ÖYLE İNSANLAR VAR Kİ!

ÖYLE İNSANLAR VAR Kİ!


Öyle insanlar var ki, dükkanın olsa akşama kadar siftah yapmamış olsan ve aksam sadece o gelip elinde ne var, ne yok alacağını bilsen, aman gelmesin de batsın bu dükkan dersin.

Issız bir yerde yaya olarak yürürken taksi görsen ve o kişinin ne denli bir insan olduğunu bilsen, kafanı gerekirse uçuruma çevirir yine de arabaya adımını atmazsın.

Ölüm kalım hesabı yapan bir hasta olsan, bıçak altına yatıp kurtulacağını söyleseler, o doktor senin ‘aman’ diyeceğin birisiyse, o zaman ölüm Haktandır der, susar, gözlerini sonsuzluğa kapatmaya kendini hazırlarsın.

Bir yerlere gelmek için geceni gündüzüne katarak sınava hazırlansan,  o sınav senin hayatının en önemli noktasında yer alsa ve tam sınava başlayacakken başında duran sorumlunun o olduğunu görsen, sınavı ve hayatının en önemli noktasını hiçe sayar oradan hemen ayrılırsın.

Şuan bu tarz insanların ne kadar çoğaldığını etrafımızda o kadar görüyoruz ki, bu insanların ben insanım diyerek etrafımızda olması insanlığın ne kadar acınacak bir duruma geldiğini gösteriyor. Zaman menfaati olanların zamanı, kişiliğini unutanların, namus ve haya duygusunu hiçe sayanların, kendisi için milyonları silip atanların, kıymet bilmeyenlerin, insanlıktan nasibi olmayanların zamanı, ben ve sizleri bu zamanın dışında tutuyorum çünkü bizler karşısında ki insanlar için kendinden geçenler olarak ender sayıda kendimizi kendimizce avutanlarız. Saygı ve sevginin azaldığı, şiddet ve nefretin arttığı, kin duygusunun beyinlere yer ettiği günleri yaşıyoruz. Bu denli şeytanlaşmış insanların şerrinden Rabbim bizleri muhafaza eylesin. İyi insanların iyiliğini bilenlerden eylesin bizleri.  Şimdi gelelim bazı insanların ise bize vermiş olduğu güvensizlik duygusuna. Şuan biz güvensizlik duygusunun içimizden eksik olmadığı zamanların figüran oyuncularıyız. Hayatımız boyunca hep yarınlarda mutlulukları, sevinçleri, başarıyı yakalamak için özlemle, hasretle bekliyoruz, ama görüyoruz ki  yarınlar bizi bizden çalmaktan başka hiçbir şey  getirmiyor. Güvensizlik derken aklıma bir olay geldi ki bu olay insanlara karşı tüm yardımsever güvenimi hor görenlere karşı, aldattığını ve kandırdığını düşünenlere karşı olumsuz etkiledi. Geçenlerde hastane caddesinde bir işimi halletmek için  giderken birisi yanıma geldi ve ilaca ihtiyacı olduğunu parasının olmadığını söyledi. Bende ne gerekiyorsa yapacağımı söyleyerek eczaneye gidip istediği ilacı alıp kendisine verdim. İşimi halledip yeniden aynı bölgeden geçerken devlet hastanesinin önünde almış olduğumuz ilacı hastaneden çıkanlara satmak isterken gördüm. Onlara ise şehir dışından geldiğini elinde sürekli kullandığı ilacının olduğunu onu satıp yol parası ihtiyacını gidereceğini söylüyordu. Düşünebiliyor musunuz? Bunu duyan yürekli insanlar ilacını alıpta yol parası verir mi? Kesinlikle hayır. Yol parasını verir o ilaç kalsın der, ama o şahıs ondan sonra da aynı konuşmayı yaparak milletin duygusunu çalıp para almaya, karşısında ki merhametli yüreği kandırdığını düşünmeye devam edecektir. Ama bilmeyecektir ki iki cihanda da kazanan belki de yalan söylediğini bildiği halde yardım eden o yürekler olacaktır. Ne olursunuz yapmayın, etmeyin içimizde bulunan şu merhamet duygusunu zedelemeyin. Gerçekten ihtiyacı olan insanlara karşı bakış açımıza zarar vermeyin. Ama yine de ne olursa olsun siz kendi işinizi, biz kendi işimizi yapmaya devam edeceğiz bunu da böyle bilin. Siz kötülüğün simgesi olup bizim gibi yürekleri kandırdığınızı düşünürken, bizler kendi nefsimizi kendimiz için yenmenin hazzına ulaşacağız. Sizin bu ihanet dolu yaşamınıza rağmen. Allah her alanda, her konumda doğru insanlarla karşılamamızı nasip eylesin.

Google+ WhatsApp