Memur-Sen İl Temsilcisi Aydın Kalkan;

Memur-Sen İl Temsilcisi Aydın Kalkan;

Memur-Sen İl Temsilcisi Aydın Kalkan Toplu Sözleşme görüşmelerinde hükumet tarafından yapılan tekliflerin taleplerinin altında olduğunu belirterek, “Biz mali ve sosyal haklar bakımından “Büyük Türkiye”, vicdani tekliflerimiz açısından da “Yeni Türkiye” iradesiyle örtüşen teklifler bekliyoruz. Biz, kasanın anahtarının değil emeğimizin hakkının peşindeyiz” dedi.
Eğitim Bir-Sen Kayseri Şube Başkanı Aydın Kalkan3. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerine Memur-Sen ve hizmet kolundaki 11 sendikayla birlikte teklif hazırladıklarını ifade ederek, “, il başkanlarımız ve danışmanlarımızla birlikte ekonomik, sosyal, insani ve toplumsal bakımdan son derece kapsamlı bir toplu sözleşme teklifi hazırladık. 2016 ve 2017 yıllarını kapsayan 3. Dönem Toplu Sözleşme tekliflerimizi 27 Temmuz’da kitlesel basın açıklaması sonrası birlikte Devlet Personel Başkanlığı’na sunduk” şeklinde konuştu.
Toplu Sözleşme görüşmelerinde sadece üyelerini düşünmediklerinin altını çizenKalkan “Yetkili Konfederasyon olarak tekliflerimizi, sadece 850 bin üyemiz adına değil 3 milyon 200 bin kamu görevlisi, 1 milyon 900 bin kamu görevlisi emeklisi başta olmak üzere aileleriyle birlikte 20 milyon insan için toplu sözleşme masasına taşıdık. Tekliflerimizin hem cüzdana hem de vicdana yönelik olmasına özen gösterdik” ifadesini kullandı.
KALKAN; “MEMUR-SEN’İN TEKLİFLERİ; KAMU GÖREVLİLERİNİN HAKLI BEKLENTİLERİDİR”
Maaş ve ücretlere yönelik zam tekliflerini yüzdelik zam taban aylığı, refah ve enflasyon farkından oluşan dörtlü bir mali paket olarak hazırladıklarını söyleyen Kalkan, “ Bu mali pakete, kamu görevlilerinin maaş ve ücretlerine; 2016 yılında birinci 6 ayda yüzde 8, ikinci 6 ayda yüzde 8 olmak üzere yüzde 16.64, 2017 yılında birinci 6 ayda yüzde 7 ikinci 6 ayda yüzde 7 olmak üzere yüzde 14.49 zam istedik” dedi.
Kalkan, en düşük kamu görevlisi maaşı ile en yüksek kamu görevlisi maaşı arasında ki farkın daraltılmasını istediklerini vurgulayarak, “1 Ocak’tan geçerli olmak üzere taban aylığına 2016 yılında 150 tl, 2017 yılında 100 TL seyyanen zam teklif ettik. Ülkenin büyümesinde ve gelişmesinde büyük emeği bulunan kamu görevlilerine 2016 yılı için, 2015 yılı ekonomik büyüme oranının yüzde 50’sini ve 2016 yılındaki üçer aylık dönemlerdeki ekonomik büyümenin, kamu görevlilerinin maaşlarına yansıtılmasını istedik” şeklinde konuştu.
2017 yılında da üçer aylık büyümenin, kamu görevlilerinin maaşlarına yansıtılması uygulamasının devam ettirilmesini talep ettiklerini belirten Kalkan, “Kamu görevlilerine yapılan oransal zamların enflasyonun altında kalması halinde, enflasyon farkının oluştuğu ayı takip eden aydan itibaren maaşlara ilave edilmesini teklif ettik” ifadesini kullandı.
KAKLAN; “BÜTÜN KAMU GÖREVLİLERİNİN KADROLU OLARAK İSTİHDAM EDİLMESİ ÖNCELİĞİMİZDİR”
Kalkan, güvenceli istihdam kapsamında olan kamu görevlilerinin iş güvencesine dokundurtmadan yeni kazanımlar üretmeyi ve iş güvencesine sahip olmayan kamu görevlisi kalmamasını her zaman önemsediklerini ifade ederek, “Bu çerçevede, yaklaşık 300 bin üzerindeki 4/B’linin 4/A kadrosuna geçmesini sağladık. Yine 10 ay çalışan ve birçok sosyal haktan mahrum olan 4/C’lilerin 12 ay çalışmasının ve sosyal haklardan yararlanmasının önünü açtık. Bu yıl da, 4/B, 4/C, üniversiteli işçiler, KIT personeli, vekil imanılar, kamu dışı aile sağlığı çalışanları, vekil ebe ve hemşireler başta olmak üzere tüm sözleşmelilerin kadroya geçirilmesini istedik” dedi.
