalarının kısa sürede kat ettiği mesafeden memnunuz. Siyasi aktörlerin genel olarak sorumlu ve yapıcı açıklamalarını takdirle karşılıyor, sürecin başarısı açısından çok kıymetli buluyoruz. Bunun devamı ilerleyen dönemde daha kriz hale gelecektir. Şurası bir hakikat ki, bölgemizde son dönemde vuku bulan hadiseler bu sürecin ne kadar isabetli ve stratejik bir adım olduğunu teyit etmiştir. Meyve veren ağaç taşlanır misali bu hayırlı süreci de akamete uğratmak isteyenlerin olduğunu biliyoruz. Sadece ülkemiz içinde değil, örgüt içerisinde de kimi unsurların çabaları dinamitlemeyi amaçlayan çeşitli sabotajlar peşinde oldukları anlaşılıyor. Devletimiz elbette bu tuzaklara düşmeyecek o kadar tecrübeye sahiptir ama bu provokasyonlara rıza göstereceğimiz anlamına asla gelmez. Milletimizin huzuruna kastedildiğinde veya milli güvenliğimize yönelik mütecaviz bir hamle olduğunda şurası bilinmelidir ki, kimsenin gözünün yaşına bakmayız, saldırganların başlarını tek tek ezeriz. Sabrımızı, sükunetimizi ve soğukkanlılığımızı kimse yanlış anlamasın, kimse yanlış yorumlamasın. Biz camımıza taş atana gülle atmasını çok ama çok iyi biliriz. Gerektiğinde bunu yapacak kudrete ve iradeye de ziyadesiyle sahibiz” dedi.
 
‘NATO LİDERLERİNİ ANKARA’DA AĞIRLAYACAĞIZ’
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2026 NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’nin Türkiye’de gerçekleştirileceğini belirterek, “Bu vesileyle NATO liderlerini başkentimiz Ankara’da ağırlayacak, çok mühim kararların alınmasına zemin hazırlayacağız. Ülkemize ve başkentimize hayırlı, uğurlu olsun diyorum” ifadelerini kullandı.
 
‘1 HAZİRAN’DAN BU YANA 1516 YANGIN ÇIKTI’
 
Meydana gelen orman yangılarına ilişkin Erdoğan, “1 Haziran’dan bu yana bin 516 yangın çıktı. Bu yangınların bin 507’si kontrol altına alındı. Uçak ve helikopterlerimiz toplam 10 bin 260 sortide 33 bin 200 ton su attı. Yangınlarda sorumluluğu olduğu tespit edilen 31 kişi gözaltına alındı, bunların 10’u tutuklanırken 10 kişi adli tedbir şartıyla serbest bırakıldı. Halihazırda 9 yangınla yoğun mücadele halindeyiz. İzmir-Menderes ve Seferihisar, Manisa-Akhisar, Hatay-Antakya, Aysın-Sultanhisar ile Muğla-Bodrum’daki yangınların kontrol altına alınması için çalışmalar devam ediyor. Sakarya, Bilecik, Balıkesir-Bigadiç, Mersin-Bozyazı’daki yangınlar kısmen kontrol altına alındı. Soğutma çalışmaları sürüyor. Yangınlardan etkilenen ve zarar gören tüm vatandaşlarıma geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Çıkan yangınlara 27 uçak, 105 helikopter ve 14 İHA’dan oluşan hava filomuz, 6 bine yakın arazöz ve ilk müdahale araçlarımız ile 25 bin orman kahramanımızla müdahale ediyoruz. Bakanlıklarımız, AFAD’ımız ve itfaiyemiz yakın iş birliği içinde çalışıyor” dedi.
 
‘YEŞİL VATANIMIZI KORUMA NOKTASINDA DİKKAT BEKLİYORUM’
 
Orman yangınlarının neredeyse tamamının insan kaynaklı olduğunu ifade eden Erdoğan, “En küçük bir ihmal çok büyük felaketlere yol açabiliyor. Devletimiz elbette tüm tedbirleri alıyor. Ama asıl önemli olanın yangına sebebiyet vermemek olduğunu hatırlatmak istiyorum. Önümüzdeki 2 ay boyunca tüm vatandaşlarımdan yeşil vatanımızı koruma noktasında azami dikkat bekliyorum” diye konuştu.
 