KALKAN; “SOSYAL HAKLARA İLİŞKİN TEKLİFLERİMİZİ “İNSAN” VE “AİLE” MERKEZLİ BELİRLEDİK”
Mali paket yanında parasal ödemelerle desteklenmiş sosyal haklara ilişkin tekliflerden oluşan bir paket sunduklarını belirten Kalkan, “ Bu sosyal pakette, yan ödeme katsayısının yüzde 50 arttırılmalı ödenmesini istedik. Kıdem ayrılığı gösterge rakamının 5 kat arttırılmasını ve süre sınırı olmadan uygulanması teklifine yer verdik. 60 TL olan toplu sözleşme ikramiyesinin yetkili sendikalara üye olanlara, yüzde 100 artırımlı olacak şekilde 120 TL olarak ödenmesini istedik” şeklinde konuştu.
Kalkan, tekliflerinin insan ve aile temeline dayandırdıklarını vurgulayarak “Eş yardımının 177 TL’den 275 TL’ye,6 yaş ve altı için 42 TL olan yaş ayrımı olmaksızın 75 TL yükseltilmesi teklifini masaya taşıdık. Gelir vergisi kaynaklı maaş kayıplarının telafi sini istedik. Bu kapsamda yıl boyunca maaştan yapılacak gelir vergisi kesintisinin yüzde 15 olmasını ve bu oranın aşılmasını halinde aşan kısmın işveren tarafından karşılanmasını istedik. 2016 yılı için 830 TL, 2017 yılı için bin 37 TL doğum yardımı, kamu görevlisine 3 bin 157 TL, eş ve çocuklarına bin 578 TL ölüm yardımı istedik” ifadesini kullandı.
Kamu görevlilerinin sosyal haklarına teklifte yer verdiklerini söyleyen Kalkan, “Büyükşehirlerde 300 TL, diğer illerde 250 TL kreş yardımı ödenmeli dedik. Kamu görevlilerine 3 bin 946 TL, çocuklarına bin 578 TL evlenme yardımı istedik. Merkez ve taşra ayrımı yapılmadan ücretsiz servis hizmeti sunulmasını ya da her gün için 5 TL servis yardımı istedik. Yemek servisinin ücretsiz olmasını; yemek servisi yoksa öğün başı 6 TL yemek yardımı istedik. Yemek servisinin ücretsiz olmasını ; yemek servisi yoksa öğün başı 6 TL yemek yardımı yapılmasını teklif ettik. 2016 yılı için 125 TL, 1017 yılı için 150 TL giyecek yardımı, yemek yardımı yapılmasını istedik. Ramazan Ve Kurban bayramlarında bin 578 TL dini bayram ikramiyesi verilmesini teklif ettik. Yine fazla mesai ve tazminatlarda yüzde 100’lere varan artışlar istedik” dedi.
KALKAN; “İLK OTURUMDA 3 KAZANIM”
Kalkan, 3. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri 3 kazanımla başladığını ifade ederek, “ Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Memur-Sen 5. Genel Kurulu’nda talebimiz üzerine taahhütte bulunduğu 2005 yılından sonra göreve başlayan kamu görevlilerine bir derece verilmesi, Kamu İşveren Heyet Başkanı Ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Faruk Çelik’in de kabul etmesiyle toplu sözleşme görüşmelerinin ilk oturumunda elde edilen kazanım oldu” açıklamasında bulundu.
Aynı oturumda eş durumu özrüne dayalı atamalarda 3 yıllık sigortalılık süresi şartı kaldırıldığını belirten Kalkan, “ İki yıl içinde 360 gün prim ödeme ve halen sigortalı olarak çalışma şartının getirilmesiyle önemli bir mağduriyet giderildi. Yine toplu sözleşme düzeninden ve görüşme sisteminde değişikliğe gidilerek hizmet kollarının teklifleri özel bir gündemle ele alındı ve ikinci oturumda hizmet kollarının teklifleri tek tek tartışıldı” şeklinde kanuştu.
KALKAN; “MASADA AKLA DAYANAN STRATEJİ MASA DIŞINDA DİYALOGA DAYAK DİPLOMASİSİ”
Yetkili Konfederasyon ve Kamu Görevlileri Sendikaları Heyet Başkanı Ali Yalçın’ın hem birinci oturumda hem de ikinci oturumda Kamu İşveren Heyet Başkanı’nın kamu görevlilerini mutlu edecek, teklifle gelmesini istediğinin altını çizen Kalkan,” Tekliflerimizi Kamu İşveren Heyeti Başkanı’na sunmakla yetinmedik, maliyetleriyle ve sosyal etkileriyle birlikte Başbakan Ahmet Davutoğlu ile de paylaştık ve hükümetin 3. Oturumda masaya mutlaka teklif sunmasını istedik” dedi.
Kararlı tutumları sonucu olarak, Kamu İşveren Heyeti Başkanı Faruk Çelik’in kendilerine teklif getirdiğini söyleyen Kalkan, “Kamu İşveren Heyeti Başkanı Faruk Çelik 3. Oturumda 2016 yılı birinci 6 ay için yüzde 4, 2016 ikinci altı ay için yüzde 4, 2017 birinci 6 ay için yüzde 3, 2017 yılı ikinci 6 ay için yüzde 3 şeklinde teklif sundu. Aynı teklif içeriğinde, 2005 yılından sonra göreve başlayan kamu görevlileri için bir derece verilmesi ve 2. Dönem Toplu Sözleşme metninde genel ve hizmet kolu toplu sözleşme hükümlerinin 3. Dönem Toplu Sözleşme döneminde uygulanmaya devam edilmesi tekliflerime yer verildi” ifadesini kullandı.
KALKAN: “KAMU GÖEVLİLERİNİN YÜZÜNÜ GÜLDÜRMEYECEK TEKLİFİ MÜZAERE ETMEYECEĞİZ”
Kalkan, Kamu Grevlileri Sendikaları Heyeti Başkanı, Ali Yalçın’ın, hükümetin Türkiye’nin ekonomik gerçekleriyle bağdaşmayan ve kamu görevlilerinin beklentilerini karşılamaktan uzak teklifini müzakere edilebilir görmediğini ve reddettiğini belirterek, “Hükümetin ve Kamu işveren Heyeti’nin kabul edilebilir ve kamu görevlilerini memnun edecek yeni bir teklifle gelmesini istedik. Kamu Görevlileri Sendikaları Heyet Başkanı ve yetkili konfederasyon olarak, 11 yetkili sendikamızla beraber oturumu kapattık” şeklinde konuştu.
KESK ve KAMU-SEN’in hükümetin teklifini müzakereye açmak istemesine bir anlam veremediklerini söyleyen Kalkan, “Yetkili Konfederasyon ve Kamu Görevlileri sendikası olarak olarak kamu görevlilerini yoksulluk sınırından kurtarmayacak teklifi müzakere edilebilir bulmayarak oturumu sonlandırırken, KESK ve KAMU-SEN’in hükümetin teklifini müzakereye açmak istemesine ve masaya yapışıp kalmalarına bir anlam veremedik. Kamu görevlilerinin mali, sosyal ve özlük haklarının görüşüldüğü masada KESK ve KAMU-SEN’in Kamu İşveren Heyeti’nin elini güçlendirecek eylem ve davranışlarda bulunmaktan vazgeçmelerini, toplu sözleşme sürecinin kazanımlarla sonuçlanması çabamızda köstek değil de destek olmalarını istedik” açıklamasında bulundu.
Kalkan, Kamu Görevlileri Sendikaları Heyeti’nin müzakere edilemez gördüğü rakamları KESK ve KAMU-SEN’in değerlendirmeye aldığını vurgulayarak “Kamu İşveren Heyeti’ne de “Kasayı açarsanız, telefonumuz açık” diyerek tekliflerini revize etmesi, yeni tekliflerle gelmesi için süre verdik. Yeni teklif çağrımıza rağmen 4. Oturuma hükümetin yeni bir teklifle gelmesi üzerine, eski teklifi müzakere etmeyeceğimizi deklare ederek oturuma ara verilmesini istedik. Buna rağmen KESK ve KAMU-SEN, bizim müzakere edilemez gördüğümüz rakamları değerlendirdiler. Yetkili Konfederasyon ve Kamu Görevlileri Sendikaları Heyeti olarak oturuma ara verilmesi, hükümetin yeni bir teklifle gelmesi kararlılığımızı sürdürdük ve oturuma ara verilmesini sağladık” dedi.