‘SAĞLIK HİZMETİNE ERİŞİM ARTIK BİR İMTİYAZ DEĞİL, HAKTIR’
 
Erdoğan, sağlık alanında gerçekleştirilen çalışmalara ilişkin, şunları kaydetti:
 
“2002 yılında göreve geldiğimizde sorunlar yumağında kaybolmuş alanların en başında hatırlayın sağlık geliyordu. Nüfusumuzun yalnızca yüzde 70’i sosyal güvenlik şemsiyesi altındaydı. Genel sağlık sigortası devrimimizle hamdolsun nüfusumuzun neredeyse tamamını sosyal güvenlik şemsiyesi içine aldık. Toplam 8,2 milyon genel sağlık sigortalı vatandaşımızın 6,1 milyonunun primi devletimiz tarafından karşılanıyor. 2002’de Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sağlık bütçesi 7,6 milyar lirayken, 2024 itibarıyla bu rakam 980 milyar liraya ulaştı. Bir başka çarpıcı rakam şudur: 2024 yılı içinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından 504 milyon reçete karşılanmıştır. Bu reçetelerde kullanılan ilaçların maliyeti ise 305 milyar liradır. 2000’li yıllarda geri ödeme kapsamında sadece 3 bin 986 ilaç varken, bugün bu sayı 8 bin 522’ye yükseldi. Geri ödeme listesindeki ilaçların yerlilik oranı ise yüzde 80’in üzerindedir. Bugün geldiğimiz noktada sağlık hizmetine erişim artık bir imtiyaz değil, zengin-fakir ayrımı olmadan tüm vatandaşlarımızın faydalandığı bir haktır. Şehir ve devlet hastanelerimizle sayısı 1 milyon 425 bini aşan nitelikli sağlık ordumuzla, modern altyapımızla, kapsayıcı genel sağlık sigortamızla ve daha birçok yenilikle biz bu temel hakkı ülkemizde güvence altına almış bulunuyoruz.”
 
‘5 FARKLI AKILLI KANSER İLACINI SGK GERİ ÖDEME KAPSAMINA ALIYORUZ’
 
Erdoğan, yakın zamanda TİP-1 diyabet hastalığı olan 18 yaş altındaki çocukların kan şekeri takibini kolaylaştırmak için sürekli cilt altı glikoz izlem sistemini, yine hemofili A hastalarında evde kolaylıkla deri altına uygulanabilen kanama önleyici ilacını da geri ödeme listesine aldıklarını anımsatarak, “SMA hastası çocuklarımızın tedavisinde de benzer adımlar attık. Şimdi önemli bir meseleyi daha hayırlısıyla çözüme kavuşturuyoruz. 25 farklı kanser hastalığının tedavisinde kullanılan 5 farklı akıllı kanser ilacını Sosyal Güvenlik Kurumu geri ödeme kapsamına alıyoruz. Daha önce hastalarımız bu kanser ilaçlarını kendi imkânlarıyla temin edip Sosyal Güvenlik Kurumu’na dava açıyorlardı. Bu süreçte hem hastaneler mağdur oluyordu hem de yüksek ilaç fiyatları ve mahkeme masrafları, Sosyal Güvenlik Kurumu bütçesine ciddi bir maliyet oluşturuyordu. 48 bin kanser hastamız ve aileleri için oldukça anlamlı bir adımı böylelikle atmış oluyoruz” dedi.
 
‘GELECEK NESİLLER İÇİN ÇALIŞMAYI SÜRDÜRECEĞİZ’
 
Kabine Toplantısı’nda yapay zeka alanında yürütülen çalışmaları da değerlendirdiklerini kaydeden Erdoğan, “Halihazırda 250 megavat düzeyinde olan veri merkezi yatırımlarını 2030 yılına kadar 1 gigavat seviyesine çıkarmayı hedefliyoruz. 10 milyar doları aşan yatırımların hayata geçeceği güvenli ve sürekli enerji altyapısına sahip veri merkezi bölgeleri kuracağız. Yapay zeka alanında uzmanlık eğitimlerini yaygınlaştıracağız. Yapay zekâ fonuyla bu alandaki girişimleri büyüteceğiz. Ulusal Yapay Zeka Kurulu ile kamunun sahip olduğu büyük veriyi değere dönüştürerek milletimizin faydasına yönelik projeleri hızlandıracağız. Yapay zekanın beraberinde getirdiği riskleri minimize etmek üzere gerekli tedbirleri almaya devam edeceğiz. Koltukları, ikballeri ve çıkarları dışında hiçbir şeyi gözü görmeyenlere inat, biz gelecek nesiller için canla, başla çalışmayı sürdüreceğiz” diye konuştu.

Google+ WhatsApp