KALKAN; “KARARLI DIRIŞUMUZLA KASANIN AĞZI, MASANIN UFKU AÇILDI”
Kamu İşveren Heyeti’nin ortaya koyduğu ısrarlı ve kararlı tutum sonucunda, bir saatlik aradan sonra teklifini revize ermiş bir şekilde masaya geldiğini ve yeni bir teklif sunulduğunu belirten Kalkan, “Hükümet ve Kamu İşveren Heyeti, 2016 yılı birinci 6 ayı için yüzde 5, ikinci 6 ayı için yüzde 4 teklifiyle masaya gelirken, 2017 yılına ilişkin ilk teklifindeki rakamlarda değişikliğe gitmedi” ifadesini kullandı.
Kalkan, Kamu Görevlileri Sendikaları Heyeti olarak; 2016 yılına ilişkin yeni 2016 yılına ilişkin yeni teklifi revize edilmiş bu teklifi rakamlar yönüyle “yetersiz”, tutum yönüyle “olumlu bir adım” olarak gördüklerini ifade ederek, “2017 yılı teklifini ise “müzakere edilemez” bulduğumuzu ifade ettik. Hükümetin ve Kamu İş Veren Heyeti’nin hem 2016 yılı birinci 6 ayı için yüzde 5, ikinci 6 ayı için yüzde 4 teklifini hem de 2017 yılı birinci 6 ay yüzde 3 ikinci 6 ay yüzde 3 teklifini yeniden gözden geçirerek yeni tekliflerle masaya gelmesini bekliyoruz. Oransal zam teklifleri dışında hem 2016 hem de 2017 yılı için mali ve sosyal haklar alanında yeni teklifler sunmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.
Kamu İşveren Heyeti’nin 11 Hizmet koluna gece gündüz çalışan kamu görevlilerinin beklentilerini karşılayacak teklifler paketiyle masaya gelmesini sağlama mücadelesinde olduklarını söyleyen Kalkan, “Toplu sözleşme sürecinin başlangıcında ifade ettiğimiz “bütün kamu görevlilerini mutlu edecek” teklife ulaşıncaya kadar masada olacağız ve kamu görevlilerini mutlu etmeyecek bir metin altına asla imza atmayacağız” açıklamasında bulundu.
KALKAN; “KAMU GÖREVLİLRİNİ MUTLU EDECEK TEKLİFE KADAR MÜCADELEYE- MÜZAKEREYE DEVAM”
Kamu İşveren Heyeti’nin, son iki oturumda Memur-Sen olarak ortaya koydukları kararlı duruş sonrasında geldiği noktanın önemli ancak yeterli olmadığını ifade eden Kalkan sözlerini şu şekilde sürdürdü “Biz mali ve sosyal haklar bakımından “Büyük Türkiye”, vicdani tekliflerimiz açısından da “Yeni Türkiye” iradesiyle örtüşen teklifler bekliyoruz. Biz, kasanın anahtarının değil emeğimizin hakkının peşindeyiz. Memur-Sen ve 11 hizmet kolundaki yetkili sendikalarımız, Türkiye’nin sahip olduğu ekonomik gücün ve değerler zemininin, hem mali ve sosyal haklarımızı hem de sosyal ve vicdani haklarımızı karşılayacak seviyede olduğunu biliyoruz. Sermaye kesimine, girişimcilerine teşvik paketleriyle destek olan siyasi irade toplu sözleşme masasını, emeğiyle ve alın teriyle geçinen kamu görevlilerine yönelik “sosyal teşvik paketini” hayata geçirme zemini olarak görmeli ve gereğini yapmalıdır. Hükümet ve Kamu işveren Heyeti, toplu sözleşme imzalamak ve kamu görevlilerini mutlu etmek istiyorsa, kasanın ağzını açmalı, hakkımızı vermeli ve bu amaçla kamu görevlilerine oransal zam yanında taban aylığı ve refah payı ile birlikte sosyal yardımlarda da önemli ölçüde artışlar sağlamalıdır.”

Google+ WhatsApp